Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/345 E. 2023/311 K. 02.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/345
KARAR NO: 2023/311
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 27/10/2022
NUMARASI: 2022/20 E
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 02/02/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul Abonelik Sözleşmeleri İcra Dairesi … E. müvekkilleri aleyhine başlatılan icra takibinde, dava dosyasına müvekkilleri tarafından ödeme yapılacağını, ileride müvekkilleri açısından imkansız zararların ortaya çıkmaması için İİK m. 72/3 uyarınca vezneye giren paranın alacaklıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir talebinde bulunmak zorunluluğu doğduğunu, açıklanan nedenlerle teminatsız yahut teminat mukabili olarak tedbiren İstanbul Abonelik Sözleşmeleri İcra Dairesi … Esas sayılı icra dosyasında vezneye giren paranın alacaklıya ödenmemesine ve icra takibinin durdurulmasına, karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından 08/04/2022 tarihli ara kararla; icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında İİK md.72/3 hükmü uyarınca icra takibinin durdurulamayacağı (YHGK 08/06/2016 Tarihli 2014/12-128, 2016/774 sayılı kararı), ancak İİK md.72/3’e göre, alacağın %15’inden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat karşılığında icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesi yönünden tedbir kararı verilebileceği, dava dilekçesindeki iddialar değerlendirildiğinde, (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesinin 2021/1401 Esas, 2021/998 Karar sayılı ilamı) ve telafisi güç veya imkansız zararların doğmasına engel olunması amacıyla ve sadece davanın tarafları ile sınırlı olarak uygulanmak koşuluyla, davacı vekilinin takibin durdurulmasına dair tedbir talebinin reddine, davacının ihtiyati tedbir talebinin aşağıdaki şekilde İİK m.72/3 hükmüne uygun şekilde icra veznesine giren paraların davalı alacaklıya verilmemesine şeklinde ve teminat karşılığında kabulüne karar verilmiştir. Karara karşı davalı tarafça itiraz edilmesi üzerine mahkemece duruşmalı olarak yapılan inceleme sonunda; “Tedbir kararına itiraz üzerine mürafaa taraf beyanları dinlenerek yapılan hukuki değerlendirmede, telafisi güç veya imkansız zararların doğmasına engel olunması amacıyla ve davacının aboneliği nedeniyle mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması, tamamen imkânsız hâle gelmesi veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağı ihtimali dikkate alınarak dava dilekçesi incelenerek, talep hakkında yapılan hukuki değerlendirme sonucunda, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında İİK md.72/3 hükmü uyarınca icra takibinin durdurulamayacağı (YHGK 08/06/2016 Tarihli 2014/12-128, 2016/774 sayılı kararı), ancak İİK md.72/3’e göre, alacağın %15’inden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat karşılığında icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesi yönünden tedbir kararı verilebileceği, dava dilekçesindeki iddialar değerlendirildiğinde, (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesinin 2021/1401 Esas, 2021/998 Karar sayılı ilamı) ve telafisi güç veya imkansız zararların doğmasına engel olunması amacıyla ve sadece davanın tarafları ile sınırlı olarak uygulanmak koşuluyla, davacı vekilinin takibin durdurulmasına dair tedbir talebinin reddine, davacının ihtiyati tedbir talebinin aşağıdaki şekilde İİK m.72/3 hükmüne uygun şekilde icra veznesine giren paraların davalı alacaklıya verilmemesine şeklinde verilen karara davalı şirket vekilinin itirazlarının değerlendirilmesinde, bu kapsamda davalı tarafın uğrayabileceği zararları teminen uygun şekilde yeterli teminat da alınmış olduğu, ayrıca yargılama sırasında durumun değişmesi halinde tedbirin kaldırılması veya değiştirilmesini talep imkanının da olduğu, davalının teminata yapmış olduğu itirazların dosya kapsamında alınmış teminat miktarının da yeterli olduğu, davanın esasına ilişkin itirazların ise tedbire itiraz aşamasında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı ve yargılama sırasında ayrıca değerlendirilecek olduğu” gerekçeleriyle itirazın reddine karar verilmiştir.Bu karara karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığını, teminatın yetersiz olduğunu, ihtiyati tedbir kararının meydana getirebileceği sonuçların değerlendirilmediğini ileri sürmüştür. Talep; menfi tespit davası sırasında İİK 72. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulması talebine ilişkindir. İcra ve İcra ve İflas Kanun’unun 72/3. maddesinde, “….icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve göstereceği teminat karşılığında mahkemeden icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir…” düzenlemesi bulunmaktadır. İİK 72. maddesindeki düzenlemeye göre icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasının icra işlemlerini durdurmayacağı, verilen ihtiyati tedbir kararının sadece icra veznesine yatan paranın dava sonuna kadar alacaklıya ödenmemesi yönünde olabilecektir. Mahkemece İİK’daki özel düzenleme nedeniyle karar verilmiştir. Mahkemece İİK’ın 72/3 maddesi gereğince takipten sonra açılan menfi tespit davasında icra veznesine yatan paranın teminat karşılığı alacaklıya ödenmemesine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık yoktur.Bu itibarla; dosya kapsamına göre ilk derece mahkemesi kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Alınması gereken 179,90-TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 80,70- TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20-TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa arar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 02/02/2023