Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/923 E. 2023/1280 K. 27.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/923
KARAR NO: 2023/1280
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/11/2022
NUMARASI: 2022/488 E – 2022/1077 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 27/04/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında cari hesaba dayalı ticari ilişki bulunduğunu, cari hesaptan kaynaklanan bakiye borcun ödenmesi hususunda defalarca talepte bulunulduğunu, davalının borcunu bedelini ödemediğini, alacağının tahsili amacıyla davalı tarafa karşı Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlunun dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın hak düşürücü süreye uyulmadan açıldığını, müvekkilinin davacı şirkete borcunun bulunmadığını, davacının haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme, taraf vekilleri tarafından imzalanan 08/03/2019 tarihli arabuluculuk son tutanağında Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına konu alacak talebine ilişkin uyuşmazlık bakımından yapılan müzakerelerin anlaşmazlıkla sona ermiş olduğunun tespit edilmiş olduğu, davacının bu şekilde arabuluculuk başvurusunda bulunduğunda ödeme emrine itirazın tüm hukuki anlam ve sonuçlarına vakıf olduğu, davanın 27/05/2022 tarihinde bir yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesi ile; “Davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine” karar vermiştir. Kararı davacı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde; itirazın iptali davasında dava açma süresinin itirazın davacı tarafça öğrenilesinden itibaren değil ,itirazın tebliğinden itibaren başlayacağı,buna dair ilgili Yargıtay kararlarını dilekçede belirttiklerini,mahkemenin süre nedeniyle davanın reddi kararının emsal ve güncel Yargıtay kararları ile örtüşmediğini,itirazın alacaklı vekiline tebliğ edilmediğini,davanın süresinde açıldığını belirterek davanın kabulüne karar verilmesi için kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava ,cari hesap alacağına yönelik itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir. Söz konusu davaya dayanak cari hesap alacağına yönelik ilamsız takibin 01/02/2019 tarihinde başlatıldığı,borçlunun 07/02/2019 tarihli dilekçe ile takibe itiraz ettiği,takibin durdurulduğu,davaya konu takip yönünden arabuluculuk müzakaresinin 08/03/2019 tarihli son tutanakla anlaşmazlıkla sonuçlandığının imza altına alındığı,itirazın iptaline yönelik işbu davanın ise 27/05/2022 tarihinde açıldığı belirlenmiştir. İİK 67/1.madde hükmüne göre takip talebine itiraz edilmesi halinde alacaklı tarafça itirazın tebliği tarihinden itibaren 1 yıl içinde itirazın iptali davası açabilir.Somut davada borçlu davalının takibe itiraz dilekçesi davacı alacaklıya tebliğ edilmemiş isede,davacı alacaklının itirazın iptali davası açmadan önce arabuluculuk başvurusunda bulunduğu ve söz konusu takibe konu alacak nedeniyle tarafların anlaşamadıklarının 08/03/2019 tarihli arabuluculuk son tutanağı ile belirlenmekle,artık davacı alacaklının davalının takibe itirazından arabuluculuk son tutanak imza tarihi olan 08/03/2019 tarihi itibarıyla haberdar olduğu kabul edilmeli ve itirazın iptali davasının ise 1 yıllık hak düşürücü süresinin de bu tarihten itibaren başlaması gerektiği kabul edilmelidir.Bu durumda davacının takibe itirazdan 08/03/2019 tarihli son arabuluculuk tutanağı ile haberdar olmasına rağmen itirazın iptali davasının yasal 1 yıllık süre geçtikten sonra 27/05/2022 tarihinde açılması karşısında,itirazın iptali davasının hak düşürücü 1 yıllık süre dolduktan sonra açıldığı belirlenmiştir. Taraflar arasında arabuluculuk son tutanağı düzenlenmesinin ve bu tutanak tarihi itibarıyla arabuluculuğa konu takip hakkında davacı alacaklının takibe itiraz dilekçesi tebliğ edilmese dahi takibe itirazdan haberdar olduğunun kabulü suretiyle itirazın iptali davasının açılma süresinin arabuluculuk son tutanak imza tarihine bağlanmasında aykırılık görülmemiştir.Mahkemenin kararı usul ve hukuka uygun bulunmuştur.Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 27/04/2023