Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/883 E. 2023/964 K. 30.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/883
KARAR NO: 2023/964
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 20/02/2023
NUMARASI: 2022/795 Esas
DAVANIN KONUSU: Abonelik tesisi-Muarazanın giderilmesi
KARAR TARİHİ: 30/03/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu işyerinde 01/03/2022 tarihli kira sözleşmesi ile ticari faaliyete başladığını,tekstil yıkama işi yapıldığını,su ihtiyacı için davalı kuruma yapılan abonelik başvurusunun önceki şantiye abone borcu nedeniyle kabul edilmediğini belirterek öncelikle tedbir talebinin kabulü ile davacının kiracı olarak yer aldığı adreste geçici su aboneliğinin tedbiren bağlanmasına,müvekkili şirketin su aboneliğinin tesisi için kuruma yaptığı başvurunun reddine dair 15/3/2022 tarihli .yeni su konulu belirtilen … sayılı işlemlerin iptali ile su aboneliği tesisi talebinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkeme 28/12/2022 tarihli tensip 17 nolu ara kararda; “Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile, davacının başvuru yapmış olduğu … Mah. … Cad. N:… Esenyurt/ İSTANBUL adresinde tedbiren ve takdiren teminatsız olarak su aboneliğinin eski aboneliğe ait borçlar (… numaralı abonelik) hariç olmak üzere diğer yükümlülüklerin yerine getirilmesi halinde bağlanmasına, ihtiyati tedbir kararına karşı işbu tensip zaptının tebliğinden itibaren HMK’nun 394. Maddesi uyarınca bir hafta içerisinde mahkememize itiraz yolunun açık olduğunun ihtarına” karar vermiştir.Karara karşı davalı vekili tarafından yapılan itirazın 20/02/2022 tarihli duruşmada incelenmesi sonrası,davacı tarafın kuru temizleme işi ile iştirak ettiği gözetildiğinde, su aboneliğinin bağlanmamış olmasının davacı tarafın ticari işleyişini olumsuz yönde etkileyecek olduğu,tedbiren yargılama sonuna kadar su aboneliği bağlandığında ise, kullanım miktarı karşılığı fatura bedelinin tahsilinin mümkün olduğu, bu sebeple davacının telafisi güç zararları doğacağı kanaati ile tedbir talebine yapılan itirazın yerinde olmadığı gerekçesi ile; “1-İhtiyati tedbire yapılan itirazın reddine, 2-İşbu ara kararın taraf vekillerine tebliğine, Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere karar verilmiştir. Kararı davalı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde; idare kayıtları incelenmeden eksik inceleme ile karar verildiğini,ihtilafın yargılamayı gerektirdiği,davacının daha önce abone olup kaçak su kullanımı nedeniyle aboneliği iptal olan … Tic.AŞ ile aynı binada faaliyet sürdürdüğünü, kaçak kullanım nedeniyle abonelik iptalinden sonra davacı tarafça abonelik talebinde bulunulduğunu,her iki şirket arasında organik bağ olduğu,kaçak su kullanımı ile davacının da bu kullanımdan yararlandığı,T bağlantısının kazı ile ortaya çıkartıldığını belirterek ihtiyati tedbirin kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre Dava abonelik tesisi ve geçici su bağlanmasına dair ihtiyati tedbir talebine ilişkindir. HMK 389/1 maddesine göre “mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” düzenlemesi mevcuttur. Somut olayda, davacının dava konusu kiracı olarak bulunduğunu bildirdiği yerde su aboneliğinin kurulması ve davalının yarattığı muarazanın giderilmesini istediği,davacının abonelik şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespiti yapılarak muarazanın giderilmesi hakkında bir karar verileceği, ancak yargılama sürecinde davacı suyunun kesilmesi halinde buranın işyeri olması nedeniyle ciddi zararlar doğacağı açıktır. Kaldı ki suyun geçici olarak bağlanması halinde bu suyun bedelinin davalı tarafça tahsilinin yapılmasının gayet tabii olduğu açıktır. Ayrıca, dava sonunda davanın reddine karar verilse dahi geçici elektrik bağlanması dava yönünden bir kazanılmış hak teşkil etmeyecektir. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince HMK’nın 389. maddesindeki koşullar gerçekleşmiş olduğundan davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesinde aykırılık görülmemiştir.Ancak, ihtiyati tedbire hükmedilirken doğabilecek zararları temin için davaya konu edilen talep yönünden uygun görülecek teminat teminat takdiri gerekirken , teminat alınmadan karar verilmesi isabetli değildir.Dava konusunun parayla ölçülebilme olanağı olmadığından şimdilik takdiren ve maktuen 20.000 TL teminat yatırıldığında davacının çalıştığı belirtilen dava konusu işyerinde dava sonuna dek kullanım su bedeli davalı tarafça tahakkuk ve tahsil edilecek biçimde su verilmesinin sağlanması gereklidir. Bu itibarla, davalının istinaf isteminin teminat yönünden kabulüyle, HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince ihtiyati tedbire itirazın reddine ilişkin ara kararın kaldırılarak ve buna bağlı olarak ihtiyati tedbire ilişkin 28/12/2022 tarihli ara karar kaldırılarak 20.000,00 TL’lik teminat hususu da eklenerek yeniden aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf isteminin teminat yönünden kabulüyle, HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince kaldırılarak yeniden esas hakkında; “Davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile, davacının başvuru yapmış olduğu … Mah. … Cad. N:… Esenyurt/ İSTANBUL adresinde tedbiren ve takdiren 20.000 TL lık teminat kararın tebliğinden itibaren 1 hafta içinde davacı tarafça ilk derece mahkemesine yatırıldığında , eski aboneliğe ait borçlar (IR-370766612/2 numaralı abonelik) hariç olmak üzere dava sonuna dek kullanım su bedeli davalı tarafça tahakkuk ve tahsil edilecek biçimde, davacı yükümlülüklerinin yerine getirilmesi halinde bu yere tedbiren su bağlanmasına, Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf eden davalıya isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine,Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin esas kararla birlikte mahkemesince değerlendirilmesine,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 30/03/2023