Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/663 E. 2023/712 K. 09.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/663
KARAR NO: 2023/712
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 09/09/2022
NUMARASI: 2022/474 Esas
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 09/03/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili ihtiyati tedbir talepli dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin müvekkilinin işyerindeki … nolu tesisat ilgili aralık ayında ; abonelik Sözleşmesi yapılırken alınan güvence bedeline ilaveten 62.000,00 TL ek güvence bedeli talep edilmesi üzerine; Serbest Tüketici olan müvekkilinin , ek güvence talep etmeyen … Elektrik firması ile 05.01.2022 tarihinde elektrik enerjisi satış sözleşmesi yaparak, elektrik tüketimleri bu firma üzerinden yapmaya başladığını,davalı şirketin , 3 gün içinde müvekkilinin sayacını gelip mühürlemesi gerekirken, mühürleme yapmadığı gibi, mühürsüz sayaçtan enerji kullandığı gerekçesi ile 22.01.2022 tarihli 2022/01 dönemi için 139.909,53 TL kaçak elektrik faturası tahakkuk ettirdiğini,müvekkilinin bu tutarı enerji kesme tehdidi altında ticari faaliyetine devam edebilmek ve sayacın mühürlenmesi için 04.02.2022 tarihinde ödediğini,davacının 04.02.2022 tarihinden bu yana şubat- mart aylarında tükettiği enerji bedelini, … Elektrik firmasına, 61.833,27 TL olarak 14.04.2022 tarihinde ödediğini, davacının aboneliğinin , hiçbir yasal gerekçe olmadan davalı şirket tarafından hiçbir bildirim ve tebliğ yapılmadan 20.04.2022 tarihinde iptal edildiğini, davalı şirketin , yüksek tüketimli müşterilerin diğer firmalara geçmesini engellemek için fiili olarak Yönetmeliğe aykırı olarak kaçak elektrik bedeli tahakkuk ederek amacına ulaşmaya çalıştığını, davalı şirketçe, müvekkil hakkında, sözleşmesiz enerji kullandığı gerekçesi ile nisan ayında 28.04.2022 son ödeme tarihli 149.067,59 TL kaçak elektrik bedeli tahakkuk edildiğini,davacının sözleşmeli olarak elektrik kullandığı tüm tüketimlerinin kuruma kayıtlı sayaç ile kayıt altına alındığını,ticari faaliyeti gereği işyerinde tespit güç gereği gerçek tüketim bedeli olan – HMK. M.107/1 göre gerçek borç bilirkişi raporu ile tespit edilmesi halinde talebi artırmak şartı ile 61.633,27 TL dışında kalan 87.434,32TL oranında borçlu olmadıklarının tespiti ile, davacı firmanın ticari faaliyetine devam edebilmesi için öncelikle söz konusu fatura bedelini, … Elektrik firmasına ödenmiş olması ve faturanın yasal tahsil süreci devam ettiğinden öncelikle teminatsız olarak veya uygun görülecek bir teminat karşılığında dava konusu faturalarla ilgili hiçbir bildirim yapılmadan derhal enerji kesme işlemi yapılması nedeniyle müvekkili firmanın ticari faaliyetine devam edebilmesi yönünden , dava konusu faturalara dayalı olarak yapılacak elektriğin kesme işleminin dava sonucuna kadar durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.Dava, abonelik sözleşmesine istinaden 18.04.2022 tarihli 2022/04 ve 28.04.2022 son ödeme tarihli 149.067,59 TL kaçak elektrik faturasının gerçek tüketim bedeli olan 87.434,32 TL oranında borçlu olunmadığının tespiti ile,söz konusu 149.067,59 TL kaçak elektrik faturası sebebiyle elektrik enerjisinin kesilmemesi yönünde tedbir kararı talebine yöneliktir.Mahkeme, davanın faturanın 87.434,32 TL’lik değeri üzerinden açıldığı, davalı tarafın işlemlere devam etmesi halinde elektriklerin kesileceği, davacı tarafın işletmesi açısından HMK 389/1 maddesinde belirtilen ciddi bir zararın doğma ihtimalinin olması ve sunulan beyan ve belgelerin HMK’nun 390/3 maddesinde belirtilen yaklaşık ispat için yeterli olduğu gerekçesi ile; “1-Davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin kabulüne, HMK.389. maddesi gereğince davacının bulunduğu adresindeki işyerine ait Fatura Seri No: … olan, Fatura Tarihi/Dönemi :18-04-2022/04-2022 olan, Hesap numarası:… olan 149.067.59 TL bedelli dava konusu faturaya ilişkin ve bu fatura ile sınırlı olamak üzere tahakkuk ettirilen fatura bedeli olan 149.067.59 TL’lik tahakkuk yönünden (bu bedel üzerinden %15 teminatın yatırılması koşuluyla ) dava sonuna kadar tedbiren elektriğin kesilmemesi yönünde ihtiyati tedbir konulmasına, 2-Kararın tensip ile birlikte davalı vekiline tebliğine, davacı vekiline teminatın yatırılması halinde tebliğine” dair 23/05/2022 tarihinde itirazı kabil olmak üzere karar vermiştir. Davalı vekilinin ihtiyati tedbire itirazının ve teminatın süresinde yatırılmadığına,tedbirin kalkmış sayılacağına karar verilmesi talebinin mahkemece, tedbire dosya üzerinde karar verildiği, teminatın 01/09/2022 tarihinde yatırıldığı, bu tarihe kadar tedbir kararının davacı tarafa tebliğ edilmediği, ara kararın tarafların yokluğunda verilmiş olması sebebiyle tefhimin de söz konusu olmadığı, teminatın yatırılmasından bir gün sonra 02/09/2022 tarihinde mahkeme kalemine başvurularak tedbir kararının davalı şirkete tebliğinin talebi üzerine müzekkere yazıldığı, bu nedenle bir haftalık uygulama süresi başladıktan bir gün sonra uygulama işlemine geçildiği bu hali ile; davacı tarafça ihtiyati tedbir kararının süresinde uygulanmasının istenildiği ve tedbirin geçerliliğini koruduğu gerekçesi ile; “Davalı vekilinin, ihtiyati tedbir kararının kendiliğinden kalktığının tespitine yönelik talebinin reddine”09/09/2022 tarihinde dosya üzerinde karar vermiştir. Kararı davalı vekili istinaf etmiştir. İstinaf dilekçesinde; ihtiyati tedbir kararına yönelik teminatın süresinde yatırılmadığını ve tedbirin uygulanmasının süresinde talep edilmediğini,HMK 393.madde kapsamında tedbirin kendiliğinden kalkmış sayılacağını,ayrıca davacının kaçak elektrik kullanımının dosya içinde mevcut tutanak ve dosyadaki bilirkişi raporu ile sabit olduğunu, ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığını, “yaklaşık ispat”ın yerine getirilmediğini, tedbir kararının sonuçları- nın gözetilmediğini, verilen tedbir kararı ile kamu zararının önlenmesinin önüne geçildiğini, müvek- kili şirketin Anayasal haklarının ihlal edildiğini,ayrıca % 15 oranında teminat ile tedbire hükmedil- mesinin doğru olmadığını, itirazları üzerine tedbirin kaldırılması gerekirken usul ve yasaya aykırı olarak itirazın reddedildiğini beyanla tedbirin kaldırılmasını talep etmiştiir.6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre;Dava, menfi tespit talebine ilişkin olup dava konusu borç kaçak elektrik kullanımından kaynaklanmaktadır. HMK 389 ve devamı maddelerine göre “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” Talep edenin haklarının derhâl korunmasında zorunluluk bulunan hâllerde, hâkim karşı tarafı dinlemeden de tedbire karar verebilir. Mahkeme, tedbire konu olan mal veya hakkın muhafaza altına alınması veya bir yedi- emine tevdii ya da bir şeyin yapılması veya yapılmaması gibi, sakıncayı ortadan kaldıracak veya zararı engelleyecek her türlü tedbire karar verebilir.Mahkemece , davacının tedbir talebi kabul edilmiş, % 15 oranında takdir olunan süresi içinde nakdi olarak mahkeme veznesine yatırılmıştır.Söz konusu tedbir kararına davalı tarafça itiraz edilmiştir.6100 sayılı HMK’nun “İhtiyati tedbir kararına karşı itiraz ” başlıklı 394 .maddesinde;” (1) Karşı taraf dinlenmeden verilmiş olan ihtiyati tedbir kararlarına itiraz edilebilir. Aksine karar verilmedikçe, itiraz icrayı durdurmaz. (2) İhtiyati tedbirin uygulanması sırasında karşı taraf hazır bulunuyorsa, tedbirin uygulanmasından itibaren; hazır bulunmuyorsa tedbirin uygulanmasına ilişkin tutanağın tebliğinden itibaren bir hafta içinde, ihtiyati tedbirin şartlarına, mahkemenin yetkisine ve teminata ilişkin olarak, kararı veren mahkemeye itiraz edebilir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/42 md.) Esas hakkında dava açıldıktan sonra, itiraz hakkında, bu davaya bakan mahkemece karar verilir.(3) İhtiyati tedbir kararının uygulanması sebebiyle menfaati açıkça ihlal edilen üçüncü kişiler de ihtiyati tedbiri öğrenmelerinden itibaren bir hafta içinde ihtiyati tedbirin şartlarına ve teminata itiraz edebilirler. (4) İtiraz dilekçeyle yapılır. İtiraz eden, itiraz sebeplerini açıkça göstermek ve itirazının dayanağı olan tüm delilleri dilekçesine eklemek zorundadır. Mahkeme, ilgilileri dinlemek üzere davet eder; gelmedikleri takdirde dosya üzerinden inceleme yaparak kararını verir. İtiraz üzerine mahkeme, tedbir kararını değiştirebilir veya kaldırabilir.(5) İtiraz hakkında verilen karara karşı, kanun yoluna başvurulabilir. Bu başvuru öncelikle incelenir ve kesin olarak karara bağlanır. Kanun yoluna başvurulmuş olması, tedbirin uygulanmasını durdurmaz.” hükmüne yer verilmiştir.Somut olayda; davalı tarafın itirazı duruşmasız olarak dosya üzerinden yapılan inceleme ile karara bağlanmış olup HMK 394/4 md deki inceleme usulüne uyulmadığı tespit edilmiştir.Açıklanan nedenlerle, davalı …’ın istinaf başvurusunun kabulüne,HMK 353/1-a-4 md gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına,belirlenen eksiklik yargılama gerektirdiğinden dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalı …’ın istinaf başvurusunun kabulüne,HMK 353/1-a-4 md gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, tespit edilen eksiklik yeniden yargılama gerektirdiğinden dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.09/03/2023