Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/2241 E. 2023/2288 K. 18.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/2241
KARAR NO: 2023/2288
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/05/2023
NUMARASI: 2022/883 E –
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 18/07/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhinde, davalı kurum … Anonim Şirketi tarafından … nolu sözleşme için 8.288,59 TL kaçak elektrik kullanım bedeli faturası kesilerek İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası ile de işbu kaçak kullanım bedeline istinaden icra takibi yapıldığı, düzenlenen kaçak elektrik faturalarının mesnetsiz ve haksız çıkar sağlamaya yönelik gerçek dışı olduğu, ortada davacının kullanımına özgü bir elektrik sayacı olmadığı gibi faturaların neye istinaden davacı adına kesilmiş olduğunun da bilinmediği, dolayısıyla ortada herhangi bir kaçak kullanımın söz konusu olmadığı, uzaktan okuma sistemi ile okunan ve herhangi bir tespit yapılmadan, ortak kullanım için bulunan elektrik sayacı hakkında davacı kullanmış gibi kaçak elektrik faturası düzenlenmesinin hukuka aykırı olup iş bu faturaların iptalinin gerektiği, davacının faturalarını her zaman düzenli şekilde ödemekte olup, bu zamana kadar hiç bir şekilde kaçak elektrik kullanmamış, iddia edildiği gibi sayaç dışı bir elektrik tüketimi yapmadığı, davalı kurumun elektrik kaçağını ilk gün dahi tespit edebilecek durumda olup, bu husus davalı kurumun yükümlülükleri dahilindeyken her ay düzenli şekilde fatura gelmesi akabinde bir anda kaçak elektrik kullanıldığının tespit edildiği iddiası ile yüksek miktarda fatura tahakkuk edilmesinin kabul edilir bir husus olmadığı, davacının elektrik kaçağı olduğunu kendisine İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasından hacze gelindiğinde öğrendiği, bu nedenle hakkındaki iddiaları ve tahakkuk edilen cezayı kabul etmesinin mümkün olmadığı, yine İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası ile 30.11.2022 tarihinde davacıya karşı haciz işlemi yapılmış olup haciz işlemi baskısı ile alacaklı görünen davalı kurum vekiline banka kanalı ile 3.500 TL ödendiği, davacının haciz ve muhafaza tehdidi ile ödemiş olduğu 3.500 TL bedelinde davacıya iadesine karar verilmesi gerektiği, bu nedenlerle davacı şirket tarafından kaçak elektrik kullanılmamış olup bunun tespiti ile tahakkuk edilen kaçak elektrik ceza bedellerinin iptaline karar verilmesine ve müvekkili şirketin elektriğinin haksız kesilmesi halinde ticari itibarı sarsılacak, müşterileri ile sorunlar yaşayacak ve bu durum telafisi mümkün olmayan zararlara neden olacağından kaçak elektrik cezası bedellerinin miktarı da dikkate alındığında, ihtiyati tedbir yolu ile ödeme işlemlerinin durdurulmasına ve … nolu sözleşme için 8.288,59 TL bedelli faturanın iptaline karar verilerek yine haciz baskısı ile ödenen 3.500 TL’nin iadesine karar verilmesini talep ettikleri anlaşıldı. İlk derece mahkemesince; “davalı vekilinin tedbire itirazının reddine ” kararı verilmiştir. Söz konusu kararı davalı vekili istinaf etmiştir. Dava dosyası istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş ise de, 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunununda Bazı Değişiklikler Yapılmasına Dair 6763 sayılı yasa ile, HMK 341. madde 2. fıkrasında “Miktar veya değeri üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Ancak manevi tazminat davalarında verilen kararlara karşı miktar veya değere bakılmaksızın istinaf yoluna başvurulabilir” şeklinde yapılan yasa değişikliği 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Karar tarihi itibarıyla, kesinlik sınırı ise (karar tarihindeki kesinlik sınırı) 17.830,00 TL’dir. Somut uyuşmazlıkta, davalı tarafından istinaf edilen davanın değeri 8.124,96 TL olup, karar tarihinde davalı yönünden miktar itibarıyla karar kesindir. Bu itibarla, istinaf konusu kararın HMK 341. ve 346. maddelerine göre kesin olması sebebiyle, davalı istinaf dilekçesinin HMK 341, 346 ve 352/1-b maddeleri uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalı istinaf dilekçesinin, HMK 341, 346 ve 352/1-b maddeleri uyarınca karar kesinlik sınırı altında kaldığından reddine, Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.18/07/2023