Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi 2017/2070 E. 2018/1673 K. 22.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
36. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/2070
KARAR NO : 2018/1673
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ:İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/12/2016
NUMARASI : 2015/1300 E. – 2016/984 K.
DAVANIN KONUSU : Alacak ( Ticari İşletme Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 22/11/2018
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyadaki tüm belgeler ve dairemiz üyesi tarafından hazırlanan raporlar incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı taraf ile 01/09/2015 tarihinde … isimli içkili restaurant ve gece klubünün 1 yıl müvekkil tarafından işletilmesine ilişkin sözleşme imzalandığını, müvekkilinin bahse konu iş yerini işletmeye devam ederken davalı tarafın 23/10/2015 tarihinde haksız ve hukuka aykırı bir şekilde tek taraflı sözleşmeyi fesh ettiğini, haksız ve hukuka aykırı olarak fesh ettiği sözleşmeye bağlı olarak müvekkilinin elde edeceği kar miktarı için 15.000,00 TL nin kapora mahiyetinde ünlü isimlerin sahneye çıkması için ödediği 5.000,00 TL nin davalı taraftan tanzimine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirkete açılan haksız ve mesnetsiz davanın reddi ile, davacının tüm taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince; davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı istinaf dilekçesinde; taraflar arasında 01/09/2015 tarihli işetme devir sözleşmesi imzalandığını, davacının devraldıktan sonra iş yerinin cirosunun ve kar marjının yükseldiğini, bunun üzerine davalıların yeri kendileri işletmek isteyip, davacıyla yapılan sözleşmenin feshini istediklerini, bunun için davalıların sanık olduğu 60. Asliye Ceza Mahkemesinin dosyasına bakılabileceğini, tanıkların dinlenilmediğini, davalı şirketin ticari defterlerinde inceleme talep edildiğini, yerel mahkemenin incelemediğini, usuli eksiklikler giderilmeden karar verilmesinin doğru olmadığını, bu nedenle kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava; ticari işletme sahibi ile ticari temsilci arasındaki sözleşmenin feshedilmesi nedeniyle ticari temsilcinin uğradığı zararın temini talebine ilişkindir.
Taraflar arasında 01/09/2015 tarihli işyeri geçici işletme sözleşmesi imzalandığı, sözleşme ile davacıya 1 yıl süre ile işletmeyi yönetme yetkisi verildiği buna göre sözleşmenin işletme devri ve kira akdi öğelerini de içeren kendine özgü karma bir sözleşme olduğu anlaşılmıştır. Kira ilişkisine Borçlar Kanununun hasılat kirasına dair hükümlerinin uygulanabilmesi için, kiralananın demirbaşları ve işletme ruhsatı ile birlikte kiralanmış olması ve işletme hakkının da devredilmiş bulunması gerektiği, dava konusu olayda; işletme ruhsatının halen kiraya verene ait olduğu da gözetildiğinde taraflar arasındaki ilişkinin hasılat kirası olarak nitelendirilmesi de mümkün değildir. Bu nedenle davacının zarara ilişkin taleplerinin ticari dava niteliğinde değerlendirilip Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi de yerindedir.
Davacı tarafından talep edilen zararların ispatlanamadığı, İlk derece mahkemesinin kararında esası etkileyen bir usul hatası bulunmadığı, vakıa tespitlerinin tam ve doğru olarak yapıldığı, maddi hukuk normlarının doğru olarak uygulandığı, delillerin değerlendirilmesinde de hatalı bir sonuca varılmadığı anlaşıldığından H.M.K’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince davacının istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İlk derece mahkemesinin kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, H.M.K’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince davacının istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Yürürlükteki Yargı Harçları Tarifesi gereğince alınması gereken 35,90 TL maktu istinaf karar harcından peşin olarak alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davalının istinaf başvurusu için yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, harcanmayan gider avansının davalıya iadesine,
4-Karar tebliği, harç takibi ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süresi içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 22/11/2018