Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi 2021/1348 E. 2021/1706 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
36. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1348
KARAR NO: 2021/1706
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/11/2020
NUMARASI: 2019/116 E. – 2020/716 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Rücuen Tazminat)
KARAR TARİHİ: 16/09/2021
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili şirkete ait otel binasında bulunan … Hiz. A.Ş’ne ait baz istasyonunda 15/09/2017 tarihinde yangın çıktığını, yangın hadisesi sonrası davalı şirket … A.Ş. tarafından Ünye Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/38 Değişik İş sayılı dosyasında ve davalı şirket … sigortacısı … Sigorta A.Ş. tarafından ise Ünye Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/44 Değişik İş sayılı dosyasından yangının çıkış nedeninin tespitinin talep edildiğini, bilirkişi raporuna göre, yangının …’e ait baz istasyonunun bulunduğu odada çıktığının, yangın sebebinin ise UPS ana kablosundan aşırı yük çekilmesi sonucu aşırı ısınması nedeniyle meydana geldiğinin belirlendiğini, yapılan ekspertiz çalışmaları sonucunda müvekkili şirket ile dava dışı sigorta şirketi arasında 1.425.000,00 TL hasar tazminatında mutabakat yapıldığını, ancak bu tutardan 552-1-7073155 numaralı Sabit Kıymet Tüm Riskler Sigorta Poliçesinin 3. sayfasında yer alan Muafiyetler başlıklı diğer nedenli hasarlarda 25.000,00USD notu kapsamında 25.000,00-USD (hasar tarihi 16/09/2017 tarihli USD kuru karşılığının 85.960,00 TL) muafiyet bedelinin mahsup edilerek müvekkili şirkete 1.339.040,00 TL’nin ödenmesine karar verildiğini belirterek, 85.960,00 TL bakiye hasar tazminatının 15/09/2017 olay tarihinden itibaren işleyecek T.C. Merkez Bankası avans faizi, yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının dava açmaya yetkisi olup olmadığının, dava açmakta hukuki yararı bulunup bulunmadığının kanıtlanması gerektiğini, davacının bu hususu kanıtlayamadığını, bu davanın muhatabının dava dışı sigorta şirketi olduğunu, ödemenin sigorta şirketinin sorumluluğunda bulunduğunu, dava konusu taşınmazın Ünye-Ordu adresinde olup davanın Ünye Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, mahkemenin görevli olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Davalı vekili istinaf talebinde, kararın yetkili olmayan mahkemede verildiğini, zararın doğumunda davalının sorumluluğuna ilişkin her hangi araştırma yapılmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Dava,”baz istasyonu kira sözleşmesinden kaynaklı tazminat” istemine ilişkindir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nun 4/1-a maddesine göre; kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda “Sulh Hukuk Mahkemesi” görevlidir.Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır. Somut olayda; taraflar arasında temel uyuşmazlık baz istasyonunun kiralanmasından kaynaklı dava dışı sigorta şirketinin karşılamadığı zarara ilişkin tazminat talebi olup, dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK’nın 4/1-a maddesi uyarınca, dava değerine bakılmaksızın davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne aittir. Hal böyle olunca, mahkemece uyuşmazlığın çözümünde Sulh Hukuk Mahkemesi görevli olduğu halde Asliye Ticaret mahkemesince davanın esası hakkında yargılama yapılarak bir karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, yargı organlarınca yargılamanın her aşamasında dikkate alınması gerektiğinden, davalı vekillerinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK.353/1-a-3 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun görev nedeniyle KABULÜNE, 2-İlk derece mahkemesinin kararının HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 3-Davada görevli ve yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Sulh Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine, 4-HMK’nın 20.maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde taraflarca dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, 5-Davalının istinaf başvurusu için yaptıkları yargılama giderlerinin esas hakkında verilecek kararda değerlendirilmesine, harcanmayan istinaf gider avansının davalıya iadesine, 6- Davalının yatırdığı istinaf peşin karar harcının talebi halinde iadesine, 7-Karar tebliği, harç takibi ve avans iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, kesin olmak üzere karar verildi. 16/09/2021