Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/2857 E. 2023/2831 K. 03.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/2857
KARAR NO: 2023/2831
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/07/2023
NUMARASI: 2023/566 E
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 03/10/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talepli dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket aleyhine, kaçak elektrik kullanımı nedeniyle davalı şirket tarafından 12/06/2023 son ödeme tarihli 22.047.61 TL bedelli ve 12/06/2023 son ödeme tarihli 139.645,20 TL bedelli Abonesiz Kaçak nedeni ile ceza kesildiğini ancak söz konusu kesilen cezaların hukuka ve maddi vakıaya aykırı olduğunu, davacı şirket tarafından kullanılmakla olan sayaç davalı şirket tarafından değiştirilmiş olduğunu, kaçak kulalnım iddiasıyla davalı şirket tarafından daha önce de Abonesiz Kaçak nedeni ile ceza kesildiğini, Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/1126 esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası açıldığı ve ihtiyati tedbir kararı verildiği bunun üzerine davalı şirket tarafından sayacın olağan kontrolünün yapıldığı, davalı şirket tarafından değiştirilen sayacın yeniden değiştirilmesi gerektiği davacıya ifade edildiğini ardından söz konusu sayacın değiştirildiğini ve sayacın yüksek gerilimle durdurulmaya çalışıldığı fiziki müdahale olduğu ve kaçak kullanım nedenleriyle davacıya tekrar ceza tebliğ edildiğini, davacı nezdinde kaçak elektrik kullanımı mevcut olmadığını belirterek davacı vekili davacı şirketin aboneliği ile ilgili enerjinin dava sonuna kadar davalı şirket tarafından kesilmemesi ve söz konusu kesilen faturalar nedeni ile davacı aleyhine başlatılacak olan icra takibinin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini arz ve talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince verilen 14/06/2023 tarihli ara karar ile; “1-Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin KABULÜ ile; dava konusu … hizmet noktalı, … hesap numaralı, … fatura seri numaralı, 12/06/2023 ödeme tarihli 22.047,61-TL bedelli ve … hizmet noktalı, … hesap numaralı, … fatura seri numaralı, 12/06/2023 ödeme tarihli 139.645,20-TL bedelli faturalardan dolayı, devam eden sözleşmeden sonraya ilişkin kullanımdan ötürü düzenlenecek fatura ve ödemeler ayrı tutularak, tedbir isteyenin ticari faaliyetine devam edebilmesi için isteme konu faturalara dayalı olarak yapılan elektriği kesme işleminin faturalardaki aboneliklerin istemde bulunana ait olması halinde fatura tutarının %15’i oranında teminat karşılığında tedbiren durdurularak tekrar enerji verilmesine, fatura bedellerinin %15’i oranında teminat yatırıldığında ilgili kuruma yazı yazılmasına,2-Teminat yatırıldığında Mahkememiz işbu dava dosyasının tarafları ile sınırlı kalmak kaydıyla; dava konusu faturalar hakkında icra takibi başlatılmamışsa; İİK’nin 72/2 maddesi gereği dava konusu faturaların icra takibine konu yapılmasının tedbiren durdurulmasına,” karar verilmiştir. Davalı vekilinin ihtiyati tedbir kararına itirazının duruşmalı incelenmesi sonucunda 10/07/2023 tarihli ara karar ile; ihtiyati tedbir kararına itirazın reddine karar verilmiştir. Söz konusu ara kararı davalı vekili istinaf etmiş olup dilekçesinde özetle; İhtiyati tedbir kararı verilebilmesi için kanunun aradığı şartlar gerçekleşmediği, ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için bulunması gereken yaklaşık ispat koşulu da somut olayda gerçekleşmediği, Kaçak elektriğin kullanıldığına dair video kayıtlarının mevcut olduğu, kaçak elektrik kullanımı ispat olunduğu, tedbirin %15 teminat mukabilinde verilmiş olmasının hukuka aykırı olduğu, verilen ihtiyati tedbir kararı, ortaya çıkacak kamu zararının engellenmesinin önüne geçtiği, İhtiyati tedbir kararının meydana getirebileceği sonuçların Mahkemece hiçbir suretle değerlendirilmediği, davalı şirketin Anayasal haklarına aykırılık oluştuğu, mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, davalı şirket tarafından tahakkuk edilen alacak miktarının %100’ünün teminat olarak depo edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Davada asıl talep İİK 72 maddesine dayalı menfi tespit talebine ilişkin olup dava konusu borç kaçak elektrik kullanımından kaynaklanmaktadır. Davacı vekili, dava dilekçesinde dava konusu kaçak elektrik faturaları nedeniyle elektriğin kesilmemesi ve davacı aleyhine başlatılacak olan icra takibinin durdurulması yönünde tedbir kararı talep etmiş, mahkemece tedbir talebinin kabulüne % 15 oranında teminat alınmasına karar verilmiş, takdir olunan teminat miktarı süresi içinde mahkeme veznesine yatırılmıştır. Davalı vekili; elektriğin kesilmemesi yönündeki tedbir talebi yönünden yaklaşık ispat koşulunun yerine getirilmediğini, tedbir şartlarının oluşmadığını beyanla tedbirin kaldırılmasını, mah- kemenin aksi kanaatte olması halinde ise % 100 oranında teminat alınmasını taleple karara itiraz etmiş mahkemece bu yöndeki itirazı reddedilmiş olmakla aynı nedenlerle istinafa başvurmaktadır. Somut olayda; dava konusu kaçak elektik tüketimine konu mahallin iş yeri ve dava ko- nusu borcun varlığı ve miktarının yargılamaya muhtaç olduğu, söz konusu faturalar nedeniyle elektri- ğin kesilmesi halinde davacının telafisi zor zararının oluşacağına dair yaklaşık ispat koşulu yerine getirilmiş ihtiyati tedbir dava konusu iki adet fatura ile sınırlanmış olmakla elektriğin kesilmemesi yönünde tedbir kararı verilmesi HMK 389 md hükmüne uygundur. Mahkemece takdir olunan % 15 oranındaki teminat miktarının yeterli ve somut olaya uygun olduğu değerlendirilmiştir. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararda vakıa ve hukuki değer- lendirme noktasında, usul ve esasa aykırılık tespit edilmediğinden, davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 md gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 03/10/2023