Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2023/711
KARAR NO : 2023/3610
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/11/2022
NUMARASI : 2021/1096 E – 2022/1061 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 05/12/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı (borçlu) … adına … no.lu tesisata ait elektrik tüketim bedellerine ilişkin, müvekkili tarafından tahakkuk ettirilen, muhtelif tarihli faturalardan doğan borcun ve ödenmeyen kaçak elektrik kullanım bedelinin tahsili için hakları saklı kalmak kaydıyla; Borçlunun icra dosyasına yapmış olduğu haksız itirazın iptali ile asıl alacağa uygulanan 416,80 yıllık 6183 Sayılı Yasa gereği değişecek oranlar üzerinden gecikme faizi, işbu gecikme faiz tutarına işleyecek %18 KDV ile birlikte takibin devamına, haksız ve mesnetsiz itirazıyla icra takibini durduran borçlunun, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatını ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; böyle bir borcunun olmadığını, kaçak elektrik kullanmadığını, Kaçak Elektrik Tüketim Tahakkuk evrakında , Zabıt tarihi 27/11/2006, son ödeme tarihi 20/12/2005 olmasıyla bu durumun belli olduğunu, 2006 tarihinde eski ödenmeyen bir faturadan dolayı elektrik kesik olduğu için 15 gün içinde de ödenmediğinden aboneliğinin zaten iptal olduğunu, bu arada imalat işi yapmayarak fason işi yapmakta olduğunu, müşteriden gelen işleri dışarıda başka yerlerde kaplattığını, Vergi mükellefliğinin devam ettiği için yapmış olduğu işlerin faturasını kesip müşteriye malı teslim ettiğini, kesinlikle o yıl atölyesinde çalışmadığını ve kaçak elektrikte kullanmadığını, bu işyerini 31/12/2012 tarihinde bıraktığını ve bunun ile ilgili Vergi dairesi işi bırakma kayıtlarının mevcut olup bu evrakları mahkemeye sunduğunu beyanla ,davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda ; “Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE;Davalı borçlunun Bakırköy … İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra takip dosyasındaki icra takibine yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 3.388,50-TL asıl alacak, 6.529,58-TL işlemiş faiz ve 1.175,32-TL işlemiş faizin KDV’si üzerinden kaldığı yerden aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, Hüküm altına alınan asıl alacak likit olmadığından davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin reddine” karar verilmiştir.Mahkemece verilen kararı, davalı istinaf etmiştir.Davalı istinaf dilekçesinde özetle; yargılamada alınan bilirkişi raporunun, dolayısı ile yerel mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu,dosyaya sunduğu itiraz dilekçelerini tekrar ettiğini, itiraz dilekçelerinde de açıkladığı üzere, bilirkişinin itiraz itiraz etmiş olduğu son ödeme tarihi 20.12.2005 olan faturayı esas alması gerekirken, 11.10.2008 tarihli faturayı esas aldığını, ilgili fatura yani 20.12.2005 tarihli fatura esas alınmış olsaydı, işbu faturanın zabit tarihinin 27.11.2006 olduğu tespitinin yapılacak olduğunu, kısaca zabıt tarihinin 2006, ödeme tarihinin 2005 olmasının mümkün olmadığını, önce zabit tutulup, sonra ödeme günü verildiğini,bilirkişinin ilgili kurumun hukuka aykırı işlemini, yanlış faturayı esas alarak aleyhe rapor hazırlamış ve yukarıda hukuka aykırı kararın verilmiş olduğunu,bu sebeplerle verilmiş olan kararın usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülmüştür.HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava , itirazın iptali talebine ilişkindir.Davanın dayanağı olan ; Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında ; davacı takip alacaklısı tarafından, davalı takip borçlusuna karşı 2 adet faturaya dayalı enerji bidimu,geçmiş gün faizi ve faizin KDV’si olmak üzere toplam 21.126,19 TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre ;davalı tarafından ticari faaliyet yürütülen adreste “İdareye kaydı olmayan sayaçla sözleşmesiz” elektrik kullandığı gerekçesi ile 17.09.2005 -27.11.2006 tarihli kaçak elektrik tespit tutanaklarının tutulduğu, tutanaklarda davalının imzasının bulunduğu görülmüştür. Mahkemece yargılamada alınan bilirkişi raporunda özetle; takibe konu asıl alacak bedeli, davalı tarafından ticari faaliyet yürütülen adreste “İdareye kaydı olmayan sayaçla sözleşmesiz” elektrik kullandığı gerekçesi ile 17.09.2005 -27.11.2006 tarihli kaçak elektrik tespit tutanaklarına binaen düzenlenen 11.10.2005 son ödeme (3.011,30 TL.) ve 20.12.2005 son ödeme (3.388,50 TL.) tarihli kaçak elektrik tüketim faturaları toplamı olduğu, dava konusu tutanak tarihleri itibariyle yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirmeksizin elektrik tüketilmiş olup, Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği madde 13 gereği tüketilen elektriğin kaçak elektrik tüketimi sayılacağı, 27.11.2006 tarihli tutanak için değerlendirme yapılmış olup, 27.11.2006 tarihinde sayaç üzerinde tespit edilen 17998 kwh toplam tüketim üzerinden kaçak tahakkuku yapılmış olunmasına rağmen, 17.09.2005 tarihinde tutanak düzenlenmesi (bu tutanağın varlığı) davalının mükerrer kaçak kullanımdan sorumlu tutulduğu anlamı taşıdığı, zaten 27.11.2006 tarihli tutanak için sayacın takıldığı tarihten itibaren sayaç üzerindeki toplam işaret- tüketim dikkate alınarak hesaplama yapıldığı, davacı kurumun davalıyı 17.09.2005 tarihli tutanaktan sorumlu tutamayacağı doğrultusunda olduğu, davalının, 17.09.2005 tarihli tutanak için yapmış olduğu itirazında haklı olduğu, takibe konu, davalının sorumlu tutulabileceği 20.12.2005 son ödeme tarihli, 3.388,50 TL. tutarındaki tahakkuk için; fatura son ödeme tarihi ile takip tarihi arasındaki dönemde 6.529,58TL. faiz hesabı yapıldığı, takipteki borç miktarlarının 3.388,50 TL. asıl alacak, 6.529,58 TL. avans faizi, 1.175,32 TL. avans faizinin K.D.V. si olmak üzere toplam 11.093,40 TL. Olarak hesaplandığı kanaati bildirilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre , davalının ticari faaliyet yürütülen adreste “İdareye kaydı olmayan sayaçla sözleşmesiz” elektrik kullandığına ilişkin tutanaklar tutulduğu, tutanakların davalı tarafından da imzalandığı,davalının abone olmadan bu şekilde elektrik kullanımının kaçak kullanım olduğu,bilirkişi tarafından davalının sorumlu tutulması gereken tutanak-tahakkuk ile ilgili olarak , tutanak tarihindeki EPDK’nun 622 sayılı kararı ve EPMHY hükümlerine göre yaptığı hesaplamanın yönetmeliği uygun olduğu, raporun hükme esas alınmasında isabetsizlik olmadığı mahkemece verilen kararda maddi vakıa ve hukuki denetim yönlerinden usul ve hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı tarafın istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Alınması gereken 757,79 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 577,89 TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 05/12/2023