Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/3237 E. 2023/3157 K. 27.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/3237
KARAR NO: 2023/3157
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/07/2023
NUMARASI: 2023/691 E
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 27/10/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, dava dilekçesi ile birlikte; kaçak kullanım dolayısıyla müvekkili kurumun vadesi gelmiş bir alacağı bulunduğunu, borçlu ise bu kaçak kullanımla işyeri faaliyetlerine devam edip haksız kazanç sağladığını, borçlunun kaçak fatura bedelini ödememekte ısrar etmesi, usulsüz yollarla faaliyetlerine devam edip kazanç sağlamasına rağmen alacaklılarından mal kaçırma girişimlerinde bulunma ihtimalinin yüksek olması ve tahakkuk eden fatura bedelinden görüleceği üzere yüklü bir bakiye söz konusu olup alacaklı kurumun daha fazla zarara uğramasını önlemek amacıyla ihtiyati haciz talep etme gereğinin hasıl olduğunu, kaçak elektrik kullanımında bulunması ve kullanmaya devam etmesi müvekkili şirket bakımından yeterince zarara, mağduriyete sebep olduğunu, borçlunun mallarını kaçırması halinde ise müvekkili şirketin mağduriyetinin artacağını, kaldı ki, müvekkili şirketin zararının yanında ölçü sistemine müdahale ederek enerji kullanımında bulunulması kamusal açıdan da zarar oluşturduğunu, kaçak elektrik enerjisi kullanarak iş yerinde faaliyetlerine devam edilip kazanç sağlanmaya devam edilirken, bu enerjiden yararlanmamasına rağmen sanki elektrik enerjisi kullanımında bulunuyormuş gibi faturalara yansıma olduğunu, kamusal açıdan da büyük bir maddi kaybın yanı sıra hakkaniyetsizliğe sebebiyet verdiğini, davalı borçlu kötü niyetli olarak açılmış olan icra takibine itiraz ederek müvekkilinin alacağına ulaşmasını engellediğini, dava sürecinde üzerindeki malları başkalarının üzerine geçirilmek suretiyle telafisi mümkün olmayacak şekilde müvekkilinin zararına yol açabileceğinden ve yargılama sonucu beklenildiği takdirde, alacağın tahsili tehlikeye girecek olmasından dolayı davalının taşınır, taşınmaz mallarına, üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.İlk Derece Mahkemesi’nce 19/07/2023 tarihli ara karar ile; ” davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine,” karar verilmiştir. Kararı davacı vekili istinaf etmiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dosyadaki deliller ve gerekçeli karar arasında bağlantı kurulmadığını, ilk derece mahkemesince alacağın yargılama gerektirdiği gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, yaklaşık ispat koşulunun yerine getirildiğini, davacının kaçak elektrik kullanımının müvekkili şirket çalışanlarınca düzenlenen tutanaklar ile sabit olduğunu, son ödeme tarihinde belirtilen borcun ödenmediğini, alacağın muaccel olduğunu, rehin ile de temin edilmediğini, beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir.6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; İİK’nun İhtiyati haciz şartları başlıklı 257.maddesinde; ” Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir: 1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa; 2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa; Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.” hük- müne yer verilmiştir. Yargıtay 23.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/5783 E. 2016/4664 K.sayılı kararında “Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nun 257 vd. maddeleri gereğince para borcu alacaklısı rehinle temin edilmemiş bir alacağı için borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ile alacaklarını haczettirebilir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam ispat gerekmemekte olup, mahkemenin alacağın ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığına kanaat getirmesi yeterlidir (İİK’nun 258/1- gerçeğe benzerlik karinesi). Somut olayda, talep eden alacağının dayanağı olarak tek taraflı olarak düzenlediği sözleşmeye dayalı faturayı göstermiştir. Bu durumda, mahkemeye alacağın varlığına kanaat getirilecek yeterli delil sunulmadığından, ihtiyati haciz kararının koşulları mevcut değildir. Mahkemece, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddi yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir” denilmiştir. Eldeki dosyada da , dava kaçak elektrik kullanımına ilişkin fatura bedelinin tahsiline yönelik takibe vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı ile ihtiyati haciz kararı verilmesi talebine ilişkindir. İhtiyati hacze konu alacak tek taraflı olarak düzenlenen tutanağa dayalı faturadan kay- naklanmaktadır. Alacağın varlığını ” yaklaşık ispat”a elverişli başkaca delil sunulmamış olup uyuş- mazlık konusu yargılamaya muhtaçtır. Dosyanın bulunduğu aşama itibariyle İİK 257. madde gereği ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirilmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı …’ın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; İhtiyati haciz talep eden …’ın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 269,85-TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 27/10/2023