Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/199 E. 2023/186 K. 24.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/199
KARAR NO: 2023/186
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/11/2022
NUMARASI: 2022/861 E –
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 24/01/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; davalının kaçak elektrik kullanımı sebebiyle hakkında yapılan İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı takip dosyasında borca itirazının iptali ile davalı/borçlunun taşınır, taşınmaz malları ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerinde İİK’nın 257. maddesi gereği dava ve takip kesinleşinceye kadar teminatsız veya Mahkemece uygun görülecek teminat karşılığında ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir. Mahkemece 16/11/2022 tarihli ara karar ile; İİK’nun ihtiyati haciz kararı verilmesine ilişkin hükümleri yazılmak suretiyle ,” İhtiyati haciz talebinin KABULÜNE, yukarıda yazılı davacı lehine, dava değeri olan 462.596,28 TL’nin %15’i (69.389,44 TL) oranında teminat yatırılması kaydı ile borçlu adına kayıtlı menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklamın davalı adına kayıtlı olması koşulu ile İHTİYATEN HACZİNE” şeklinde ara karar oluşturulmuştur. Davalı vekilinin sözkonusu ara karara itirazı üzerine mahkemece duruşmalı inceleme sonucunda 06/12/2022 tarihli ara karar ile , menfi tesbit davalarında tedbir konusunda uygulanma imkanı olan ve somut olayla ilgisi bulunmayan mevzuat hükümlerine atıfla “İİK 72/3 maddesi gereğince ihtiyati tedbir talep eden alacaklının ihtiyati tedbir talebini ölçülü, kanuni ve meşru olduğu ve ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için kanunun aradığı gerekli şartları taşıdığı ” gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir. Mahkemece verilen kararı, davalı vekili istinaf etmiştir. Davalı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin kaçak kullanımının sözkonusu olmadığı,özel hukuk tüzel kişisi olan davacı tarafça tek taraflı olarak tanzim edilen ve müvekkilinin imzasını içermeyen tutanakların aksi sabit olana kadar geçerli belge kabul edilemeyeceği,somut olayda ihtiyati haciz şartlarının gerçekleşmediği ,haksız fiil iddiasında bulunan davacı şirketin bu iddiasını ispatlamak zorunda olduğu ileri sürülerek,ara kararın kaldırılması istenmiştir.HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda;ilk derece mahkemesinde derdest bulunan dava ; ödenmediği ileri sürülen kaçak elektrik fatura bedellerinin tahsiline yönelik yapılan takibe itirazın iptali ile ihtiyati haciz kararı verilmesi talebine ilişkindir. Davacı tarafça teminatın süresinde yatırıldığı ilgili makbuzdan anlaşılmıştır. İİK.nun 257. maddesinde “İhtiyati haciz şartları” düzenlenmiştir. Bu hükme göre, müeccel bir alacak için kural olarak ihtiyati haciz istenemez. İstenebilmesi için, alacaklının alacağını vadesinde alabilmesinin ciddi bir şekilde tehlikeye düştüğüne veya düşmekte olduğuna delalet edecek hallerin varlığı şarttır. Bu haller İİK 257/2 maddesinde sayılmış olup, vadesi gelmemiş borçtan dolayı, borçlunun muayyen ikametgahı yoksa; borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar yada bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa, bu nedenlerden birinin bulunması halinde ihtiyati haciz istenebilir. İİK 258. maddesine göre, alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında kanaat getirecek delil göstermeye mecburdur. Alacağın varlığını muayyen bir ihtimal dahilinde gösteren vakıaların ispat edilmesi yeterlidir. Yargıtay 23.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/5783 E. 2016/4664 K.sayılı kararında “Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nun 257 vd. maddeleri gereğince para borcu alacaklısı rehinle temin edilmemiş bir alacağı için borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ile alacaklarını haczettirebilir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam ispat gerekmemekte olup, mahkemenin alacağın ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığına kanaat getirmesi yeterlidir (İİK’nun 258/1- gerçeğe benzerlik karinesi). Somut olayda, talep eden alacağının dayanağı olarak tek taraflı olarak düzenlediği sözleşmeye dayalı faturayı göstermiştir. Bu durumda, mahkemeye alacağın varlığına kanaat getirilecek yeterli delil sunulmadığından, ihtiyati haciz kararının koşulları mevcut değildir. Mahkemece, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddi yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir” denilmiştir.Dava itirazın iptaline ilişkin olup, ihtiyati hacze konu alacak fatura alacağına dayanmaktadır. Davada dava konusu alacağın tek taraflı düzenlenen tutanağa dayalı olması sebebiyle , davalının bu tutanağın aksini ispat imkanı olup,kaçak elektrik kullanımının tesbitinin haksız fiil olması sebebiyle de yargılama gerektirdiği, bu aşamada yaklaşık ispat koşulunun varlığına kanaat oluşturacak bir durumun bulunmadığı anlaşıldığından, davada İİK 257. madde gereği ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı ,mahkemece hatalı değerlendirme ile ihtiyati haciz kararı verilmesi ve bu karara davalı tarafın itirazının da reddine karar verilmesi usul ve hukuka aykırı bulunmuştur.Bu sebeplerle, HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca ,davalı tarafın itirazının kabulü ile , mahkemenin ihtiyati hacze itirazının reddine dair ara karar kaldırılarak, ” ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına ve davacı tarafın ihtiyati haciz talebinin reddine ” karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf talebinin kabulü ile, mahkemenin 06/12/2022 tarihli ve itirazın reddine ilişkin ara karar kaldırılarak; Davalı tarafın ihtiyati hacze itirazının kabülü ile,mahkemece verilen 16/11/2022 tarihli ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına ve davacı tarafın ihtiyati haciz talebinin reddine, Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 24/01/2023