Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/3486 E. 2023/3827 K. 21.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/10/2023
NUMARASI: 2023/94 E – 2023/453 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 21/12/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı/borçlunun kullanımında olan tesisatta müvekkili kurum tarafından yapılan kontrolde 28.03.2022 tarih ve 9444 sayılı komisyon raporuna istinaden 11.04.2022 tarihli ve … seri numaralı Kaçak Elektrik Tespit Tutanağı tanzim edilmiş ve iş bu tutanağa istinaden zabıt tarihinde yürürlükte olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin ilgili hükümleri gereği 41726,76 kWh karşılığı 79.326,40-TL tutarında kaçak elektrik tüketim tahakkuku yapıldığını, tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası ile takip başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu ileri sürerek itirazın iptalini ve hükmolunacak meblağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddia ettiği alacakların zamanaşımına uğradığını, ticaret mahkemelerinin görevsiz olduğunu, görevli mahkemenin tüketici mahkemeleri olduğunu, müvekkilinin emekli bir kamu görevlisi olduğunu ve belirtilen adreste oturduğunu, davacının abonesi olmadığını, taşınmazı satın aldıktan sonra dava dışı … San, ve Tic. A.Ş. Şirketine ve akabinde de yine dava dışı … İç ve Dış Ticaret Ltd. Şti’ye kiraladığını, taşınmazın ilk kiraya verildiği … Giyim Sanayi ve Tic. A.Ş., süreç içerisinde iflas ettiğini, kira bedellerinin bile tahsil edilemediğini, her iki kiracı arısında uzun süreli bir boşluk olmadığını, müvekkilinin, taşınmazı … Giyimden tabiri caizse kurtardıktan sonra, … Tekstil’e kiraladığını, 2021 yılının Kasım ayına kadar müvekkilinin, taşınmaza giremediğini, taşınmaza her gittiğinde bekçi ile karşılaştığını, binanın, iflas eden … Giyim vasıtası ile iflas masasının kontrolünde olduğunun kendisine söylendiğini, nihayetinde 2021 yılının kasım ayında taşınmazı teslim alarak kiraya verdiğini, müvekkilinin elektrik tesisatına hiçbir zaman müdahalesi olmadığını, davacı tarafça her ne kadar … giyime ait aboneliğin 17/08/2018 tarihinde sonlandırıldığı iddia ediliyor ise de; aboneliklerin ilgililer tarafından müracaat edilmesi halinde kurulup kaldırılması gerçeği karşısında, aboneliğin kimin başvuru dilekçesine dayanarak sonlandırıldığı konusunda dosyaya sunmuş olduğu herhangi bir delil olmadığını, …Tekstil firmasından önceki aboneliklere ilişkin borçların … Giyim San. Ve Tic. A.Ş.’ye ait olduğunu, ileri sürerek davanın mahkemenin görevsiz olması nedeniyle usulden reddine, aksi kanat hasıl olması halinde davasın esastan reddine, takibinde kötü niyetli olan alacaklının, takip edilen alacağın % 30’u oranında kötüniyet tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; “…mahkememizce yapılan araştırma neticesinde Ümraniye Vergi Dairesi Müdürlüğünden gelen cevabi yazıya göre davalının … mükellefi olduğu, Ticaret Sicil Müdürlüğünden gelen cevabi yazıya göre de gerçek kişi tacir kaydının bulunmadığı dolayısıyla davalının tacir olmadığı, iş bu davanın münhasıran ticari davalar arasında da yer almadığı, genel hükümlere dayalı olarak açılan işbu davaya bakmaya görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu” gerekçeleriyle 1-Davanın, görev dava şartı eksikliği nedeniyle 6100 sayılı HMK.’nın 114/1(c) ve 115//2. Maddelerine göre usulden reddine, 2-Davaya bakmaya görevli mahkemenin İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine karar verilmiştir. Karara karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı vekil istinaf başvurusunda önceki iddialarını tekrarla birlikte özet olarak; görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi değil, tüketici mahkemesi olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir. Dava, kaçak elektrik tahakkuku nedeniyle başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İstinafa gelen uyuşmazlık ise görevli mahkemenin hangisi olduğu noktasındadır. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde Mal: Alışverişe konu olan; taşınır eşya, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallar ile elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri her türlü gayri maddi malları, Satıcı: Kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, Tüketici: Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut olayda, dosyadaki bilgi ve belgelerden, dava konusu yerin ticarethane olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle; davalının 6502 sayılı yasa kapsamında, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi olmadığı açık olup, davalı tüketici tanımına uymadığı gibi, olayda 6502 sayılı kanun hükümlerinin uygulanması da mümkün değildir. Bu duruma göre, uyuşmazlığın çözümü genel mahkemelerin görevi içerisindedir.Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirilmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 21/12/2023