Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi 2019/1990 E. 2019/1544 K. 10.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
35. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
DOSYA NO: 2019/1990
KARAR NO : 2019/1544
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/07/2017
NUMARASI : 2017/677 Esas, 2017/798 Karar
DAVANIN KONUSU: Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak
İSTİNAF TARİHİ: 11/07/2019
KARAR TARİHİ: 10/09/2019
Dairemizde bulunan istinaf başvurusunun yapılan açık incelemesi sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ DÜŞÜNÜLDÜ;İstinaf isteminde usul işlemleri tamam olduğundan, ilk derece mahkemesinin dosyasındaki bütün belgeler ve dosya hakkındaki dairemiz üyesince düzenlenen rapor incelendi, istinaf kanun yolu başvuru dilekçesinin ve dosyanın istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda dosyada dairemizce karar verilmesi için eksiklik bulunmadığı anlaşıldı.Mecura 60.961,00 TL masraf yaptıklarını, kiraya verenin yani yeni malikin kendileri tarafından yapılan tadilat masraflarının ve mahkeme tespit masraflarının bunun yanında harabe halde alındığı tarihten tadilatın bittiği tarihe kadar ödenen kiraların davalı malikten alınmasına karar verilmesini istemişlerdir. Mahkeme: Davaya konu çekişmenin, kira sözleşmesinden kaynaklandığından Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunu kabul ederek Asliye Ticaret Mahkemesinin görevsizliğine karar vermiştir.İstinaf sebebi: Davacılar, davaya bakma görevinin kararın veren mahkemeye ait olduğunu, tarafların ticari şirket olduğunu, davanın ticari dava olduğunu, görevsizlik kararının yanlış olduğunu savunarak kararın kaldırılmasını istemişlerdir. Dairemiz yapmış olduğu inceleme sonucu 11/09/2018 tarihli 2018/2036 – 1296 sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir.Dosyanın gönderildiği ilk derece mahkemesi kararın davacılara ayrı ayrı tebliğ edilmesine rağmen yasal sürede dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi için başvuru yapılmamış olduğundan 09/05/2019 tarihli ek kararı ile davanın açılmamış sayılmasına karar vermiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Türkiye Cumhuriyeti Anayasası 142. maddesi,Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1,2,4, 20. maddeleri,Tebligat Kanunu 21. Maddesi, Tebligat tüzüğü 28. maddesi,Yargılama konusu olayda: Dairemizin 2018/2036 Esas, 2018/1296 Karar sayılı ve 11/09/2018 tarihli başvurunun reddine ilişkin kararı ile Asliye Ticaret Mahkemesince verilen görevsizlik kararı ile Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna ve HMK 20. madde gereğince işlem yapılmasına ilişkin kararın kesinleştiği, mahkemesine gönderilen dosyanın taraflara tebliğe çıkarıldığı, davacılardan … ve …’a en yakın komşunun isminin belirtilmeden tebliğ edildiği, davacı şirkete çıkarılan tebligatın ise daimi çalışana tebliğ edildiği,Davacılar tarafından 09/05/2019 tarihinde dosyanın görevli Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesi için başvurulduğu, aynı tarihte mahkemece HMK 20. Maddeye göre dosyanın süresi içinde görevli mahkemeye gönderilmesi için başvuru yapılmadığından davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, verilen ek kararın istinaf edildiği, Tebligat gönderilen Muhatabın adreste bulunmaması halinde posta memurunun Tebligat Kanunu 21. ve Tüzüğün 28. Maddesine göre muhatabın neden adreste bulunmadığı, kısa ya da uzun süreli veya geçici olarak mı adresten ayrıldığı, tevziat saatlerinden sonra gelip gelmeyeceği hususlarının araştırılacağı, araştırma sonucu tebliğ evrakına yazılarak ilgilisine imzalatılması gerektiği,Davacılara gönderilen tebligatların usulüne uygun tebliğ edilmediği, tebligatların usulsüz olduğu, usulsüz tebligatların hukuki sonuç doğurmaya elverişli olmadığı, bu nedenle dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi için gerekli yasal sürenin dolmadığı, davacıların dilekçesi gereğince dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi gerektiği anlaşılmıştır.Dairemiz ilk derece mahkemesi kararını hem maddi olay, hem de hukuka uygunluk bakımından incelemeye tabi tutarak tespit edilen yargılama hatalarını bizzat düzeltmek amacıyla yapılan inceleme sonunda; duruşma yapılmasına gerek olmadığı, Davacılara gönderilen istinaf kararının bulunduğu tebligatların usulüne uygun tebliğ edilmediği, tebligatların usulsüz olduğu, usulsüz tebligatların hukuki sonuç doğurmaya elverişli olmadığı, bu nedenle dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi için gerekli yasal sürenin dolmadığı, davacıların dilekçesi gereğince dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi gerektiği halde yazılı olduğu şekilde karar verilmiş olması sebebiyle, mahkeme kararının yerinde olmadığı, istinaf sebebi yerinde olduğundan HMK 353/1-a/6 maddesi gereğince istinaf başvurusunun kabulüne karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle, İlk derece mahkemesi kararı yerinde olmadığından istinaf başvurusunun kabulüne, kararın KALDIRILMASINA, Yargılamanın eksikler tamamlanarak kaldığı yerden devamı için dosyanın ait olduğu Mahkemeye İADESİNE,Peşin yatırılan istinaf karar harcının talep halinde yatırana iadesine, Dair karar dosya üzerinde, tarafların ve vekillerinin yokluğunda oy birliği ile HMK 362/1-b maddesi gereğince KESİN olarak verildi, açıkça anlatıldı.10/09/2019