Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/719 E. 2023/760 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/719
KARAR NO: 2023/760
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/01/2023
NUMARASI: 2022/647 E –
DAVANIN KONUSU: İtirazın iptali
KARAR TARİHİ: 14/03/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Birleştirilen İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/854 Esas sayılı dosyasına davacı … vekili tarafından sunulmuş olan dava dilekçesinde özetle; Davalı borçlunun kullanımında bulunan sayaçta 13.04.2022 tarihinde kurum tarafından yapılan kontrollerde … hizmet nolu kayıtsız sayaçtan elektrik kullanmak suretiyle kaçak elektrik kullanıldığının tespit edilmesi üzerine … seri numaralı Kaçak Elektrik Tespit Tutanağının tanzim edilmiş olduğunu, bu tutanağa istinaden zabıt tarihlerinde cari olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği gereği 189.063,67 TL kaçak elektrik tüketim tahakkukunun yapılmış olduğunu, kaçak elektrik bedeline gecikmiş gün faizi ve faizin KDV’si ilave edilerek 195.131,86-TL’nin tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı takip dosyası üzerinden davalılar aleyhine ödeme emrinin gönderildiğini, davalı tarafından borca itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu beyanla yapılmış olan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, ayrıca davalı borçlunun ilgili kaçak elektrik faturalarının son ödeme tarihi geçmiş olmasına rağmen borcunu ödemediğini, alacağımız muaccel olup; rehin ile de temin edilmemiş olduğunu, hüküm ve icra takibi kesinleşinceye kadar borçlunun borca yeter miktarda menkul ve gayrimenkulleri ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının haczi için İİK m. 257 gereği ihtiyati haciz talebinde bulunmuştur. Mahkemece 27/01/2023 tarihli ara karar ile; İhtiyati haciz talep eden davacı vekili tarafından ihtiyati haciz talebine dayanak olarak kaçak elektrik kullanım tespit tutanağı ve faturaların sunulduğu, kaçak elektrik kullanım tespit tutanağı ve faturaların tek taraflı düzenlenmiş olması, kaçak elektrik kullanılıp kullanılmadığının yargılama ile belirlenebileceği gözetilerek yaklaşık ispat koşulunu sağlamayan ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.Mahkemece verilen kararı, davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; İhtiyati haciz talebine ve davaya konu edilmiş olan alacak “kaçak elektrik” kullanımından doğan fatura alacakları olduğu, dava dosyasının içeriğine davalı hakkında tutulmuş olan kaçak elektrik zaptı, kaçak elektrik faturası sunulduğu, alacağın varlığı, miktarı, sebebi, konusu, gerekçesi, kaynağı dosya kapsamına sunulmuş olan belgelerle sabit olduğu, ihtiyati haciz kararı verilmemesi “kamu alacağı” niteliğindeli kurum alacaklarını riske atmakta ve kamu zararına sebebiyet verdiği, ihtiyati haciz şartlarının bulunduğu, kararın usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek,kaldırılması istenmiştir. HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda;birleşen dava ,itirazın iptali talebine ilişkindir. Dava ödenmediği ileri sürülen kaçak elektrik fatura bedellerinin tahsiline yönelik yapılan takibe itirazın iptali ve icra inkar tazminatı ile ihtiyati haciz kararı verilmesi talebine ilişkindir. İİK.nun 257. maddesinde düzenlenen “İhtiyati haciz şartları” düzenlenmiştir. Bu hükme göre, müeccel bir alacak için kural olarak ihtiyati haciz istenemez. İstenebilmesi için, alacaklının alacağını vadesinde alabilmesinin ciddi bir şekilde tehlikeye düştüğüne veya düşmekte olduğuna delalet edecek hallerin varlığı şarttır. Bu haller İİK 257/2 maddesinde sayılmış olup, vadesi gelmemiş borçtan dolayı, borçlunun muayyen ikametgahı yoksa; borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar yada bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa, bu nedenlerden birinin bulunması halinde ihtiyati haciz istenebilir. İİK 258. maddesine göre, alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında kanaat getirecek delil göstermeye mecburdur. Alacağın varlığını muayyen bir ihtimal dahilinde gösteren vakıaların ispat edilmesi yeterlidir. Yargıtay 23.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/5783 E. 2016/4664 K.sayılı kararında “Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nun 257 vd. maddeleri gereğince para borcu alacaklısı rehinle temin edilmemiş bir alacağı için borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ile alacaklarını haczettirebilir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam ispat gerekmemekte olup, mahkemenin alacağın ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığına kanaat getirmesi yeterlidir (İİK’nun 258/1- gerçeğe benzerlik karinesi). Somut olayda, talep eden alacağının dayanağı olarak tek taraflı olarak düzenlediği sözleşmeye dayalı faturayı göstermiştir. Bu durumda, mahkemeye alacağın varlığına kanaat getirilecek yeterli delil sunulmadığından, ihtiyati haciz kararının koşulları mevcut değildir. Mahkemece, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddi yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir” denilmiştir. Dava itirazın iptaline ilişkin olup, ihtiyati hacze konu alacak fatura alacağına dayanmaktadır. Davada dava konusu alacağın tek taraflı düzenlenen tutanağa dayalı olması sebebiyle, davalının bu tutanağın aksini ispat imkanı olup,kaçak elektrik kullanımının tesbitinin haksız fiil olması sebebiyle de yargılama gerektirdiği, bu aşamada yaklaşık ispat koşulunun varlığına kanaat oluşturacak bir durumun bulunmadığı anlaşıldığından, davada İİK 257. madde gereği ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, birleşen dosya davacısının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Birleşen dosya davacısının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 14/03/2023