Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi 2021/2141 E. 2021/2295 K. 05.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
36. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2141
KARAR NO: 2021/2295
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/01/2021
NUMARASI: 2016/965 E. – 2021/56 K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 05/11/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili tarafından … plaka numaralı … marka otomobilin 04.07.2014 tarihinde davalı … ile yapılan Oto Kiralama Sözleşmesi ile kiralandığını, söz konusu kira sözleşmesinin devamı olarak sadece borçlu kısmında …’ün isminin, T.C. kimlik numarasının, adresinin ve imzasının bulunduğu diğer yerlerinin boş olduğu bir bono imzalatıldığını, müvekkili tarafından. 05.07.2014 tarihinde söz konusu araç ile trafik kazası yapıldığını ve müvekkilinin ağır yaralandığını, uzun bir tedavi süreci geçirdikten sonra askere gittiğini, müvekkilinin iyileştikten sonra, askere gitmeden önce, davalıya müteaddit defa, işbu kazadan dolayı bir zararının olup olmadığının sorulduğunu, davalı tarafından zararın kaskodan tahsil edildiğini ve müvekkilinin borçlu olmadığının beyan edildiğini buna rağmen davalı tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile kiralama sözleşmesinin devamı niteliğindeki boş olarak imzalatılmış bononun boş olan tarafları doldurularak 15.01.2015 tarihinde icra takibine geçildiğini, böyle bir zararının oluştuğunun iddia edilmesine zamanaşımı yönünden itiraz edildiğini, müvekkilinin, işbu bonoya dayalı olarak hiçbir borcunun mevcut olmadığını, işbu icra takibinden dolayı borcunun bulunmadığının tespitine, alacağın % 20 si oranında tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafa İstanbul … İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosya ile müvekkilinin icra takibi başlatıldığını, işbu icra takibine konu evrak aslının, davacı borçlu tarafından borcuna karşılık verildiğini, işbu borç için verilen senedin davacının el ürünü imza ile atıldığını ve nakden düzenlenmiş bir senet olduğunu, davacının iş bu borcu olmadığını ispat ile yükümlü olduğunu, kötü niyetle açılan iş bu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucu; davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, bilirkişi tarafından 25.000,00-TL hasar tespiti yapıldığı, … Sigorta A.Ş tarafından 5.000,00-TL si karşılanıp 20.000,00-TL sinin karşılanmadığı halde davalı tarafından 9.000,00-TL olarak bononun doldurulmuş olmasının hayatın olağan akışına ters olmakla, bononun sözkonusu zararla ilgisi olmadığının değerlendirilmesi gerektiğini, … Sigorta tarafından zararın karşılanmamasının davacı yönünden de zararın karşılanmaması gerektiği olarak değerlendirilmesini, davalı tarafından zararın davacıdan talep edilmediği ve sorulmasına rağmen bir şey ödenmeyeceğinin bildirildiği, bononun değil haksız fiil hükümlerine göre dava açması gerektiği sebepleri ile ve dosya kapsamında mevcut diğer istinaf sebepleri ile mahkemenin kararının ortadan kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava; araç kira sözleşmesi uyarınca verilen ve icra takibine konulan bonodan dolayı borçlu olmadığının tespiti (menfi tespit) davalıya ait aracın davacıya kiralanması sonucunda meydana gelen zararın tazminine ilişkin olup kira sözleşmesinden kaynaklıdır. Taraflar arasında 04.07.2014 tarihli, … plakalı araç kira sözleşmesinin akdedildiği hususunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nun 4/1-a maddesine göre; kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda “Sulh Hukuk Mahkemesi” görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır. Somut olayda; taraflar arasında temel uyuşmazlık kira ilişkisinden kaynaklanmakta olup, dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK’nın 4/1-a maddesi uyarınca, dava değerine bakılmaksızın davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne aittir.Hal böyle olunca, mahkemece uyuşmazlığın çözümünde Sulh Hukuk Mahkemesi görevli olduğu halde Asliye Ticaret Mahkemesince görevsizlik kararı verilmesi gerekirken davanın esası hakkında karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, yargı organlarınca yargılamanın her aşamasında dikkate alınması gerektiğinden, HMK nın 355. Madde delaletiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun görev nedeniyle kabulüne, HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dosyanın görevli mahkemeye gönderilmek üzere mahkemesine gönderimesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun görev nedeniyle KABULÜNE, 2-İlk derece mahkemesinin 27/01/2021 tarih ve 2016/965 Esas – 2021/56 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 3-Davada görevli ve yetkili mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine, 4- HMK’nın 20.maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde taraflarca dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde dosyanın görevli Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, aksi takdirde İstanbul 18.Asliye Ticaret mahkemesince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine, 5-Davacının istinaf başvurusu için yaptığı yargılama giderlerinin esas hakkında verilecek kararda değerlendirilmesine, harcanmayan istinaf gider avansının davacıya iadesine, 6-Karar tebliği, harç takibi ve avans iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, kesin olmak üzere karar verildi. 05/11/2021