Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2018/1817 E. 2018/2034 K. 22.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1817
KARAR NO : 2018/2034
KARAR TARİHİ: 22/11/2018
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/05/2018
NUMARASI : 2018/460 2018/483
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan)
Taraflar arasındaki menfi tespit istemine ilişkin davada Küçükçekmece 5. Asliye Hukuk ve Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, davacının düzenlediği senedin tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin iptali ve senet dolayısıyla borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Küçükçekmece 5.Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın kıymetli evrak niteliğindeki bonodan kaynaklandığı, bononu Türk Ticaret Kanununda düzenlenmiş oylası sebebiyle TTK 4/1-a ve 5/1 maddeleri gereğince davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, “somut olayda, davacı tarafından dava dilekçesinde belirtildiği üzere ihtilafa konu senedin Borçlar Kanununda sayılan irade fesadı hallerinden tehdit olgusu ile intikalinden bahsedilmektedir. Aralarındaki ilişki ticari ilişki değil gönül ilişkisinden ve devamından bahsedilmektedir. Dosyadaki beyan ve açıklamalara göre taraflar arasında senedin verilmesine esas teşkil edecek bir temel ilişki kurulmadığı ve bulunmadığı, bu itibarla açıklanan şekilde senedin alınmasına sebep bir temel ilişkinin dahi vasıflandırılmasının yapılamadığı, dosyadaki beyanlar ve açıklamalara göre senetten dolayı borçlu olunmadığına ilişkin menfi tespit davasının görülmesinin açıklanan bu gerekçelerle Ticaret Mahkemesi görevi kapsamında olmadığı; BK.’da düzenlenen irade fesadı hallerinden olan tehdit olgusu ile davacının iradesi hilafına senedin imzalandığı iddia edildiğinden, mal varlığı hakları ihlal edilen davacının açtığı bu davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği anlaşılmaktadır.” gerekçesi ile karşı görevsizlik kararı verilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmış, maddenin (a) bendinde bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ile çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve çekişmesiz yargı işi sayılacağı belirtilmiştir. Diğer yandan aynı Kanunun 776 ve devamı maddelerinde “bono ve emre yazılı senetler” hususunda düzenleme sevk etmiş olup, 30.06.2012 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve 6102 sayılı TTK’nın 4 ve 5. maddelerinde değişiklik öngören 6335 sayılı Kanun gereğince açıkça bu tür işlerde ticaret mahkemesi görevli kılınmıştır.
Somut olayda; davacı, davaya konu çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine ve Küçükçekmece 1. İcra Müdürlüğünün 2017/7211 E. Sayılı icra takibinin iptaline karar verilmesini talep ettiği, uyuşmazlığın temelini 02/02/2017 düzenleme, 05/03/2017 ödeme günü olan bononun oluşturduğu sabittir. Bu nedenle taraflar arasındaki uyuşmazlık, kambiyo senedinden kaynaklı ve TTK’nın 4. maddesine göre ticari dava niteliğinde olduğundan davanın, ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 22/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.
KANUN YOLU : Kesin olmak üzere