Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/2047 E. 2023/2062 K. 03.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/2047
KARAR NO: 2023/2062
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/04/2023
NUMARASI: 2023/244 E
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 03/07/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “…Davalı/borçlunun kullanımında olan … hizmet numaralı sözleşmesiz- kayıtlı tesisatta müvekkil şirket ekiplerimizce 13/04/2022 tarihinde yapılan kontrolde; “sözleşmesiz kayıtlı sayaçtan enerji kullanıldığı ‘ hususunun tespit edilmesi üzerine zabıt tarihinde cari olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği gereği … seri numaralı Kaçak Elektrik Tespit Tutanağı tanzim edilmiştir. Ayrıca belirtmek gerekir ki, davalı kaçak elektrik kullanımını süreklilik haline getirmiş, müvekkil şirket ekiplerince yapılan kontrollerde pek çok kez kaçak tespiti sağlanmış ve davalı adına muhtelif tutanaklar tanzim edilmiştir. Bu hususun Sayın Mahkemenizce göz önüne alınmasını talep ederiz. Akabinde, dava konusu kaçak elektrik tespit tutanağının tanzim edildiği tarihte yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği hükümleri uyarınca hesaplama yapılarak 4200 kWh karşılığı 22.107,42-TL tutarında kaçak elektrik tüketim faturası tahakkuk ettirilmiştir. Davalı borçlu aleyhine tahakkuk ettirilen kaçak elektrik bedeline gecikmiş gün faizi ve faizin KDV’si ilave edilerek toplam 22.399,59 – TL nin tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğü … E. sayılı takip dosyası ile ödeme emri gönderilmiştir. Davalı borçlu tarafından borca itiraz edilmesi üzerine takip durmuştur. Taraflar arasındaki ilişkinin kaçak elektrik kullanımından doğması sebebiyle taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6502 sayılı Kanun kapsamında olmadığından davanın “haksız fiil” hükümlerine göre Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Bu bakımdan davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görüleceği aşikardır. Buna ilişkin ticari dava şartı arabuluculuk son tutanağı dilekçemiz ekinde sunulmuştur. Kaçak elektrik kullanımı eyleminin niteliği itibariyle “haksız fiil” teşkil etmesi ve haksız fiilden doğan davalarda “zarar görenin yerleşim yeri” icra daireleri ve mahkemelerinin de yetkisinin bulunması dolayısıyla zarar gören müvekkil şirketin yerleşim yerinin tabi olduğu İstanbul Adliyesinin icra daireleri ve mahkemeleri de İİK 50. maddesinin atfı ile HMK’nın 16. maddesi gereği yetkilidir. Müvekkil şirket ekiplerince EPTHY hükümlerine uygun olarak düzenlenen ve dilekçemiz ekinde sunulan Kaçak Elektrik Tespit Tutanakları, yerleşik Yargıtay içtihatları uyarınca “aksi sabit oluncaya kadar geçerli belge” niteliğindedir. Müvekkil şirket görevlileri tarafından kaçak elektrik kullanımın tespit edildiği esnada davalının fiili kullanımında olan iş yerinde kaçak elektrik kullanım şekli fotoğraf görüntüleriyle delillendirilmiş, kaçak elektrik kullanımı gerçekleştirildiğini kanıtlar nitelikteki iş bu fotoğraf görüntüleri Sayın Mahkemeniz’e ek olarak ibrazı edilmiştir. İlgili fotoğraf görüntüleri incelendiğinde, davalı tarafından kaçak elektrik kullanımı gerçekleştirildiği hususu açıkça anlaşılacaktır. Kaçak elektrik kullanımı tutanaklar ile sabit olduğundan, davalı borçlu mevzuata uygun olarak düzenlenen kaçak elektrik tespit tutanağına ilişkin tahakkuku ödemekle yükümlü olup; söz konusu borca itirazı yerinde değildir. Bu nedenle borçlunun itirazının iptalini ve hükmolunacak meblağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye hükmedilmesini talep etme zarureti doğmuştur. Mevzuat hükümleri uyarınca hesaplanan ve aksi ispat edilemeyen Kaçak Elektrik Tespit Tutanağı ve müvekkil şirketimiz tarafındanİstanbul … İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası ile gönderilen ödeme emrinde Kaçak Elektrik Tüketim Bedeli’nin açıkça belirtilmiş olması alacağımızın likit olduğunu ve icra inkar tazminatı istemimizin hukuka uygun olduğunu açıkça göstermektedir. Dava konusu … seri numaralı Kaçak Elektrik Tespit Tutanağının düzenlenmesi üzerine tahakkuk ettirilen fatura, son ödeme tarihi geçmiş olmasına rağmen ödenmemiştir. Alacağımız muaccel olup, rehin ile de temin edilmemiştir. İşbu davanın sonuçlanması ve icra takibinin kesinleşmesi beklenildiği takdirde, “kamu alacağı” niteliğinde olan kaçak elektrik bedelinin tahsili tehlikeye girecektir. Borçlunun mal kaçırma ve adres değiştirme ihtimali bulunduğundan, hüküm ve icra takibi kesinleşinceye kadar, hukuki güvence kapsamında, borçlunun borca yeter miktarda menkul ve gayrimenkulleri ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının haczi için İİK m. 257 gereği ihtiyati haciz talep etme zarureti hâsıl olmuştur. Ayrıca müvekkil şirketin kamu hizmeti yürüttüğü göz önüne alınarak karar verilmesini talep ediyoruz. Konuya ilişkin tarafları farklı olmak üzere kaçak elektrikten kaynaklı uyuşmazlıklarda; İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/634 Esas numaralı, İstanbul 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2022/530 Esas numaralı, İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/194 Esas numaralı dosyalarında da Mahkeme’lere sunulan sebep ve yukarıda izahı sağlanan benzer delillerimiz nedeniyle ihtiyati haciz kararı verilmiştir. İş bu dava dilekçemiz ekinde de söz konusu kaçak elektrik kullanımları sebebiyle düzenlenen kaçak elektrik kullanım tespit tutanağı sunulmuştur. Davalı tarafından kaçak elektrik kullanımını gerçekleştirildiğini kanıtlar nitelikte olan fotoğraf görüntüleri Sayın Mahkemeniz’e ibrazı sağlanmış olup, hem davanın esası hem de ihtiyati haciz yönünden haklılık tam olarak ispat edilmiştir. Tüm bu hususlar bir kül halinde değerlendirildiğinde davalının kaçak elektrik kullanımı gerçekleştirdiği kabul edilerek ihtiyati haciz talebimizin kabulüne karar verilmesi gerekmektedir. Yukarıda açıklanan ve re’sen nazara alınacak nedenlerle; Öncelikle davalı/borçlunun taşınır, taşınmaz malları ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerinde İİK m. 257 gereği dava ve takip kesinleşinceye kadar teminatsız veya Mahkemece uygun görülecek teminat karşılığında ihtiyati haciz konulmasına, davalının İstanbul 25. İcra Müdürlüğü 2022/14430 E. sayılı takip dosyasına yapmış olduğu haksız ve yersiz itirazının iptali ile takibin devamına, davalı/borçlu aleyhine hükmolunacak meblağın % 20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.İlk Derece Mahkemesi’nce 11/04/2023 tarihli ara karar ile; ” talep yargılamayı gerektirdiğinden İİK.257.madde koşulları oluşmadığından davacının ihtiyati haciz talebinin reddine,” karar verilmiştir. Kararı davacı vekili istinaf etmiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince talebin yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, yaklaşık ispat koşulunun yerine getirildiğini, davacının kaçak elektrik kullanımının müvekkili şirket çalışanlarınca düzenlenen tutanaklar ile sabit olduğunu, son ödeme tarihinde belirtilen borcun ödenmediğini, alacağın muaccel olduğunu beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir.6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre;İİK’nun İhtiyati haciz şartları başlıklı 257.maddesinde;” Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir:1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa;Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.” hük- müne yer verilmiştir.Yargıtay 23.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/5783 E. 2016/4664 K.sayılı kararında “Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nun 257 vd. maddeleri gereğince para borcu alacaklısı rehinle temin edilmemiş bir alacağı için borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ile alacaklarını haczettirebilir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam ispat gerekmemekte olup, mahkemenin alacağın ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığına kanaat getirmesi yeterlidir (İİK’nun 258/1- gerçeğe benzerlik karinesi). Somut olayda, talep eden alacağının dayanağı olarak tek taraflı olarak düzenlediği sözleşmeye dayalı faturayı göstermiştir. Bu durumda, mahkemeye alacağın varlığına kanaat getirilecek yeterli delil sunul- madığından, ihtiyati haciz kararının koşulları mevcut değildir. Mahkemece, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddi yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir” denilmiştir. Eldeki dosyada da , dava kaçak elektrik kullanımına ilişkin fatura bedelinin tahsiline yönelik takibe vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı ile ihtiyati haciz kararı verilmesi talebine ilişkindir.İhtiyati hacze konu alacak tek taraflı olarak düzenlenen tutanağa dayalı faturadan kay- naklanmaktadır. Alacağın varlığını ” yaklaşık ispat”a elverişli başkaca delil sunulmamış olup uyuş- mazlık konusu yargılamaya muhtaçtır. Dosyanın bulunduğu aşama itibariyle İİK 257. madde gereği ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır.Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirilmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı …’ın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; İhtiyati haciz talep eden …’ın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 03/07/2023