Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/3435 E. 2023/3372 K. 10.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/3435
KARAR NO: 2023/3372
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 27/09/2023
NUMARASI: 2023/621 E
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 10/11/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; İstanbul …İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyasının dayanağı olan … Seri Nolu 05.04.2022 tarihli Usulsüz Elektrik Kullanım Tespit Tutanağı ile bu tutanağa bağlı olarak düzenlenen 18.04.2022 son ödeme tarihli 51.912,72 TL. bedelli fatura düzenlendiğini, tahakkuk edilen faturanın halen ödenmediğini, alacağın muaccel olup, rehin ile de temin edilmediğini belirterek davalı tarafın taşınır, taşınmaz malları ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerinde İİK m. 257 gereği dava ve takip kesinleşinceye kadar teminatsız veya Mahkemece uygun görülecek teminat karşılığında ihtiyati haciz konulmasını talep ve dava etmiştir. İlk Derece Mahkemesi’nce 27/09/2023 tarihli ara karar ile; ” davacının ihtiyati haciz talebinin reddine,” karar verilmiştir. Kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Borçlu aleyhine kaçak elektrikten kaynaklanan ödenmeyen elektrik kullanım bedelinin tahsili için İstanbul …İcra Müdürlüğü … E. sayılı kapsamında ilamsız icra takibi başlatıldığını, İstanbul …İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyasının dayanağı … Seri Nolu 05.04.2022 Tarihli Kaçak /Usulsüz Elektrik Kullanım Tespit Tutanağı ile bu tutanağa bağlı olarak düzenlenen 18.04.2022 son ödeme tarihli 51.912,72 TL. bedelli fatura düzenlendiğini, İİK Madde 257/1 uyarınca “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” denilmek üzere koruyucu tedbir öngörüldüğünü, muaccel halde bulunan borcun ödenmemesi ile alacaklı müvekkilin hakları tehlikeye düştüğünü, bu kapsamda, borçlu tarafından bilinen ve kötüniyetle ödenmeyen alacak rehinle de temin edilmediğinden, davalı şirketin malları üzerine borca yetecek kadar ihtiyati haciz konulmasının hukukun gereği olduğunu, açıklanan nedenlerle müvekkilin muaccel hale gelen alacağı tehlikeye düştüğünü, benzer şekilde alınan ihtiyati haciz kararları da dikkate alınarak yerel mahkemece verilen 27/09/2023 tarihli ara kararla ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen kararın kaldırılarak davalı aleyhine öncelikle teminatsız, mahkeme aksi kanaatte ise teminat sunulmak üzere ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; İİK’nun İhtiyati haciz şartları başlıklı 257.maddesinde ; ” Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir: 1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa; 2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa; Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.” hükmüne yer verilmiştir. Yargıtay 23.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/5783 E. 2016/4664 K.sayılı kararında “Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nun 257 vd. maddeleri gereğince para borcu alacaklısı rehinle temin edilmemiş bir alacağı için borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ile alacaklarını haczettirebilir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam ispat gerekmemekte olup, mahkemenin alacağın ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığına kanaat getirmesi yeterlidir (İİK’nun 258/1- gerçeğe benzerlik karinesi). Somut olayda, talep eden alacağının dayanağı olarak tek taraflı olarak düzenlediği sözleşmeye dayalı faturayı göstermiştir. Bu durumda, mahkemeye alacağın varlığına kanaat getirilecek yeterli delil sunul- madığından, ihtiyati haciz kararının koşulları mevcut değildir. Mahkemece, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddi yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir” denilmiştir. Eldeki dosyada da , dava kaçak elektrik kullanımına ilişkin fatura bedelinin tahsiline yönelik takibe vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı ile ihtiyati haciz kararı verilmesi talebine ilişkindir. İhtiyati hacze konu alacak tak taraflı olarak düzenlenen tutanağa dayalı faturadan kaynaklanmaktadır. Alacağın varlığını ” yaklaşık ispat”a elverişli başkaca delil sunulmamış olup uyuşmazlık konusu yargılamaya muhtaçtır. Dosyanın bulunduğu aşama itibariyle İİK 257. madde gereği ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirilmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı …’ın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; İhtiyati haciz talep eden …’ın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 10/11/2023