Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/245 E. 2023/233 K. 26.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/245
KARAR NO: 2023/233
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 16/11/2022(Tensip Zaptı)
NUMARASI: 2022/846 E
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 26/01/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkil şirket yetkililerince 22.02.2022 tarihinde yapılan kontrollerde davalının kaçak elektrik kullandığının tespit edildiğini, bu hususun … numaralı kaçak usulsüz elektrik tüketim tespit tutanağı ile kayıt altına alındığını, davalının sözleşmesiz sayaçtan enerji kullandığını, davalı/borçlunun bu güne kadar davaya konu borcunu ödemediği gibi hakkında başlatılan icra takibine itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline,icra inkar tazminatına ve alacağı teminen davalı borçlunun taşınmaz, taşınır malları ile 3. Kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince 16.11.2022 tarihli tensip ara kararıyla ihtiyati haciz talebinin bu aşamada dosyadaki delil durumu itibariyle yaklaşık ispat koşulu sağlanmadığından reddine, karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; ihtiyati haciz koşullarını oluştuğunu, davalının kullanımının kaçak kullanım olduğunu, İhtiyati haczin amacının borçlunun yapmayı amaçlaması muhtemel icra takibini önleyici hamleleri engelleyip alacaklının korunması olduğunu, somut olayda ihtiyati haciz koşulları gerçeklemesine rağmen talebin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiğini, mahkemece gerekçeli karar yazılmaksızın tensip ara kararıyla talebin reddine karar verildiğini, beyanla ihtiyati haciz kararı verilmesi için kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Dava ödenmediği ileri sürülen kaçak elektrik fatura bedellerinin tahsiline yönelik yapılan takibe itirazın iptali ve icra inkar tazminatı ile ihtiyati haciz kararı verilmesi talebine ilişkindir. İİK.nun 257. maddesinde düzenlenen “İhtiyati haciz şartları” düzenlenmiştir. Bu hükme göre, müeccel bir alacak için kural olarak ihtiyati haciz istenemez. İstenebilmesi için, alacaklının alacağını vadesinde alabilmesinin ciddi bir şekilde tehlikeye düştüğüne veya düşmekte olduğuna delalet edecek hallerin varlığı şarttır. Bu haller İİK 257/2 maddesinde sayılmış olup, vadesi gelmemiş borçtan dolayı, borçlunun muayyen ikametgahı yoksa; borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar yada bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa, bu nedenlerden birinin bulunması halinde ihtiyati haciz istenebilir. İİK 258. maddesine göre, alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında kanaat getirecek delil göstermeye mecburdur. Alacağın varlığını muayyen bir ihtimal dahilinde gösteren vakıaların ispat edilmesi yeterlidir. Yargıtay 23.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/5783 E. 2016/4664 K.sayılı kararında “Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nun 257 vd. maddeleri gereğince para borcu alacaklısı rehinle temin edilmemiş bir alacağı için borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ile alacaklarını haczettirebilir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam ispat gerekmemekte olup, mahkemenin alacağın ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığına kanaat getirmesi yeterlidir (İİK’nun 258/1- gerçeğe benzerlik karinesi). Somut olayda, talep eden alacağının dayanağı olarak tek taraflı olarak düzenlediği sözleşmeye dayalı faturayı göstermiştir. Bu durumda, mahkemeye alacağın varlığına kanaat getirilecek yeterli delil sunulmadığından, ihtiyati haciz kararının koşulları mevcut değildir. Mahkemece, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddi yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir” denilmiştir. Dava itirazın iptaline ilişkin olup, ihtiyati hacze konu alacak fatura alacağına dayanmaktadır. Davada dava konusu alacağın tek taraflı düzenlenen faturaya dayalı olması sebebiyle alacağın yargılama gerektirdiği, bu aşamada yaklaşık ispat koşulunun varlığına kanaat oluşturacak bir durumun bulunmadığı anlaşıldığından, davada İİK 257. madde gereği ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır. Gerekçeli karar yazılmadığına ilişkin istinaf itirazları yönünden yapılan değerlendirmede ise, mahkemece tensip zaptı ile talebin değerlendirildiği, ara kararın gerekçe içerdiği, ” tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda tensip tutanağının tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. ” denmek suretiyle de yasal yolların belirtilmiş olduğu gözetildiğinde bu yöndeki istinaf itirazları da yerinde görülmemiştir. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Davacıdan alınması gereken 179,90-TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 80,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20-TL’nin istinaf eden davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 26/01/2023