Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi 2018/1678 E. 2018/2125 K. 29.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
37. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1678
KARAR NO : 2018/2125
KARAR TARİHİ: 29/11/2018
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/03/2018
NUMARASI : 2018/303 2018/325
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
Taraflar arasındaki davada İstanbul Anadolu 20. Asliye Hukuk ve İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
İstanbul Anadolu 20. Asliye Hukuk Mahkemesince,”… TTK.nun 3 vd. Maddeleri ile Yargıtay uygulamalarına göre, somut uyuşmalığın TTK. nun 670 vd..maddesinden kaynaklı bir uyuşmazlık olduğu, somut uyuşmazlıkta davaya dayanak yapılan icra dosyalarındaki bononun kambiyo senedi vasfını taşıyıp taşımadığı, kambiyo senedi olan takibe konu bonodaki şekil unsurlarının tam olup olmadığı gibi hususların TTK.nun 670 vd. maddelerinin tartışılmasını zorunlu kıldığı, 6102 sayılı yasada düzenlenmiş olan bir olay nedeniyle davanın “mutlak ticari davalardan ” sayıldığı ve en nihayet böyle bir halde eldeki davaya bakma görevinin Mahkememize ait olmayıp görevli Mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu…” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesince ise, “… davanın açıldığı tarih itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sy. TTK’nın 776. maddesi gereği iş bu belgenin bono vasfını taşımadığı, belgenin adi senet niteliğinde olduğu, adi senet niteliğindeki belgenin bono vasfını taşıyıp taşımadığının TTK’nın 776. maddesi çerçevesinde yargılama aşamasında değerlendirilmesinin gerektiği, bu nedenle yargılama yapma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu…” gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 5/1. maddesi uyarınca, ticari davalara bakmak görevi, asliye ticaret mahkemesine aittir. Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Nispi ticari davalar, TTK’nın 4/1. maddesinin ilk cümlesinde tarif edilen davalardır. Buna göre, her iki tarafın da “ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan” hukuk davaları, ticari dava sayılmıştır. Mutlak ticari davalar ise, tarafların tacir olup olmadıklarına ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunup bulunmadığına bakılmaksızın yasa gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardır. TTK’nın 4/1-a ve devamı bentlerinde yazılan uyuşmazlıklar ile diğer kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen uyuşmazlıklar, mutlak ticari davalardır.
TTK’nın 4/1-a maddesinde, “TTK’da öngörülen” hususlardan kaynaklanan hukuk davaları, mutlak ticari davalar arasında sayılmıştır. Kambiyo senetleri, 6102 sayılı TTK’nın 670 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Bu nedenle, TTK’da düzenlenmiş olan kambiyo senedinden kaynaklanan hukuk davaları, mutlak ticari dava olup, aynı Kanunun 5/1. maddesi gereğince uyuşmazlığın asliye ticaret mahkemesinde çözümlenmesi gerekmektedir.
Somut olayda, uyuşmazlığın tanzim yeri bulunmadığından kambiyo senedi niteliğini taşımayan bonodan kaynaklanmakta olup, TTK’nın 4/1-a ve 5/1 maddeleri gereğince, mutlak ticari dava niteliğinde olmayan uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesi tarafından çözümlenmesi gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul Anadolu 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 29/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.
KANUN YOLU : Kesin olmak üzere