Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/2533 E. 2023/2510 K. 14.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/2533
KARAR NO: 2023/2510
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/02/2023
NUMARASI: 2023/50 D.İş E – 2023/62 K
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ: 14/09/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İhtiyati haciz talep eden vekili tarafından mahkememize sunulan talep dilekçesinde özetle; karşı tarafın kullanımında olan tesisatta müvekkili şirket tarafından yapılan kontrolde karşı tarafın sayaca müdahale ederek şönt yaparak kaçak enerji kullandığı tespit edildiğini, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin tespit edilen durumu açıklayan Kaçak elektrik enerjisi tüketim halleri başlıklı 42. Maddesinde, gerçek veya tüzel kişinin kullanım yerine ilişkin olarak; “c) Perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşması mevcutken sayaçlara veya ölçü sistemine müdahale ederek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, eksik veya hatalı ölçüm yapılması veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmemiş sayaçtan geçirilerek, mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi tüketmesi,” kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edildiğini, davaya konu tüketim noktasında kaçak enerji kullanımında bulunulduğunu, müvekkili şirket yetkililerince 17/01/2023 tarih ve … seri numaralı kaçak elektrik kullanım tespit tutanağı tanzim edildiğini, kaçak elektrik zaptına istinaden 19/01/2023 tarihli … fatura seri numaralı 91. 225,48 TL bedelli ve 19/01/2023 tarihli … fatura seri numaralı, 752.046,97 TL faturalar düzenlendiğini, İşbu iki fatura bedelinin toplamı 843.272,45-TL karşı tarafça müvekkiline şirkete ödenmediğini, karşı tarafın mal kaçırma ve adres değiştirme ihtimali bulunduğunu, hüküm ve icra takibi kesinleşinceye kadar, borçlunun borca yeter miktarda menkul ve gayrimenkulleri ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının haczi için İİK m. 257 gereği ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince 21/02/2023 tarihli D.İş kararı ile “1-İhtiyati haciz talebinin KABULÜ ile talep konusu alacak olan 843.272,45 TL’nin %20’ine tekabül eden 168.654,49TL nakti teminat veya süresiz banka teminat mektubunun getirilmesi halinde borçlu … Restoran Kafe Gıda Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nin taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının dava değeri/ alacak değeri olarak gösterilen 843.272,45TL üzerinden BORCA YETECEK MİKTARDA tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla İHTİYATEN HACZİNE, 2- Kararın verildiği tarihten itibaren on gün içerisinde, takdir edilen teminatı yatırarak, icra dairesinden kararın infazını istemediği taktirde, İ.İ.K’nın 261/1 maddesi gereğince ihtiyati haciz kararının kendiliğinden kalkacağının ihtiyati haciz talep eden vekiline İHTARINA, 3-Borçlunun ve üçüncü şahısların muhtemel zararlarına karşı alınacak olan ve yukarıda belirtilen teminat yatırıldığında veya bu miktar banka teminat mektubu ibraz edildiğinde ihtiyati haciz talep eden tarafından yazılı talepte bulunulması halinde kararın yerine getirilmesi için İcra Müdürlüğüne gönderilmesine, şeklinde karar verilmiştir. Davalı vekilinin itirazı üzerine 13/04/2023 tarihli ek karar ile, itirazın kabulü ile, mahkememizin 21/02/2023 tarih, 2023/50 d.iş esas, 2023/62 karar nolu ilamı ile verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına,” karar verilmiştir. Sözkonusu ek karar ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istinaf edilmiş olup, dilekçesinde özetle; davalının kaçak elektrik kullandığına dair tutanakların ve video kayıtlarının olduğu, olayın haksız fiile dayandığını,hem ihtiyati haciz isteyen hemde kamu zararının oluştuğunu, kaçak tutanağının aksi sabit olana kadar geçerli olduğunu,ihtiyati haciz verilmesine ilişkin emsal kararları bildirdiklerini, itiraz eden vekili lehine vekalet ücretine hükmedilmemesini, davalı tarafın borçtan kurtulma maksadıyla mal kaçırma, adres değiştirme ve kaçma ihtimaline karşın, hüküm ve icra takibi kesinleşinceye kadar İİK m. 257 vd. maddeleri uyarınca hukuki güvence kapsamında ihtiyati haciz kararı verilmesi için kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; İİK’nun İhtiyati haciz şartları başlıklı 257.maddesinde; ” Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir:1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa; 2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa; Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.” hükmüne yer verilmiştir. Yargıtay 23.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/5783 E. 2016/4664 K.sayılı kararında “Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nun 257 vd. maddeleri gereğince para borcu alacaklısı rehinle temin edilmemiş bir alacağı için borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ile alacaklarını haczettirebilir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam ispat gerekmemekte olup, mahkemenin alacağın ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığına kanaat getirmesi yeterlidir (İİK’nun 258/1- gerçeğe benzerlik karinesi). Somut olayda, talep eden alacağının dayanağı olarak tek taraflı olarak düzenlediği sözleşmeye da- yalı faturayı göstermiştir. Bu durumda, mahkemeye alacağın varlığına kanaat getirilecek yeterli delil sunulmadığından, ihtiyati haciz kararının koşulları mevcut değildir. Mahkemece, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddi yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir” denilmiştir. Eldeki dosya kaçak elektrik kullanım bedeli yönünden ihtiyati haciz kararı verilmesi talebine ilişkindir.İhtiyati hacze konu alacak tak taraflı olarak düzenlenen tutanağa dayalı faturadan kaynaklanmaktadır. Alacağın varlığı noktasında dosyaya sunulan fotoğraflar ve video kaydı da ” yaklaşık ispat”a elverişli değildir. Uyuşmazlık konusu haksız fiil niteliğindeki kaçak elektrik kullanımına ilişkin olup yargılamaya muhtaçtır. Eldeki dosyada yargılamanın bulunduğu aşama itibariyle İİK 257. madde gereği ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirilmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, ihtiyati haciz talep eden …’ın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; İhtiyati haciz talep eden …’ın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95 TL’nin ihtiyati haciz talep eden …’dan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 14/09/2023