Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/474 E. 2023/498 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/474
KARAR NO: 2023/498
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 09/11/2022
NUMARASI: 2022/852 Esas
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 16/02/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … Tic. Ltd. ŞTİ’nin abonesi olduğunu, davalı abonelik adresinde sağlanan enerji bedeline karşılık olan 14.02.2022, 14.03.2022 ve 21.03.2022 son ödeme tarihli fatura bedellerini günü geçmiş olmasına rağmen ödemediğini, tüketim faturalarını ödemeyen davalı … Tic. Ltd. Şti. hakkında … sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlular ise verdiği itiraz dilekçesi ile iş bu icra takibine kötü niyetli olarak kısmen itiraz ettiğini, davalı itiraz dilekçesinde bir borcu bulunmadığı iddiasıyla takip konusu borca, faize ve ferilerine itirazda bulunduğunu, fakat davalının amacı bu anlamda tükettiği elektrik bedelini ödememek için bahaneler ürettiğini, işbu davayı açmadan evvel yapılan tüm sulh görüşmelerinin olumsuz sonuçlandığını, ticari davalarda zorunlu arabuluculuk kurumuna başvurulduğunu ve söz konusu başvuru görüşme sonunda anlaşamama ile sonuçlandığını, davalı tükettiği elektrik bedelini ödemediği gibi yapılan icra takibine de itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini, borçlunun haksız itirazının iptali ile alenen kötü niyetli olan borçludan %20’den az olmamak üzere tazminat talep etme gereği hasıl olduğunu, işbu nedenlerle borçlunun mal kaçırma ihtimaline karşın, alacağının sürüncemede kalmaması ve yapacağı icra takibinin sonuçsuz kalmaması açısından borçlunun menkul, gayrimenkul ve 3.şahıslardaki hak ve alacakları üzerine İİK’da ihtiyati haciz için aranan koşullar bulunduğundan ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etme zorunluluğu doğduğunu, bu nedenlerle alacağı için borçlunun borcunu karşılayabilecek derece de taşınır,taşınmaz malları ve 3.kişilerdeki hak ve alacakları, maaşları üzerine öncelikle teminatsız olarak veya teminatın yatırılması karşılığında ihtiyati haciz konulmasına, … sayılı dosyası ile yapılan takibe yönelik davalı-borçlunun haksız ve yersiz itirazının iptali ile asıl alacağa uygulanacak %30 yıllık 6183 sayılı yasa gereği değişecek oranlar üzerinden gecikme zammı, işbu gecikme faizi tutarına işleyecek %18 Katma Değer Vergisi ile birlikte takibin devamına, davalının %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama harç ve masrafları ile vekalet ücretinin de davalıya tahmiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkeme, “1-Davacının ihtiyati haciz verilmesi talebinin İİK nın 257. ve sonraki ilgili maddelerinde öngörülen koşulların gerçekleşmediği anlaşıldığından talebin reddine, 2-Kararın talepte bulunana tebliğine” 09/11/2022 tarihinde karar vermiştir. Kararı davacı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde; davada ihtiyati haciz koşullarının oluştuğunu, davalının tükettiği elektriğin bedeli olan 14.02.2022, 14.03.2022 ve 21.03.2022 son ödeme tarihli tüketim faturalarını ödemediğini,ihtiyati haciz konusunda kesin bir kanaat oluşması, tam olarak kanıtlanması ve de ispat aranmasına gerek olmadığını belirterek ,ihtiyati haciz kararı verilmesi için kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava fatura alacağına dayalı itirazın iptali ve ihtiyati haciz talebine ilişkindir. İİK’nun İhtiyati haciz şartları başlıklı 257.maddesinde; ” Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir:1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa 2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.” hükmüne yer verilmiştir. Yargıtay 23.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/5783 E. 2016/4664 K.sayılı kararında “Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nun 257 vd. maddeleri gereğince para borcu alacaklısı rehinle temin edilmemiş bir alacağı için borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ile alacaklarını haczettirebilir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam ispat gerekmemekte olup, mahkemenin alacağın ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığına kanaat getirmesi yeterlidir (İİK’nun 258/1- gerçeğe benzerlik karinesi). Somut olayda, talep eden alacağının dayanağı olarak tek taraflı olarak düzenlediği sözleşmeye dayalı faturayı göstermiştir. Bu durumda, mahkemeye alacağın varlığına kanaat getirilecek yeterli delil sunulmadığından, ihtiyati haciz kararının koşulları mevcut değildir. Mahkemece, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddi yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir” hususları vurgulanmıştır. İhtiyati hacze konu alacak tak taraflı olarak düzenlenen tutanağa dayalı faturadan kaynaklanmaktadır. Alacağın varlığını ” yaklaşık ispat”a elverişli başkaca delil sunulmamış olup uyuşmazlık konusu yargılamaya muhtaçtır. Dosyanın bulunduğu aşama itibariyle İİK 257. madde gereği ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirilmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 16/02/2023