Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/771 E. 2023/745 K. 10.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/771
KARAR NO: 2023/745
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/01/2023
NUMARASI: 2022/910 E –
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 10/03/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: D.iş sayılı dosyasına sunulan ihtiyati tedbir talebinde özetle; müvekkilinin … Mah. … Sk. No:.. Avcılar/İSTANBUL adresindeki iş yerine … tesisat numarası ile kurulu olan elektrik sayacından davalı şirket tarafından sağlanmakta olan elektrik enerjisinin hukuka aykırı olarak kesilmiş olduğunu, davalı şirketin elektrik hizmetini sağlaması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini, müvekkilinin iş yerinin bulunduğu … Sokak içinde 2022 Nisan ayı içerisinde yapılan inşaat çalışması nedeniyle elektrik hatlarına zarar verildiğini, sokak içindeki bir çok iş yeri gibi müvekkiline ait iş yerinde de elektronik eşyaların zarar görmesine yol açacak şekilde sorunlar meydana gelmesi üzerine davalı iş yeri yetkilileri tarafından uyuşmazlığın yaşandığı müvekkiline ait iş yerindeki sayaç değiştirilerek yeni sayaç takıldığını, davalı tarafından değiştirilen ve müvekkili tarafından herhangi bir şekilde karışılmayan sayacı kullanan ve tüketim bedellerini düzenli düzenli olarak ödeyen müvekkilinin 13/07/2022 tarihli davacı imzası bulunmayan tutanakla yapılan kontrolde sayaç çıkışlarında bağımsız harici hat ile enerji kullanıldığının tespit edildiğinin belirtilerek elektrik enerjisi kesilecek birbirinden farklı faturalar göndermek suretiyle borcun ödenmesi istendiğini, davalı şirkete yapılan başvurulara olumlu veya olumsuz cevap alınamadığını, bunun üzerine ihtarname gönderildiğini ve ihtarnameye de cevap verilmediğini, müvekkilinin enerji kullanımından kaynaklanan herhangi bir borcunun bulunmadığını, kaçak elektrik kullanımından kaynaklandığı iddia edilen borçlu ilgili olarak müvekkiline İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas nolu icra dosyasından ödeme emri gönderildiğini, müvekkili tarafından borca itiraz edildiğini ve alacağın tartışmalı hale geldiğini, tartışmalı alacağın elektrik enerjisinin kesilmesi için gerekçe yapılamayacağını beyanla davalı şirketin davacıya ait iş yeri ile ilgili elektrik kesme işlemine son verilerek, ilgili iş yerine ait elektrik hizmetinin yeniden sağlanmasını, gerekli görülmesi halinde aylık enerji tüketim bedelinin teminat olarak alınmak suretiyle enerji sağlanması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiği, İstanbul 11.Asliye Ticaret Mahkemesinin 25/10/2022 tarih, 2022/346 D.iş sayılı, 2022/343 karar sayılı kararı ile “Talebin kabulü ile; 177.282,62 TL’nin %20’si oranında ( 35.356,52 TL ) nakdi veya gayrinakdi teminatın sunulması halinde, … Tesisat Numaralı Aboneliğe ilişkin elektriğin yeniden bağlanmasına, işbu kararın İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına dayanak tutanak ve faturalarla sınırlı olmasına,….” şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır. İstanbul 11.Asliye Ticaret Mahkemesinin işbu kararına aleyhine tedbir uygulanan … A.Ş vekilinin 09/11/2022 tarihli itiraz dilekçesi ile; ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için kanunun aradığı şartların gerçekleşmediği, ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için bulunması gereken yaklaşık ispat koşulunun da somut olayda gerçekleşmediği, davaya konu adreste kurulu bulunan … hizmet numaralı tüketim noktasına ait tesisatta müvekkil şirket yetkilileri tarafından 29/06/2022 tarihinde yapılan kontrolleri sayacın çıkışlarında bağımsız bir harici hat çekerek kaçak enerji kullandığının tespit edildiğini, kaçak elektriğin kullanıldığına dair video kayıtlarının mevcut olup kaçak elektrik kullanımının ispat edildiği, tedbirin %20 teminat karşılığında verilmiş olmasının hukuka aykırı olduğunu, verilen ihtiyati tedbir kararının ortaya çıkacak kamu zararının engellenmesinin önüne geçtiğini, ihtiyati tedbir kararının meydana getirebileceği sonuçların mahkemece hiçbir suretle değerlendirilmediği, müvekkil şirketin anayasal haklarına aykırılık söz konusu olduğu gerekçeleriyle mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, bu talebin reddi halinde karşı tarafın ticari faaliyetlerini hala sürdürdüğü bu sebeple ödeme kuvvetinin bulunduğu, dava süresince borçtan kurtulmak adına bu kurumdan yararlandığı göz önünde bulundurularak müvekkil şirket tarafından tahakkuk edilen alacak miktarının %100’ünün teminat olarak depo edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi “İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/346 D. İş dosyası ile ihtiyati tedbir talepli olarak açılan davanın 25/10/2022 tarihli kararında “Talebin kabulü ile; 177.282,62 TL’nin %20’si oranında (35.356,52 TL) nakdi veya gayrinakdi teminatın sunulması halinde, … tesisat numaralı aboneliğe ilişkin elektriğin yeniden bağlanmasına, işbu kararın İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına dayanak tutanak ve faturalarla sınırlı olmasına…” karar verilmiştir. Davalının ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına ilişkin itirazının reddine” karar verilmiştir. Söz konusu ara kararı davalı vekili istinaf etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket tarafından düzenlenen ve kaçak elektrik kullanıldığına ilişkin tespit içeren tutanağın, aksi sabit oluncaya kadar geçerli, resmi belge hükmünde olduğunu, Müvekkili Şirket yetkililerince 29/06/2022 tarihinde yapılan kontrollerde kaçak elektrik kullanıldığı … tahakkuk numaralı kaçak elektrik kullanım tespit tutanağı düzenlendiğini, alacağın kaçak kullanımdan kaynaklı faturaya dayalı alacak olup alacak rehinle de teminat altına alınmadığını, elektrik kullanımına dayalı fatura alacağına müstenit alacaklarda ihtiyati haciz taleplerinin, diğer fatura alacakları gibi değerlendirilmemesi, kamu hizmeti niteliği ve yasal mevzuatla sınırların keskin şekilde çizildiği bu nedenle de kabul edilmesi gerektiğine emsal kararlar bulunduğunu, kaçak elektrik kullanımının Borçlar Kanunu uygulamasına göre haksız fiil olduğunu ve haksız fiil nedeniyle yönetmeliğe uygun şekilde düzenlenen faturanın da bir alacak borç ilişkisi nedeniyle düzenlenmiş bir fatura olmayıp haksız kullanıma mevzuat tarafından öngörülmüş bir sonuç olduğunu, alacağımızın varlığı İİK 257 ve devamı maddelerine göre ispat edildiğinden ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken talebin reddinin hukuka uygun olmadığın ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir. Davada asıl talep İİK 72 maddesine dayalı menfi tespit talebine ilişkin olup dava konusu borç kaçak elektrik kullanımından kaynaklanmaktadır. Davacı dava dilekçesinde dava konusu kaçak elektrik faturaları nedeniyle elektriğin kesilmemesi yönünde tedbir kararı talep etmiş, mahkemece tedbir talebinin kabulüne % 20 oranında teminat alınmasına karar verilmiş, takdir olunan teminat miktarı süresi içinde mahkeme veznesine yatırılmıştır. Davalı vekili; elektriğin kesilmemesi yönündeki tedbir talebi yönünden yaklaşık ispat koşulunun yerine getirilmediğini, tedbir şartlarının oluşmadığını beyanla tedbirin kaldırılmasını, mah- kemenin aksi kanaatte olması halinde ise % 100 oranında teminat alınmasını taleple karara itiraz etmiş mahkemece bu yöndeki itirazı reddedilmiş olmakla aynı nedenlerle istinafa başvurmaktadır. Somut olayda; dava konusu kaçak elektik tüketimine konu mahallin iş yeri ve dava ko- nusu borcun varlığı ve miktarının yargılamaya muhtaç olduğu, söz konusu faturalar nedeniyle elektri- ğin kesilmesi halinde davacının telafisi zor zararının oluşacağına dair yaklaşık ispat koşulu yerine getirilmiş ihtiyati tedbir dava konusu iki adet fatura ile sınırlanmış olmakla elektriğin kesilmemesi yönünde tedbir kararı verilmesi HMK 389 md hükmüne uygundur. Mahkemece takdir olunan %20 oranındaki teminat miktarının yeterli ve somut olaya uygun olduğu değerlendirilmiştir. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararda vakıa ve hukuki değer- lendirme noktasında, usul ve esasa aykırılık tespit edilmediğinden, davalının istinaf başvu- rusunun HMK 353/1-b-1 md gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 22/11/2022