Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/76
KARAR NO: 2023/3440
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/10/2021
NUMARASI: 2018/723 E – 2021/640 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 16/11/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 13.02.2014 tarihli … Hizmet Sözleşmesi ve … Kurumsal Hizmetler Çerçeve Sözleşmesinin akdedildiğini ve sözleşmeler ile davacı şirket üzerinden sağlanan intemet ve sunucu barındırma hizmeti, davalının kullanımına sunulduğunu, sözleşmeler kapsamında davalının davacı şirketin cihazlarını kullanabileceğini ve sunucuların: davacının sistem odalarında barındırabileceğini, davalının her iki sözleşmeden doğan fatura, cari hesap ekstresi ve cihaz iade bedelinden kaynaklanan 66.183,42 TL alacağını davacı şirkete Sözleşme ile belirlenen şartlarda ve sürede ödemediği için, faturalardan kaynaklanan alacak ile ilgili olarak davalıya gönderilen 05.03.2018 tarihli yazı ile borcun ödenmesi gerektiğini aksi halde sözleşmelerin feshedileceğinin bildirildiğini ve daha sonra davalı aleyhine 05.06.2018 tarihinde İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, 2.046,00 TL tutarındaki cihaz müvekkile iade edilmişse de davalı tarafından iade faturası düzenlenmediğinden, davacının cari hesap ekstresinden düşümünün gerçekleşmediğini, bu nedenlerle davanın 64.137,42 TL üzerinden açıldığını, icra takibinin davalı borçlunun 12.06.2018 tarihinde icra takibinin tamamına yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itiraz ile durduğunu, davalının işbu tutara ilişkin olarak yapmış olduğu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, itirazın iptaline, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasında takibin devamına, borçluların %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ile dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın açıldığı tarihte şirket merkezinin İstanbul-Bakırköy’de olduğundan yetkisizlik kararı verilerek dosyanın Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerinde gönderilmesi gerektiğini, şirketin davacı şirkete sözleşmeden doğan tüm sorumluluklarını eksiksiz olarak yerine getirdiğini, davacı şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığını, icra takibinin haksız olduğunu, davacının sözleşmeler uyarınca, kendisi açısından doğmuş sorumlulukları yerine getirdiğini kanıtlar hiçbir belge sunmadığını, davacının bahsini geçirdiği faturaların düzenlendiği kabul edilse bile ; sadece faturanın tebliğ edilmesinin ve tebliğden sekiz gün içerisinde itiraz edilmemesi akdi ilişkinin varlığının kanıtı olmadığını, akdi ilişkinin inkarı halinde faturayı düzenleyen kimsenin bu ilişkinin varlığını kanıtlaması gerektiğini, davalı şirketin , davacının dava dilekçesinde değindiği faturalara karşı herhangi bir itirazda bulunmamasının alacağın varlığını ispatlamayacağını bu nedenlerle, haksız ve hukuki mesnetten yoksun işbu davanın esastan reddine verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: … tarafından yapılan yargılama sonunda; “İcra dosyası,taraflar arasında imzalanan sözleşme, davacı şirket tarafından düzenlenen faturalar, tarafların ticari defterler ve belgeleri, tüm dosya kapsamına göre alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğundan, mahkememizde de, taraflar arasında sözleşmeden kaynaklı ticari ilişki bulunduğu, davacı ve davalı şirketin e-fatura mükellefi olduğu, davacının, davalıya ticari ilişkiden kaynaklı olarak e-fatura düzenlediği, davalı şirketin e-faturalara karşı iade faturası düzenlemediği ya da noterden iade itirazının bulunduğuna ilişkin dosyaya belge sunmadığı, bilirkişi incelemesi ile davacının usulüne uygun tutulmuş olduğu anlaşılan ticari defter ve kayıtlarında, davacının davalıdan alacaklı olduğu, davalının usulüne uygun tutulmuş olduğu anlaşılan ticari defter ve kayıtlarında, davalının davacıya borçlu olduğunun bilirkişi raporu ile tespit edildiği, davalı yanca hizmetin alındığı, buna ilişkin düzenlenen ve icra takibine konu faturaların karşılığının da ödendiğinin ispat edilemediği, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle, faturalara dayalı alacaklı olduğu, davalı tarafın icra takibine yaptığı itirazın yerinde olmadığı, ” gerekçeleriyle; 1-Davacının davasının kabulü, davalının, İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından 64.137,42-TL. asıl alacak üzerinden yaptığı itirazın iptaline, asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren %9,75 avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, 2-Kabul edilen alacağın %20’si olan 12.827,48-TL. icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Karara karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı MÜFLİS … BAK. ONARIM A.Ş. – vekili istinaf başvurusunda özet olarak; Her ne kadar dava dosyasına kazandırılan bir bilirkişi raporu mevcut ise de işbu bilirkişi raporu hükme esas alınmaya elverişli olmadığını, raporun kendi içerisinde çelişkili olduğunu, çelişkinin giderilmediğini, bilirkişi raporunda faturalara konu hizmetin görülüp görülmediğine dair dosyada bir evrak olmadığı söylenmiş olmasına rağmen salt ticari defterler üzerinden alacağın varlığının ispat edildiğine dair verilen görüşün, ispata halen muhtaç olan dava konusunda mahkemeyi yanılttığını, dava konusu alacağın soyut hizmetlere, en azından ifa şekli olarak soyut materyallere, dayandığından işbu hizmetlerin gerçekten görülüp görülmediği mahkemece araştırılmadan bu konuda ıslah dahil davacının kullanabileceği bir çok yöntem varken salt ticari defter incelemesi neticesinde davanın kabulüne karar verilmesinin ihatalı olduğunu, kararın gerekçesiz olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: Dava, taraflar arasında imzalanan Çerçeve Sözleşmesinden doğan fatura, cari hesap ekstresi ve cihaz iade bedelinin tahsili talebiyle başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı tarafça dava … Bak. Onarım A.Ş aleyhine açılmış, yargılama sırasında Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin, 07/11/2019 tarih, 2017/1164 E. ve 2019/1056 K. Sayılı ilamıyla … Ticaret Anonim Şirketi’nin iflasına karar verildiği, Bakırköy …İcra Müdürlüğü’nün … İflas dosyasından, tasfiye işlemlerine başlandığı, iflas kararının, İstanbul BAM 17. Hukuk Dairesinin, 25/02/2021 tarih, 2021/16 E.- 2021/279 K. sayılı ilamıyla kaldırılmasına karar verildiği, dosyanın, Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/228 E. Sayılı sırasına kaydının yapıldığından husumet iflas dairesine yöneltilerek yargılamaya devam olunmuştur. İstanbul …İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacının davalıdan, fatura ve cari hesap ekstresi alacağından kaynaklı olarak, 66.183,42-TL asıl alacak ve asıl alacak tutarına tutarına takip tarihinden itibaren işleyecek %9,75 avans faizi ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibi yaptığı, davalının süresi içerisinde, icra takibinde, borca, faize ve tüm fer’ilerine itirazı nedeniyle takibin durdurulduğu görülmektedir. Mali müşavir ve … bilirkişileri raporlarında; davacı şirketin ticari defterleri 6762 sayılı ETTK 666102 Sayılı Yeni Ticari Kanunun 64 ve 213 sayılı VUK ilgili hükümleri gereğince yasal ve usulünce tutulduğu, davacı … AŞ.’nin nezdindeki Davalı … Onarım AŞ.’nin cari hesap hareketleri 120 Müşteriler hesabında … müşteri cari kartında ve 05.06.2018 icra takip tarihi itibariyle 66.183,42 TL alacaklı olduğu; davalı şirketin ticari defterleri 6762 sayılı ETTK 666102 Sayılı Yeni Ticari Kanunun 64- ve 213 sayılı VUK ilgili hükümleri gereğince yasal ve usulünce tutulduğu, davalı … Onarım AŞ.’nin nezdindeki Davacı … AŞ.’nin cari hesap hareketleri 320 Satıcılar hesabında müşteri cari kartında, 320.01.29.015 cari kartında takip ettiği ve 05.06.2018 icra takip tarihi itibariyle 65.293 58 TL borçtu olduğunu görüldüğü, taraflar arasındaki 66.183,42-65.293,58 TL— 889,84 TL’lik bir cari hesap farklılığının mevcut olduğu, davalı şirket ticari defterlerinde “kur farkı-hesaplar arası virman” şeklinde muhasebe kayıtlarında yer aldığı, ancak bu kaydın karşılığının tespitinin mümkün olamayacağı, davacı şirketin düzenlediği faturaların “e-fatura” olduğu ve faturaların Davalı şirketc tebliğine ilişkin ispata gerek olmadığı, davalı şirketin e- faturalara karşılık iade faturası düzenlemediği ayrıca noterden iade itirazının bulunmadığı, davalının davacı şirkete yazdığı 11.07.2017 tarihli talep yazısında şirketin yeniden yapılanma aşamanına girerek tüm operasyonlarını durdurduğu ve 2018 yılının şubat ayına kadar tüm uçuşlarını askıya aldığı, genel müdürlüğünü geçici olarak Atatürk Hava alanı Genel Havacılık terminalindeki hangarına taşıdığı bildirilerek yedekleme hizmetleri hariç tüm hizmetlerin kapatılmasını talep ettiği, davalının davacı taraftan kullanım için aldığı 2.046,00 TL tutarındaki cihaz davacıya iade ettiği, ancak davalı tarafından iade faturası düzenlenmediğinden, davacının cari hesap ekstresinden düşümünün gerçekleştirilemediğinden takipte de bu miktar düşülmeden talepte bulunulduğunu, taraflar arasındaki 66.183,42-65 293,58 TL= 889,84 TL’lik bir cari hesap farklılığının davalı şirket ticari defterlerinde “kur farkı-hesaplar arası virman” şeklinde muhasebe kayıtlarında yer aldığını, ancak bu kaydın karşılığının tespitinin mümkün olamayacağını , davacı şirketin davalı şirketten takip tarihi itibariyle 66.183,42 TL alacaklı olduğu mütalaa edilmiştir. Buna göre, davalı şirketin cari hesap ilişkisi içinde davacı tarafça düzenlenen faturaları muhasebeleştirerek kayıt ettiği, cevap dilekçesi ve sonraki beyanlarında davalı tarafça belirtilen dönemde hizmet alınmadığının ileri sürülmediği gibi 1.07.2017 tarihli yazı ile tüm uçuşların 2018 şubat ayına kadar askıya alındığı bildirilerek yedekleme hariç diğer hizmetlerin kapatılmasının talep edildiği, bu yazının davalı şirket tarafından davacıdan hizmet alındığını gösterdiği gibi faturaların da ticari kayıtlarda yer aldığı anlaşılmasına göre davalı tarafça ileri sürülen istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. 2.046,00 TL tutarındaki cihaz davacıya iade edildiği belirtilmesine rağmen davalının iade faturası düzenlememesi nedeniyle bu miktarın alacaktan düşürülmediği anlaşılsa da davalı tarafça istinaf dilekçesinde bu hususun ileri sürülmemiştir. HMK’nın 355 maddesi gereğince istinaf sebepleriyle bağlılık gereği bu hususa değinilmekle yetinilmiştir. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirilmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 4.381,22-TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 1.095,31-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.285,91-TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 16/11/2023