Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/2039 E. 2023/2057 K. 03.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/2039
KARAR NO: 2023/2057
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/04/2023
NUMARASI: 2023/120 D.İş E. – 2023/121 K
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ: 03/07/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İhtiyati haciz isteyen vekili istem dilekçesinde özetle; borçlu tarafa ait mahalde 17/03/2023 tarihinde müvekkili şirket çalışanlarınca yapılan kontrollerde dağıtım sistemine müdahale edilerek sayacın hiç ölçüm yapmamasına sebebiyet vermek suretiyle kaçak elektrik kullanıldığının tespit edildiğini, borçlu adına … seri nolu kaçak elektrik tutanağının tutulduğunu, kaçak elektrik tutanağı ve faturalarda yer alan alacağa istinaden Bakırköy … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, beyanla borçlunun menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini istemiştir. İlk Derece Mahkemesi’nce; “İhtiyati haciz istemine konu alacak tek taraflı olarak düzenlenen tutanağa dayalı faturadan kaynaklanmakta olup, söz konusu fatura tek başına alacağın varlığını yaklaşık ispat düzeyinde kanıtlamaya tek başına yeterli olmamakla, dilekçe ekinde başkaca kanıt da bulunmadığı gerekçesiyle ” tedbir talebinin reddine” karar verilmiştir.Ödenmeyen kaçak elektrik fatura bedeline yönelik ihtiyati haciz talep edilmiştir.Mahkeme, talep konusu alacağın tek taraflı düzenlenen tutanağa dayalı olması, bu nedenle kaçak kullanımın varlık ve kulanım var ise miktarının yargılama sonucu belirleneceği bu aşamada alacağın varlığına delil olacak başka bir delil sunulmadığı gibi yaklaşık ispat koşulunun varlığına da kanaat oluşturacak bir durumun bulunmadığı gerekçesiyle; “İhtiyati haciz talebinin reddine” istinafı kabil olmak üzere karar vermiştir. Kararı ihtiyati haciz talep eden vekili istinaf etmiştir. İstinaf dilekçesinde; 17/03/2023 tarihinde borçluya ait mahalde müvekkil kurum kaçak ekipleri tarafından yapılan kontrolde kaçak elektrik kullandığı tespit edilen davalı aleyhine … seri nolu kaçak zabtı tanzim edidiğini, işbu zapt gereğince müvekkil kurum çalışanları tarafından kaçak elektrik tahakkuk bedeli hesaplanmış ve davalıya teslim edildiğini, ancak borçlu tarafından borcun vadesi geldiğinde ödeme yapılmadığını, işbu sebeplerle, tarafımızca davalı hakkında İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra dosyasında icra takibi başlatıldığını, ancak, borçlu haksız olarak icra takibine itiraz etmiş ve icra takibi durdurulduğunu, borçlu-davalının yargılama süreci devam ederken mal kaçıracağına dair duyum alındığından mütevellit tarafımızca borçlu aleyhine ihtiyati haciz talep edilmiştir ancak yerel mahkeme yaklaşık ispat koşulunun oluşmadığını belirterek ihtiyati haciz talebimizin reddine karar verildiğini, Yerel mahkemenin kararı hatalı ve hukuka aykırı olup kurulan ara kararın kaldırılması gerektiğini, şöyle ki; İhtiyati haciz prosedürü için kanun ve Yargıtay’ın yerleşik kararlarında da belirtildiği üzere, vadesi gelmiş bir borcun alacaklı tarafından yaklaşık olarak ispat edilmesi gerektiğini, müvekkil kurum alacağının yaklaşık ispat koşulunun da üzerinde tarafımızca ortaya konulmuş olması yerel mahkeme tarafından göz ardı edildiğini, müvekkil kurum alacağı hukuka uygun olarak düzenlenmiş kaçak zapt tutanağı ile ortaya konulduğunu, ilgili kaçak elektrik tutanağının tutulduğu mahallin fiili kullanıcısı davalı olup, kaçak elektrik tutanağı tutulduğunda da kullanıcının davlı olduğu mahalde yapılan kontrolde teyit edildiğini, kesin delil niteliğinde olan işbu kaçak zapt tutanaklarının alacağımızın varlığını kanıtlar nitelikte olacağına ilişkin hiçbir beis olmadığını, bir alacağın tespiti için kesin delil mahiyetindeki bir evrak dışında tarafımızca ispat yükü daha yüksek ne sunulabileceği idrak edilemediğini, müvekkil şirket amme hizmeti vermekte olup, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmesinin beklenilmesi halinde kamu alacağı niteliğindeki alacağının ifası günbegün imkansız hale geldiğini, kesin delil niteliğindeki kaçak zapt tutanakları ve zabıttaki tespitleri somut olarak destekleyen tüketim endeksleri müvekkil kurum alacağını yaklaşık ispat ölçüsünün de üzerinde ortaya koyduğu göz önünde bulundurularak vadesi gelmiş bir borç için ihtiyati haciz talebinin kabulü gerektiğini, Emsal Bölge Adliye Mahkemesi ile yerel mahkeme kararları da bulunduğunu, davalı borçlu, ilgili kaçak elektrik faturalarının son ödeme tarihi geçmiş olmasına rağmen borcunu ödemediğini, Yerel Mahkeme dosyasına kaçak elektrik kullanımına dair açık deliller sunulmuş olup ihtiyati haciz yönünden haklılık tam olarak ispat edilmediğini, itirazın iptali davasında yargılama sürecinin tamamlanması ve icra takibinin kesinleşmesi beklenildiği takdirde, “kamu alacağı” niteliğinde olan kaçak elektrik bedelinin tahsili tehlikeye gireceğini beyan ederek yerel mahkemenin aleyhe olan kararının kaldırılmasına ve İhtiyati Haciz talebimizin kabulüne karar verilmesini istemiştir.6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre;İİK’nun İhtiyati haciz şartları başlıklı 257.maddesinde; ” Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir: 1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa; 2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa; Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.” hükmüne yer verilmiştir. Yargıtay 23.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/5783 E. 2016/4664 K.sayılı kararında “Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nun 257 vd. maddeleri gereğince para borcu alacaklısı rehinle temin edilmemiş bir alacağı için borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ile alacaklarını haczettirebilir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam ispat gerekmemekte olup, mahkemenin alacağın ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığına kanaat getirmesi yeterlidir (İİK’nun 258/1- gerçeğe benzerlik karinesi). Somut olayda, talep eden alacağının dayanağı olarak tek taraflı olarak düzenlediği sözleşmeye da- yalı faturayı göstermiştir. Bu durumda, mahkemeye alacağın varlığına kanaat getirilecek yeterli delil sunulmadığından, ihtiyati haciz kararının koşulları mevcut değildir. Mahkemece, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddi yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir” denilmiştir. Eldeki dosya kaçak elektrik kullanım bedeli yönünden ihtiyati haciz kararı verilmesi talebine ilişkindir. İhtiyati hacze konu alacak tak taraflı olarak düzenlenen tutanağa dayalı faturadan kaynaklanmaktadır. Alacağın varlığı noktasında dosyaya sunulan fotoğraflar ve video kaydı da ” yaklaşık ispat”a elverişli değildir. Uyuşmazlık konusu haksız fiil niteliğindeki kaçak elektrik kullanımına ilişkin olup yargılamaya muhtaçtır. Eldeki dosyada yargılamanın bulunduğu aşama itibariyle İİK 257. madde gereği ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirilmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, ihtiyati haciz talep eden …’ın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; İhtiyati haciz talep eden …’ın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 03/07/2023