Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/1619 E. 2023/1699 K. 30.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/1619
KARAR NO: 2023/1699
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/03/2023
NUMARASI: 2023/64 E – 2023/62 K -Değişik İş
TALEP KONUSU: İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ: 30/05/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İhtiyati haciz isteyen vekili dilekçesinde özetle; borçlu şirketin … seri numaralı zabıt ile 182.157,11-TL ve 408.298,92-TL bedelli faturaların ödemediğini, borçlu aleyhine başlatacakları takibin kesinleşmesine kadar geçecek sürede mal kaçırmaması sebebiyle karşı tarafın menkul ve gayrimenkullerinin ihtiyati haczine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece 09/03/2023 tarihli ara karar ile; İhtiyati Haciz isteyen tarafın talebinin İİK 257 vd maddeleri gereğince borçlu yönünden %20 teminat karşılığı olan 118.091,20-TL’nin yatırılması halinde KABULÜ ile İİK ‘ nın 257/1 maddesi uyarınca ihtiyati haciz isteyen alacaklının yukarıda belirtilen 590.456,03-TL alacağının tahsilini sağlamak için borçlunun borca yeter miktardaki yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır , taşınmaz malları ile üçüncü kişiler nezdindeki hak ve alacaklarının İHTİYATEN HACZİNE karar verilmiştir. Karşı taraf vekili 16/03/2023 tarihli dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin dershane işlettiğini, kaçak elektrik kullanmasının söz konusu olmadığını, elektrik abonesi olarak düzenlenen faturaları ödediğini, dava konusu yapılan kaçak elektrikle ilgili İstanbul 10.ATM 2023/170 esas sayılı dava dosyası ile menfi tespit davası açtıklarını, alacağın varlığının yargılamayı gerektirdiğini, bu nedenlerle ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece ihtiyati haciz kararına yönelik itirazın duruşmalı olarak değerlendirilmesi sonunda 22/03/2023 tarihli ara karar ile ; ” mahkememizce kaçak elektrik tutanağı ve düzenlenen faturalara istinaden ihtiyati haciz kararı verildiği, borçlu tarafın dava konusu alacakla ilgili İstanbul 10.ATM 2023/170 esas sayılı dava dosyası ile menfi tespit davası açıldığı, bu bağlamda gelinen aşama itibariyle alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiğinden ” gerekçesi ile; “İhtiyati hacze itiraz eden tarafın elektrik kullanıcısı abonesi olduğu, ihtiyati hacze konu alacakla ilgili menfi tespit davası açıldığı, alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiği dikkate alınarak itirazın KABULÜ ile, mahkememizce verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına,” şeklinde karar verilmiştir. Teminat miktarı 15/03/2023 tarihinde yatırılmıştır. Mahkemece verilen kararı ,ihtiyati haciz isteyen vekili istinaf etmiştir. İhtiyati haciz isteyen vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin faaliyetleri kapsamında, müvekkili şirket yetkilileri tarafından 31.01.2023 tarihinde yapılan kontrollerde “Sisteme müdahale edilerek ayrı bir hat çekilerek sayaçtan geçirilmeksizin elektrik enerjisi tüketildiği tespit edildiği, borçlu hakkında … hesap numarasında 31.01.2023 tarihli … Tic. Ltd. Şti. unvanına … seri numaralı zabıt karşılığı 182.157,11 TL ve 408.298,92 TL bedelli faturalar tahakkuk ettirildiği, ayrıca, kaçak elektrik tüketim tutanaklarının resmi belge olduğu ,ibraz edilen belgelerle aklaşık ispat koşulunun sağlandığı, kaçak elektrik tüketimi nedeni ile doğan alacağın faturalandırılmış olması, borçluya bildirilmiş olması, ödeme süresinin geçmiş olması bu duruma rağmen borçlunun borcunu ödememekte direnmesi gerek müvekkili gerek kamuyu zarara uğrattığı, İİK m. 257/1’de aranan “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir” hükmündeki şartlar gerçekleşmiş olup ayrıca İİK m. 257/2’de belirtilen borçlunun borçtan kurtulmak amacıyla mallarını gizleme, kaçırma ve kaçma durumu söz konusu olduğundan , alacağının hukuki güvence altına alınması için ihtiyati haczin devamına karar verilmesi gerektiği ,kararın kaldırılması,ihtiyati haciz kararı verilmesi istenmiştir. HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; İİK.nun 257. maddesinde “İhtiyati haciz şartları” düzenlenmiştir. Bu hükme göre, müeccel bir alacak için kural olarak ihtiyati haciz istenemez. İstenebilmesi için, alacaklının alacağını vadesinde alabilmesinin ciddi bir şekilde tehlikeye düştüğüne veya düşmekte olduğuna delalet edecek hallerin varlığı şarttır. Bu haller İİK 257/2 maddesinde sayılmış olup, vadesi gelmemiş borçtan dolayı, borçlunun muayyen ikametgahı yoksa; borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar yada bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa, bu nedenlerden birinin bulunması halinde ihtiyati haciz istenebilir. İİK 258. maddesine göre, alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında kanaat getirecek delil göstermeye mecburdur. Alacağın varlığını muayyen bir ihtimal dahilinde gösteren vakıaların ispat edilmesi yeterlidir. Yargıtay 23.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/5783 E. 2016/4664 K.sayılı kararında “Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nun 257 vd. maddeleri gereğince para borcu alacaklısı rehinle temin edilmemiş bir alacağı için borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ile alacaklarını haczettirebilir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam ispat gerekmemekte olup, mahkemenin alacağın ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığına kanaat getirmesi yeterlidir (İİK’nun 258/1- gerçeğe benzerlik karinesi). Somut olayda, talep eden alacağının dayanağı olarak tek taraflı olarak düzenlediği sözleşmeye dayalı faturayı göstermiştir. Bu durumda, mahkemeye alacağın varlığına kanaat getirilecek yeterli delil sunulmadığından, ihtiyati haciz kararının koşulları mevcut değildir. Mahkemece, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddi yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir” denilmiştir. Talep konusu alacağın tek taraflı düzenlenen tutanağa dayalı olması ,kaçak elektrik kullanımının tesbitinin haksız fiil olması sebebiyle de yargılama gerektirdiği, bu aşamada yaklaşık ispat koşulunun varlığına kanaat oluşturacak bir durumun bulunmadığı anlaşıldığından, davada İİK 257. madde gereği ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı,bu sebeple mahkemece bu gerekçe ile ihtiyati haciz kararına itirazın kabulü ile ,ihtiyeti haciz kararının kaldırılmasında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, ihtiyati haciz isteyen vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; İhtiyati haciz isteyen vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 179,90 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 30/05/2023