Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/688 E. 2023/685 K. 07.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/688
KARAR NO: 2023/685
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/11/2022-19/12/2022
NUMARASI: 2022/1110 E
İSTİNAF EDEN
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 07/03/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin işyerinin bulunduğu adresin 08.08. 2022 tarihinde dava kiraladığını ve 10.10.2022 tarihinde … hesap nolu elektrik aboneli- ğinin yapıldığını, bu işyerinde Plastik Hammaddeleri Eritme ve İmalatı alanında gece vardiyalı olarak faaliyet gösterildiğini, davalı şirket çalışanlarınca davacının haberi olmadan … Tesisat nolu sayacın bulunduğu odanın çatısını kırmak suretiyle içeri girilerek 29.11.2022 Tarihli Usulsüz Elektrik Tespit Tutanağı düzenlendiğini, akabinde bu tutanak gereğince toplam 1.678.139,75 TL tutarında iki ayrı fatura tahakkuk edildiğini , davacının kaçak elektrik kullanmadığını, abonelik kapsamında düzen- lenen faturaları da ödediğini beyanla dava konusu kaçak elektrik faturaları nedeniyle borçlu olmadık- larının tespitini, iş yerinin faaliyetini sürdürebilmesi için elektriğin kesilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi’nce duruşmalı olarak yapılan inceleme sonucu 21/12/2022 tarihinde “Davacı tarafın tedbir talebinin % 10 teminat karşılığında kabulü ile dava konusu fatu- ralarla sınırlı olmak üzere elektriğin kesilmemesi yönünde tedbir uygulanmasına ” karar verilmiştir. İstinaf Başvurusu: ara karar davalı tarafından istinaf edilmiştir. Davaya konu adreste kurulu bulunan … hizmet numaralı tüketim noktasına ait tesisatta müvekkili şirket yetkilileri tarafından 29/11/2022 tarihinde yapılan kontrollerde, davacının … numaralı kayıtlı sayacın ön kısmına “neodyum mıknatıs” koyularak yüksek manyetik alana maruz bırakıldığı ve sayacın eksik kayıt yapar halde getirildiğini, bu şekilde kaçak enerji kullanıl- dığının tespit edildiğini, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin tespit edilen durumu açıklayan Kaçak elektrik enerjisi tüketim halleri başlıklı 42. Maddesinin c bendinde;gerçek veya tüzel kişinin kullanım yerine ilişkin olarak “Perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşması mevcutken sayaçlara veya ölçü sistemine müdahale ederek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, eksik veya hatalı ölçüm yapılması veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmemiş sayaçtan geçi- rilerek, mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi tüketmesi”nin kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edildiğini, anılan hüküm doğrultusunda, söz konusu tüketim noktasında nitelikli olarak kaçak enerji kullandığı tespit edilmekle 29.11.2022 tarih ve … seri numaralı kaçak elektrik kullanım tespit tutanağının düzenlendiğini, ayrıca bu durumun video görüntüsü ile de kayıt altına alındığını, 30.05.2018 tarihinde Resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin kaçak elektrik kullanımını düzenleyen ve dava konusu ile ilgili hükümlerine göre hesaplama yapıldığını, tespit ve tahakkukta her hangi bir hata bulunmadığını, Somut olayda ihtiyati tedbir verilmesi için gereken şartların oluşmadığını, yaklaşık ispatın sağlanmadığını, ihtiyati tedbir kararının sonuçlarının gözetilmediğini, müvekkilinin anayasal haklarının ihlal edildiğini, ayrıca % 10 oranında teminat karşılığında tedbir kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla söz konusu kararın kaldırılmasını, aksi görüş halinde de teminatın % 100 olarak tamamlanmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre;Dava, kaçak kaçak elektrik kullanım bedelinden kaynaklanan faturalara dayalı menfi tespite ilişkin olup tedbiren bu faturalar nedeniyle elektriğin kesilmesinin önlenmesi talep edilmiştir. HMK 389 ve devamı maddelerine göre;mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir”. Talep edenin haklarının derhâl korunmasında zorunluluk bulunan hâllerde, hâkim karşı tarafı dinlemeden de tedbire karar verebilir. Mahkeme, tedbire konu olan mal veya hakkın muhafaza altına alınması veya bir yedi- emine tevdii ya da bir şeyin yapılması veya yapılmaması gibi, sakıncayı ortadan kaldıracak veya zararı engelleyecek her türlü tedbire karar verebilir. Somut olayda; dava konusu kaçak elektik tüketimine konu mahal iş yeri olup işin niteliği gereği elektrik enerjisi davacının işletmesi için ” olmazsa olmaz koşul”dur. Enerjideki kesin- tinin, davacının ticari işletme faaliyetinin durmasına sebep olacağı, bu haliyle davacının ağır eko- nomik kayıplara uğrayacağı, tarafların karşılıklı menfaatleri esas alındığında yargılama süresince çekişme konusu elektriğin kesilmesinin davacı aleyhine ağır zararlar doğuracağı, davanın sonuna kadar, en azından dava konusu miktarla sınırlı davacının işletmesinde elektrik kesintisinin önüne geç- mek gerektiği, bunun yanı sıra alacağın miktarına göre davalı şirketin de ihtiyati tedbir isteminde hukuki yararı bulunduğu anlaşılmaktadır. Zira davacının mal varlığında gelebilecek bir değişim nedeni ile ilerde belirlenecek alacaklı şirket alacağının elde edilmesi zorlaşabileceği gibi tamamen imkansız hale de gelebilecektir. Buna göre; HMK 389 madde gereğince, dava konusu faturalar ile sınırlı olarak “elektriğin kesilmemesi” şeklinde verilen tedbir kararında isabetsizlik bulunmaktadır. Mahkemece takdir olan teminat menfi tespite konu fatura toplamı olan 1.678.139,75 TL ‘nin % 10 ‘u oranında olup yasal süre içinde mahkeme veznesine nakden yatırılmıştır. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararda vakıa ve hukuki değer- lendirme noktasında, usul ve esasa aykırılık tespit edilmediğinden, davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 md gereğince reddine karar vermek gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Alınması gerekli harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 07/03/2023