Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/613 E. 2023/809 K. 16.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/613
KARAR NO: 2023/809
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/10/2022
NUMARASI: 2022/216 E – 2022/765 K
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 16/03/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … şahıs firmasının ticari faaliyetlerinde kullandığı ve adına kayıtlı … plakalı ve … şase no’lu, Transit … ticari adlı …, rutin bakımı için yetkili servis olan davalı … San. Servis Hizm. İç ve Dış Tıc. A.Ş.’ye getirildiği, davalı … Hizm İç ve Dış Tic. A.Ş. tarafından bakımı yapılan aracın, yağ filtresi de değiştirilerek davacıya fatura edildiği, dava konusu aracın 20.12.2016 günü mesai bitiminde park edildiği, 21.12.2016 günü sabah saatlerinde çalıştırıldığı ve kısa bir mesafe hareket ettikten sonra stop ederek bir daha da çalıştırılamadığını, bunun üzerine araç oto kurtarıcı çekici araç ile … İç ve Dış Tic. A.Ş. yetkili servise getirildiği, burada yapılan ilk incelemede davalı yetkili servis elemanlarınca … Hizm. İç ve Dış Tic A.Ş tarafından 17.06.2016 tarihli rutin bakımda değiştirilen yağ filtresi tasının çatladığı ve içindeki yağın boşalarak motorun yanmasına sebep olduğunun sözlü olarak bildirildiği, aracın kullanılamaz hale gelmesine neden olan arızanın, davalı yetkili servisin rutin bakım sırasında verdiği hizmetten kaynaklandığı ve motorun yenilenmesi için gereken parça ve işçilik giderleri toplamının 13.745,99 TL (KDV dahil) olduğunun tespit edildiğini, davacıya ait ticari araçta meydana gelen arıza ve hasarın davalı yetkili servisin hizmeti sonucunda meydana geldiğini belirterek ,araçta meydana gelen arızanın ve hasarın giderilmesi için harcanması gerekli olduğu İstanbul Anadolu ll.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2016/130 D.İş sayılı dosyası kapsamındaki bilirkişi raporu ile tespit edilen 13.745,99-TL.’nin şimdilik 1.000-TL.’sinin işleyecek avans faizi ile, arıza nedeniyle çalışmaz vaziyetteki aracın transferi için davacının ödediği 236-TL. ve 177-TL. oto kurtarıcı araç bedellerinin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile,davacının ticari faaliyeti kapsamında hizmet verdiği banka ve iş yerlerine iş malzemelerinin nakliyesi için nakliye araçlarına ödediği toplam 3.068-TL. tutarındaki fatura bedellerinin, her bir fatura tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile, davacının, delil tespiti kapsamında İstanbul Anadolu 11.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2016/130 D.İş sayılı dosyası kapsamında ödediği 750-TL. yargılama gideri (keşif harcı ve yolluğu, bilirkişi ücreti, harç ve giderler) ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre 400-TL. vekalet ücreti olmak üzere toplam 1.150-TL/nin ve 194,97-TL. ihtarname noter ücretinin, ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile,aracın halihazırda bulunduğu … San. Ve Tic. A.Ş.’nin aracın motorunun ve parçalarının sökülmesi, toplanması, muhafazası ile kullanamayarak bekletilmesi sebebiyle işleyecek otopark ücreti olarak talep edeceği ve yargılama sırasında Mahkemece tespit edilecek bedelin şimdilik l00 -TL.’sinin işleyecek avans faizi ile, davacının aracının çalışamaz hale geldiği 21.12.2016 tarihinden bu yana ve aracın kullanılabilir hale gelmesine kadar kullanamaması nedeniyle uğradığı iş/gelir kaybı bedelinin şimdilik 100- TL.’sinin işleyecek avans faizi ile, davcının ticari faaliyetlerini sürdürebilmek için kiraladığı araç bedeli olarak şimdilik 100- TL.’nin işleyecek avans faizi ile olmak üzere belirtilen alacak kalemlerinde toplam şimdilik 6.125,97 TLnın avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davacı vekili 23.11.2020 tarihli ıslah dilekçesi ile ; araçta meydana gelen arızanın ve hasarın giderilmesi için yapılan tamirat bedelinin 1.000-TL.’lik kısmını, 7.551,011-TL. arttırmak suretiyle 8.551,01-TL, davacının ticari faaliyetlerini sürdürebilmek için kiraladığı araç kira bedelinin 100-TL’lik kısmını, 1.100-TL arttırmak sureti ile 1.200-TL olarak ıslah etmiştir. Yargılama sırasında davacının 05/08/2020 tarihinde vefat ettiği ve mirasçılarına ait vekaletnamenin dosyaya sunulduğu anlaşılmıştır. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davaya konu aracın davalı şirketin servis bölümüne 16.06.2016 tarih ve 199.573 km’de bakım için geldiğini, gerekli bakımlar yapıldıktan sonra araç sorunsuz olarak müşteriye teslim edildiğini, davacının belirttiği gibi araç hasarı meydana geldiği tarihin 21.12.2016 ve 215.173 km olduğu, araçta yağ göstergesine göre aracın yağının azaldığı uyarısı ikaz edilmekte olup sürücünün araç yağının boşalması uyarısını dikkate alması gerektiğini, bununda aracın servis hatasından olmadığını, yapılan incelmeden de anlaşılacağı üzere çatlağın kılcal değil büyük bir çatlak olduğunu, bu sebeple süregelen bir durum değil biranda veya darbe sonucu oluşan bir çatlak olma ihtimalinin çok yüksek olduğunu, ayrıca araç şirket kayıtlarına göre 06.10.2016 tarihinde ön kısımdan hasarlı bir şekilde tekrar servise girdiği, bunun da aracın bir kazaya karıştığını gösterdiğini, aracın müvekkil servisine yetkili olmayan bir servisten geldiği için orada yapılan bir işlemden kaynaklandığının da mümkün olabileceğini, aracın 6 ay içerisinde başka servise gitmediği yetkili olmayan bir serviste tamir olmadığını veya herhangi bir sebeple gitmediğinin ispatının gerektiğini, söz konusu işlemin başka bir serviste yapılan bir işlem sonucu oluşmadığının da ispatının gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemenin olayda davacının %30 davalının %70 kusurlu olduğu ve davaya konu aracın motorunun yağsız kalması ile yatak sarması nedeniyle zararın meydana geldiği, araçta meydana gelen toplam hasar tutarının 12.215,73 TL olduğu, yedek parça ve işçilik tutarının makul olduğu, davalı şirketin kusuruna denk gelen (12.215,73 TL * %70 : 8.551,01 TL) 8.551,01 hasar kaynaklı alacağının bulunduğu,araç ikamesi ve kiralanma bedelinin 1.200,00 TL ,oto kurtarıcı bedelinin olan 177 TLnın kadri maruf olduğu ,davacıya ödenmesi gerektiği,iş ve gelir kaybının hesaplanamadığı,tespit masraflarının yargılama giderleri kısmında değerlendirildiği ve diğer taleplerin yerinde olmadığı gerekçesi ile ; “Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile ;1- 8.551,01 TL hasar bedelinin dava tarihinden itibaren işeyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 2-1.200,00 TL araç kira bedelinin dava tarihinden itibaren işeyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,3-177,00 TL araç oto kurtarıcı bedelinin 21.12.2016 tarihinden itibaren işleyecek ve ve 236,00 TL araç transfer bedelinin 29/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,4-Aşan istemin reddine, ( 400 TL vekalet, 100 TL otopark, 3.068 TL Nakliye, 100 TL Gelir Kaybı) 5-Sulh Hukuk Mahkemesindeki delil tespitine ilişkin 750 TL yargılama gideri ve 194,97 TL ihtarname ücretinin yargılama giderleri arasında değerlendirilmesine” ilişkin kararının davacılar vekili ile davalı vekili tarafından istinaf edilmesi sonrası Dairemizin 2021/1844 E.2022/828 K. ve 17/03/2022 tarihli kararı ile; belirtilen şekilde farklı bilirkişilerden oluşan konusunda uzman yeni bilirkişi heyetinden rapor alındıktan sonra yargılamaya devamla karar verilmesi gerektiğinden, tarafların istinaf taleplerinin kabulü ile karar HMK 353/1a-6.madde gereği kaldırılarak dosyanın mahkemesine geri gönderilmesine karar verildiği, davacının vefat ettiği ve yargılamada ilk derece mahkemesine mirasçı vekaletnamelerinin sunulmasına rağmen karar başlığında davacı mirasçılarının isimlerinin zuhulen yazılmadığı farkedilerek Dairemizin söz konusu iade kararında bu hususun düzeltilerek davacı mirasçılarının isimlerinin karar başlığında gösterildiği anlaşılmıştır. Mahkemece yeniden alınan bilirkişi heyet raporu alınarak;1-Davanının kısmen kabulüne, 8.551,01 TL hasar bedelinin dava tarihinden itibaren işeyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 2-1.200,00 TL araç kira bedelinin dava tarihinden itibaren işeyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,3-177,00 TL araç oto kurtarıcı bedelinin 21.12.2016 tarihinden itibaren işleyecek ve ve 236,00 TL araç transfer bedelinin 29/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,4-Aşan istemin reddine, ( 400 TL vekalet, 100 TL otopark, 3.068 TL Nakliye, 100 TL Gelir Kaybı)5-Sulh Hukuk Mahkemesindeki delil tespitine ilişkin 750 TL yargılama gideri ve 194,97 TL ihtarname ücretinin yargılama giderleri arasında değerlendirilmesine karar verilmiştir. Bu kararı davacı mirasçıları vekili ile davalı vekili istinaf etmiştir. Davacı mirasçıları vekili istinaf dilekçesinde; davadaki tüm taleplerinin kabulü gerektiğini, hasarın davalı kusurundan kaynaklandığını,belirlenen kusur oranıı yerinde olmadığını,kazanç kaybı taleplerinin ve tespit dosyasındaki vekalet ücreti taleplerinin karşılanmadığını,aracın 15 gün içinde yapılamayacağını,davacının başkalarına verdiği hizmeti de yerine getiremediğini,kabul edilmeyen diğer taleplerinin de kabulüne karar verilmesi gerektiğini,kusur davalıda olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; bilirkişi raporunda teknik inceleme yapılmadan varsayımsal kanat oluşturulduğunu,bilirkişi raporunun hükme esas teşkil edemeyeceğini,çatlağa neden olan diğer ihtimallerin değerlendirilmediğini,ehil olmayan kişilerce başka servislerde yapılan müdahalelerin tespiti ile başka servislerde gördüğü işlemlerin delillerle sabit olduğunu,ehil olmayan kişilerin müdahalelerinin bu şikayete sebep olabileceğinin muhtemel olduğunu,kabul anlamına gelmemek üzere hasarın zamanla oluşumundaki davacının ağır kusuru gözetilerek davalının kazada kusurunun bulunmadığı sonucuna varılacağını, davacının ikazları dikkate almadığını,motorun yağsız çalışmasının tespitinde davacının uyarı ve ikazlara dikkat etmesi gerektiğini,sürücü ihmalinin illiyet bağını kestiğini eksik inceleme ile karar verildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesi için kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava, ayıplı bakım hizmeti iddiasıyla davacıya ait araçta oluşan araç hasar bedeli, ile oto kurtarma bedeli, ticari faaliyet kapsamında nakliye aracına ödenen ücret, delil tespiti masrafları, otopark ücreti ve gelir kaybı ücretinin davalıdan tahsiline ilişkin tazminat talebine ilişkindir. İstinaf iade kararı sonrası mahkemece farklı 3 kişilik bilirkişinden oluşan bilirkişi heyetinden alınan 01/09/2022 tarihli bilirkişi heyet raporunda ; 1. … dava konusu araca ayıplı olarak periyodik bakım yaptığından %70 oranında kusurlu olduğu, Türk Borçlar Kanunu; IV. — Ayıptan sorumluluk 1. konusu genel olarak madde 219- Satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur. Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur. V. — Malzeme bakımından madde 472- Malzeme yüklenici tarafından sağlanmışsa yüklenici, bu malzemenin ayıplı olması yüzünden işsahibine karşı, satıcı gibi sorumludur. Tüketici Hakları Koruma Kanunu; VI Ayıplı hizmet madde 13- (2) Hizmet sağlayıcısı tarafından bildirilen, internet portalında veya reklam ve ilanlarında yer alan özellikleri taşımayan ya da yararlanma amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren hizmetler ayıplıdır. 2. Araç sürücüsü aracı çalıştırıp hareket ettirmeden önce yeterli ve gerekli kontrolü yapmayan ve gösterge panelinde bulunması gereken uyarı ikazını dikkate almayan dava konusu araç sürücüsünün %30 oranında kusurlu olduğu, 3. Aracın motorda oluşan hasarın onarılıp çalışır duruma gelmesi için olay tarihi itibarı ile iskontolu olarak 26/07/2017 tarih ve 32285 sayılı fatura ile muhteviyatımda belirtilen yedek parça ve işçilik olarak KDV dahil 12.215 73 TL olup, olay tarihi itibarı ile olayın oluşu yönünden fatura muhteviyatında belirtilen 12.215,73 TL yedek parça bedeli ve işçilik dosya kapsamına uygun olduğu, 4. Davacı vekili tarafından aracın oto kurtarıcı ile çekilmesi yönündeki delil niteliğindeki faturalar incelendiğinde, ilk arıza tarihi olan 21/12/2016 tarihli 177,00 TL tutarında ve Bilirkişi incelemesi için 29/12/2019 tarihli 236,00 TL tutarında iki adet fatura olduğu, aracın arıza sonucu çekilmesine müteakip oto kurtarıcı bedeli olarak belirtilen iki adet çekme hizmeti ücret karşılığı olan 413,00 TL nin kadri maruf kabul edilebilir olduğu, Davacı vekili tarafından talep edilen diğer yargılama giderleri vs. hususların uzmanlık alanı olmaması nedeni ile değerlendirilemeyeceği, Dava konusu … plaka sayılı … marka 2010 model kamyonetin motor bloğunda meydana gelen hasar nedeniyle aracın motor bloğunun onarımı için yaklaşık 15 gün olabileceği, günlük kiralama bedelinin kaza tarihi itibariyle ortalama 1 günlüğü 80 ,00 TL olup araç maliki (80 TL/ gün X 15 gün 1.200,00 TL ticari kayıp olabileceği belirtilmiştir. Son alınan bilirkişi raporunun daha önce alınan bilirkişi heyet raporu ile genel anlamda aynı hesaplama ve tespitleri içerdiği ,bu nedenle bilirkişi heyet raporları arasında çelişki olmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle yeni bilirkişi heyet raporunun taraf,mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli olduğu,çelişkileri giderdiği görülmüştür.Bu yönüyle davalının istinaf talebinin reddi gerekmiştir. Ayrıca davacı yönünden delil tespiti yönünden tespit giderlerinin ve avukatlık ücretinin delil tespiti dosyasında karara bağlanması ve icraya konulması imkanı bulunmadığı,bu talebin asıl davayı gören mahkeme tarafından haklı çıkan taraf için delil tespiti için öngörülen avukatlık ücretine de hükmedileceği,tespit yargılama giderlerinin yargılama giderine eklenerek karar verilmesi gerektiği, Yargıtay 6.HD’nin 2004/2440 E.2004/2363 K ve 05/04/2004 tarihli kararında da bu hususun belirtildiği anlaşılmıştır. Mahkeme delil tespit yargılama giderlerine esas hükümle birlikte hükmetmiş,vekalet ücreti talebinin reddine karar vermiştir. Ancak davacının davasını şimdilik 6.125,97 TLnın tahsili talebi ile açtığı,daha sonra sunduğu ıslah dilekçesi ile; araçta meydana gelen arızanın ve hasarın giderilmesi için yapılan tamirat bedelinin 1.000-TL.’lik kısmını, 7.551,01-TL. arttırmak suretiyle 8.551,01-TL, davacının ticari faaliyetlerini sürdürebilmek için kiraladığı araç kira bedelinin 100-TL’lik kısmını, 1.100-TL arttırmak sureti ile 1.200-TL olarak ıslah etmiştir. Davacı mirasçıları istinaf talebinde bulunmuş ise de, 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunununda Bazı Değişiklikler Yapılmasına Dair 6763 sayılı yasa ile, HMK 341. madde 2. fıkrasında “Miktar veya değeri üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Ancak manevi tazminat davalarında verilen kararlara karşı miktar veya değere bakılmaksızın istinaf yoluna başvurulabilir” şeklinde yapılan yasa değişikliği 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Karar tarihi itibarıyla, kesinlik sınırı ise 8.000,00 TL’dir. Davacı davadaki talebini 7.551,01 TL+1100 TL=8.651,01 TLlık tutarda arttırmıştır. Bu nedenle talep arttırımı sonrası davadaki toplam talep 8.651,01+6.125,97=14.776,98 TL olarak belirlenmiştir. Davada 10.164,00 TLnın kabulüne karar verilmiş olmakla 4.612,98 TLnın reddine karar verilmekle, davacılar tarafından istinaf edilen tutar 4.612,98,00 TL olup, karar tarihinde davacılar yönünden miktar itibarıyla karar kesindir.Bu yönüyle delil tespiti vekalet ücreti ve diğer reddedilen talepler konusunda değerlendirme yapılamamıştır. Bu arada ,ilk derece mahkemesince yine vefat eden davacı mirasçılarının isimlerinin karar başlığında yazılmadığı görülmekle, bunun maddi hatadan kaynaklandığı değerlendirilerek resen karar başlığına davacı mirasçılarının isimlerinin yazılması gerektiği anlaşılmıştır. Bu itibarla, istinaf konusu kararın davacı mirasçıları yönünden HMK 341. ve 346. maddelerine göre kesin olması sebebiyle, davacıların istinaf dilekçesinin HMK 341, 346 ve 352/1-b maddeleri uyarınca reddi ile, ayrıca ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle;A-Davacılar yönünden istinaf edilen kararın HMK 341. ve 346. maddelerine göre kesin olması sebebiyle, davacıların istinaf dilekçesinin HMK 341, 346 ve 352/1-b maddeleri uyarınca reddine,B-Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf eden davacılara isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine, Davalıdan alınması gereken 694,30 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 1.600,00 TL harcın mahsubu ile fazla yatırılan 905,70 TL’nin talep halinde ilk derece mahkemesince davalıya iadesine, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf edenler üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edenlere ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 16/03/2023