Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2018/1787 E. 2018/2123 K. 29.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1787
KARAR NO : 2018/2123
KARAR TARİHİ: 29/11/2018
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/06/2018
NUMARASI : 2018/754 2018/542
DAVANIN KONUSU: Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
Taraflar arasındaki alacak davasında, İstanbul Anadolu 25. Asliye Hukuk ve İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Dava, Franchising Satış Sözleşmesi imzalanacağı düşüncesiyle Franchise Başvuru Formu uyarınca ödenen başvuru bedelinin iadesi istemine ilişkindir.
İstanbul Anadolu 25. Asliye Hukuk Mahkemesince, “… Havale, 6098 sayılı TBK’nın 555 ile 560. maddelerinde düzenlemiştir. Havale, havale edenin, kendi hesabına, para, kıymetli evrak ya da diğer bir misli eşyayı havale alıcısına vermek üzere havale ödeyicisini; bunları kendi adına kabul etmek üzere havale alıcısını yetkili kıldığı bir hukuki işlemdir. Havaleden doğan bir uyuşmazlığın ticari bir dava sayılabilmesi için, havale işlemine katılan kişilerden (havale eden, havale ödeyicisi, havale alıcısı) sadece birinin ticari işletmesiyle ilgili olması yeterlidir. (TTK. m 4). Bu durum karşısında, havale alıcısının ticari işletmesiyle ilgili bulunduğundan, somut olayda havaleden doğan uyuşmazlık, ticari davaya konu olur ve Ticaret Mahkemesi’nde görülür. TBK madde 555 de düzenlenen havaleye ilişkin haklardan doğan davalar herhangibir ticari işletmeyi ilgilendiriyor ise TK madde 4/1-c maddesine göre ticari dava sayılacağından davanın görev dava şartı eksikliği sebebiyle HMK. 114/1-c, 115 maddeleri gereğince reddine, mahkememizin görevsizliğine,k…” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesince ise, “…uyuşmazlığın Franchising Satış Sözleşmesi imzalanacağı düşüncesiyle Franchise Başvuru Formu uyarınca ödenen başvuru bedelinin iadesi istemine ilişkin olduğu, Franchising Sözleşmeleri 6102 sayılı TTK’nda düzenlenmediği gibi diğer kanunlarda da bu sözleşme türüne yönelik bir düzenleme bulunmadığı, alım satım, hizmet ve vekalet sözleşmelerinin bir karışımı gibi değerlendirilebilecek olan kendine özgü bir sözleşme türü olduğu, bir nevi bayilik sözleşmesi olarak nitelendirilebileceği, davalının tacir olduğu şüphesiz ise de, davacının tacir olduğu yönünde bir iddiada bulunulmadığı gibi bu yönde bilgi veya belgeye de rastlanılmadığı, Franchise Başvuru Formundaki davacı bilgileri dikkate alındığında(işletme sahibi olmaması, şirket ortağı olmaması,franchise şubesi açmak için yeterli yatırımının bulunmaması gibi bilgiler) davacının tacir vasfını haiz olmadığı sonucuna varıldığı, kaldı ki henüz sözleşme imzalanmadığından bahisle sebepsiz zenginleşme hükümlerinin dikkate alınması gerektiği kabul edilse dahi yine davacının tacir vasfını haiz olup olmamasının belirleyici olacağı, havale işleminin salt davalının ticari işletmesini ilgilendiriyor olmasının Mahkememizi görevli kılmayacağı, dolayısıyla bu davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemelerine ait olduğu…” gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 5/1. maddesi uyarınca, ticari davalara bakmak görevi, asliye ticaret mahkemesine aittir. Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Nispi ticari davalar, TTK’nın 4/1. maddesinin ilk cümlesinde tarif edilmiş olup, her iki tarafın da “Ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan” hukuk davalarıdır. Mutlak ticari davalar ise tarafların tacir olup olmadıklarına ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunup bulunmadığına bakılmaksızın yasa gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardır. TTK’nın 4/1-a ve devamı bentlerinde yazılan uyuşmazlıklar ile diğer kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen uyuşmazlıklar, mutlak ticari davalardır.
Somut olayda davacı, Franchising Satış Sözleşmesi imzalanacağı düşüncesiyle Franchise Başvuru Formu uyarınca ödenen başvuru bedelinin iadesini talep ettiği, ancak taraflar arasında ticari nitelikte olan Franchising satış sözleşmesinin imzalanmadığı, dosyada yer alan belgelere göre davacının tacir olmadığı ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmesinden kaynaklanmadığı anlaşılmakla, uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul Anadolu 25. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 07/12/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.
KANUN YOLU : Kesin olmak üzere