Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/561 E. 2023/550 K. 20.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/561
KARAR NO: 2023/550
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/01/2023
NUMARASI: 2023/52 E –
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 20/02/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili kurum ile davalı arasında 06/06/2022 tarihinde Perakende Satış Sözleşmesi imzalandığını, ancak davalının 12/08/2022 son ödeme tarihli 541.040,31 TL bedelli fatura bedelini ödemediğini, bunun üzerine … sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin borçluya 25/09/2022 tarihinde tebliğ edildiğini, davalının icra takibine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, muaccel halde bulunan borcun ödenmemesi ile alacaklı müvekkilinin hakları rehinle temin edilmediğinden davalı şirketin malları üzerine borca yetecek kadar ihtiyati haciz konulması taleplerinin bulunduğunu bildirerek; öncelikle tensiple beraber davalı borçlunun mallarına tedbir amaçlı ihtiyati haciz kararı verilmesine, davanın kabulüne, davalının icra takibine yapmış olduğu itirazının iptaline ve takibin devamına, davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince”ihtiyati haciz talebinin reddine” karar verilmiştir. Karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkil kurum ile davalı arasında 06/06/2022 tarihinde Perakende Satış Sözleşmesi imzalandığı, ancak davalı 12/08/2022 son ödeme tarihli 541.040,31 TL bedelli fatura bedelini ödemediği, bu sebeple İstanbul MTS … sayılı dosyası ile takip başlattığı, İİK madde 257/1 uyarınca “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir” denilmek üzere ihtiyati haciz talep ettiği, bu kapsamda borçlu tarafından bilinen ve kötüniyetle ödenmeyen alacak rehinle de temin edilemediği, davalı şirketin malları üzerine borca yetecek kadar ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir. Dava fatura borcunun ödenmemesi ile başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Dava fatura alacağına dayalı itirazın iptali ve ihtiyati haciz talebine ilişkindir. İİK’nun İhtiyati haciz şartları başlıklı 257.maddesinde; ” Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir: 1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa 2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.” hükmüne yer verilmiştir. Yargıtay 23.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/5783 E. 2016/4664 K.sayılı kararında “Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nun 257 vd. maddeleri gereğince para borcu alacaklısı rehinle temin edilmemiş bir alacağı için borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ile alacaklarını haczettirebilir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam ispat gerekmemekte olup, mahkemenin alacağın ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığına kanaat getirmesi yeterlidir (İİK’nun 258/1- gerçeğe benzerlik karinesi). Somut olayda, talep eden alacağının dayanağı olarak tek taraflı olarak düzenlediği sözleşmeye dayalı faturayı göstermiştir. Bu durumda, mahkemeye alacağın varlığına kanaat getirilecek yeterli delil sunulmadığından, ihtiyati haciz kararının koşulları mevcut değildir. Mahkemece, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddi yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir” hususları vurgulanmıştır. İhtiyati hacze konu alacak tak taraflı olarak düzenlenen tutanağa dayalı faturadan kaynaklanmaktadır. Alacağın varlığını ” yaklaşık ispat”a elverişli başkaca delil sunulmamış olup uyuşmazlık konusu yargılamaya muhtaçtır. Dosyanın bulunduğu aşama itibariyle İİK 257. madde gereği ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirilmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 20/02/2023