Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/831 E. 2023/3822 K. 21.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/831
KARAR NO: 2023/3822
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/04/2022
NUMARASI: 2021/507 E – 2022/217 K
DAVANIN KONUSU: Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan
KARAR TARİHİ: 21/12/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı banka müşterilerinden dava dışı …’in 25/07/2011 tarihinde … numaralı … aboneliğine ilişkin olarak davacı bankaya verdiği otomatik ödeme talimatında, abone numarasının sehven …’e ait olan … olarak girildiğini ve fatura ödemelerinin … adına gerçekleştirildiğini, müşteri …’in eşi tarafından doğru abone numarası girilmek suretiyle verilmiş bir otomatik ödeme talimatı bulunması nedeniyle aradan geçen sürede faturaların ödenmesinde bir aksaklık meydana gelmediğini ve sehven yapılan fatura ödemelerinin dava dışı … tarafından da fark edilmediğini, sehven yapılan ödemelerin farkına varılması üzerine davacı banka tarafından 09/10/2020 tarihli yazı ile tüm bu hususlar izah edilerek hatalı tahsil edilen tutarın dava dışı …’e ödenmesinin davalıdan talep edildiğini, ancak olumlu sonuç alınamadığını, bunun üzerine kendisinden hatalı tahsil edilen tutarın davacı banka tarafından dava dışı …’e ödendiğini, davalı ile davacı banka arasında fatura tahsilatına ilişkin akdedilen protokolün 8.5 maddesinin hataen gerçekleştirilen ödemeleri düzenlediğini, bu maddede yer alan “banka, fatura tahsilatı uygulaması kapsamında hataen yaptığı ödemelerden kuruluşu haberdar edecektir. Kuruluş bankanın yapacağı bildirime göre hataen yapılan tahsilat işlemlerine ilişkin gerekli inceleme, araştırma ve işlemleri yapmayı ve hataen yapılan ödemeyi bankaya ve banka tarafından talep edilmesi halinde aboneye iade etmeyi kabul ve taahhüt eder.” düzenlemesinin yer aldığını, davalıya gönderilen Samsun …Noterliğinin 17/06/2021 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi 25/06/2021 tarihinde tebliğ edilmesine karşın davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, bu nedenlerle hatalı tahsil edilerek davalıya ödenen ve sonrasında dava dışı aboneye davacı banka tarafından ödenmek zorunda kalınan fatura bedelleri toplamı olan 11.824,09 TL’nin her bir faturanın ödeme tarihinden hesaplanacak reeskont avans faizi ile birlikte ve davalıya çekilen ihtarname masrafı olan 316,98 TL’nin 17/06/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; sehven yapılan ödemenin banka personeli kaynaklı olup davalı şirketin herhangi bir ihmal ve/veya hatası bulunmadığını, somut olayda davaya konu aboneliğe ilişkin ödeme talimatının banka görevlisi tarafından alındığını ve tanımlandığını, davacı bankanın çalışanının aboneden aldığı üyelik numarasında hata yaptığını ve yanlış üyelik için otomatik ödeme tanımladığını, davalı şirketin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, davaya konu hatalı olduğu iddia edilen ödemenin uzun yıllar boyu devam ettiğini, gerek banka gerekse dava dışı abonelerce işbu durumun fark edilmemiş olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının ileri sürdüğü iddiaların temelini protokolün 8.5 maddesine dayandırdığını, madde metninden de anlaşılacağı üzere davalının hataen yapılan ödemeler konusunda kayıtsız şartsız iade yükümlülüğünün bulunmadığını, davalı şirketin, davacı bankanın bildirimi üzerine gerekli inceleme ve araştırmayı yaparak bu incelemeler sonucunda kendisinden kaynaklı bir durum olması halinde iadeyi gerçekleştireceğini, davalı şirketin yaptığı incelemeler sonucunda söz konusu hatanın kendisinden değil bankadan kaynaklandığı sonucuna vardığını, dolayısı ile protokolde düzenlenen iade yükümlülüğünün koşullarının davalı şirket açısından oluşmadığını, hukuki sorumluluğun bankaların güven kurumu olması nedeniyle davacıda olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; “dava dışı … 25/07/2011 tarihinde … numaralı … abonelik bedelinin tahsili için otomatik ödeme talimatı vermiş, banka personeli tarafından abonelik numarasının …’e ait … olarak hatalı girilmesi sonucu hatanın fark edildiği 09/10/2020 tarihine kadar …’ün faturalarının ödendiği, hatalı yapılan işlemden dava dışı … yararlanmış olup davalının sebepsiz zenginleştiğinin de söylenemeyeceği, davacının dayandığı protokolün 8.5 maddesinin davalıya hataen yapılan ödemeler konusunda kayıtsız şartsız bir ödeme sorumluluğu yüklemediği, davalının bankanın bildiriminden sonra gerekli inceleme ve araştırmalarını yaptıktan sonra kendisinden kaynaklı bir durum olması halinde ödeme yapacağının değerlendirildiği, söz konusu işlemde davalı şirketin herhangi bir ihmal ve kusurunun bulunmadığı, ödenen bedelin davalı şirket tarafından iadesi halinde banka personelinin hatasından kaynaklı sorumluluğun davalıya yüklenmesinin hakkaniyete uygun olmadığı” gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı vekil istinaf başvurusunda önceki iddialarını tekrarla birlikte özet olarak; gerekçeli kararda; “… hatalı yapılan işlemden dava dışı … yararlanmış olup davalının sebepsiz zenginleştiğinin de söylenemeyeceği ” şeklinde tespit yapılmasının hatalı olduğunu, açılan davanın sebepsiz zenginleşme talepli olmadığını, dayandıkları protokolün 8.5 maddesindeki “banka, fatura tahsilatı uygulaması kapsamında hataen yaptığı ödemelerden kuruluş’ u haberdar edecektir. kuruluş banka’nın yapacağı bildirime göre hataen yapılan tahsilat işlemlerine ilişkin gerekli inceleme, araştırma ve işlemleri yapmayı ve hataen yapılan ödemeyi BANKA’ya ve BANKA tarafından talep edilmesi halinde ABONE ’ye iade etmeyi kabul ve taahhüt eder.” düzenlemesi bulunduğunu, protokoldeki bu düzenlemede davalı şirket, Bankanın hataen tahsilat yaptığını kendisine bildirmesi üzerine; hataen yapılan ödemeyi müvekkili banka’ya ve banka tarafından talep edilmesi halinde abone’ye iade etmeyi kabul ve taahhüt ettiğini, müvekkilinin bildirim yükümlüğünü yerine getirdiğini, bu bildirim sonrasında davalının, hataen yapılan ödemeyi müvekkil bankaya iadesi zorunlu olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir. Dava, Dava; davacı bankanın dava dışı … tarafından … aboneliğine ilişkin olarak bankaya vermiş olduğu otomatik ödeme talimatının banka tarafından sehven dava dışı … isimli şahsa ait olan … olarak sisteme girilmiş olması ve fatura ödemelerinin … adına yapılmış olması nedeniyle hatalı tahsil edilen tutarların 09.10.2020 tarihinde bankaya iade edilmesi talebinin davalı tarafça reddedilmesi ve söz konusu tutarın banka tarafından dava dışı …’e ödenmesi üzerine taraflar arasında düzenlenen protokolün 8.5 maddesi kapsamında ödenen tutarın davalıdan rücuen tahsiline ilişkindir. Davacı eldeki davada porotokol hükümlerine dayanmaktadır. Bu haliyle davanın sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanmaması nedeniyle uyuşmazlığı inceleme görevi 12,13,14,43 HD ait olmakla görevsizlik kararı verilmemiş gerekmektedir.Esas yönden ise; Davacı tarafça dayanılan Protokol’ün 8.5. maddesi “hataen gerçekleştirilen ödemeleri” başlıklı maddesinde “BANKA, FATURA TAHSİLATI uygulaması kapsamında hataen yaptığı ödemelerden KURULUŞ’u haberdar edecektir. KURULUŞ BANKA ’nın yapacağı bildirime göre hataen yapılan tahsilat işlemlerine ilişkin gerekli inceleme, araştırma ve işlemleri yapmayı ve hataen yapılan ödemeyi BANKA’ya ve BANKA tarafından talep edilmesi halinde ABONE ’ye iade etmeyi kabul ve taahhüt eder” düzenlemesi yer almaktadır. Somut olayda davacı banka çalışanları tarafından dava dışı … tarafından verilen otomatik ödeme talimatında hatalı giriş yapılması nedeniyle dava dışı …’e ait olan … olarak girildiği ve fatura ödemelerinin … adına gerçekleştirildiği hususlarında ihtilaf yoktur. Mahkemece taraf delilleri toplanarak bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. 26.01.2022 tarihli raporlarında bilirkişiler tarafından “Dava dışı … 25.07.2011 tarihinde … numaralı … abonelik bedelinin tahsili için otomatik ödeme talimatı vermiştir. Verilen talimatta herhangi bir hata bulunmamaktadır. Talimat girişi, banka personeli tarafından hatalı girilmiş olup, hesaptan … abone numaralı …’ün faturaları ödenmiştir. İşlemin hatalı girilmesi tamamen banka personel hatasından kaynaklanmakta olup, davalı firmanın burada bir hatası bulunmamaktadır. Hatalı yapılan tahsilat 09.10.2020 tarihine kadar fark edilmemiş ve …’ün faturaları ödenmeye devam edilmiştir. Davalı şirket …’e ait aboneliği devam ettiği anlaşılmakta olup, hatalı yapılan işlemden dava dişi … yararlanmıştır. İşlemden dolayı davalı şirket için sebepsiz zenginleşme konusundan bahsedilemeyeceği açıktır. Hata ile yapılan tahsilatın zamanında fark edilmesi halinde davalı firma …’ün aboneliğini devam ettirmeyecek ve zarar bu ölçüde büyümeyecekti. Bu bedelin davalı tarafından ödenmesi halinde banka personeli kaynaklı hatalı ödemeden oluşan zararın davalı firma üzerinde kalacağı açıktır. Hata ile yapılan tahsilatın banka personel hatası olmasına karşılık çok uzun bir süre fark edilmemesi nedeni ile yapılacak ödemenin akdedilen sözleşme çerçevesinde kimin tarafından yapılması gerektiği hukuki bir değerlendirme gerektiğinden Sayın Mahkemenin takdiri olduğunu… Davalı firmanın hatalı ödeme kaynaklı ödemesi gereken toplam tutarın dava tarihi olan 08.06.2021 tarihi itibarı ile 20.234,33 TL anapara tutarının 11.822,09 TL olduğu, 11.822,09 TL anapara tutarına dava tarihinden tahsil tarihine kadar değişken oranlarda avans faizi talep edileceği, 316,98 TL masraf tutarına 17.06.2021 tarihinden tahsil tarihine kadar yasal faiz talep edilebileceği…” mütalaa edilmiştir. Buna göre, taraflar arasında düzenlenen protokolde hatalı ödeme hususun düzenlendiği, bahsi geçen düzenleme gereğince banka tarafından kuruluş haberdar edilmiş ise de hatalı ödemenin var olan bir abonelik karşılığında ödeme talimatı veren kişinin değil başka bir abonenin hesabına ödeme yapıldığı, yapılan ödemede davalıdan kaynaklanan hata bulunmadığı anlaşılmakla mahkeme kararında belirtilen gerekçelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygundur. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirilmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Davacıdan alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95 TL’nin istinaf eden davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 21/12/2023