Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/156 E. 2023/117 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/156
KARAR NO: 2023/117
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 17/11/2022
NUMARASI: 2022/657 E
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 19/01/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde davacı müvekkili şirketin bir otel işletmecisi olduğunu, Sirkeci’de özellikte turistlerin kaldığı 52 odalı, yataklı 4 yıldızlı bir müessese olduğunu, müvekkiline ait olan … hesap numaralı tesisatına davalı … ekibince 13.09.2022 tarihinde kaçak elektrik kullanma zaptı düzenlendiğini, akabinde de 65.538,01.-TL tutarlı ve 758.782.-TL tutarlı iki farklı “kaçak elektrik faturası” düzenlendiğini,kaçak elektrik hesabının yasal yönetmeliğe aykırı olduğunu, otel işletmesinin pandemi döneminde zarar ettiğini ve ekonomik olarak toparlanma sürecinde olduğunu, otel turizm mevsimi olması nedeniyle tam kapasite dolu olduğunu ve şuanda binada elektrik bulunmadığından elektrik ihtiyacının seyyar jeneratör kamyonları ile giderilmeye çalışıldığını, bu da hem çok pahalı ve hem de zaman zaman teknik aksamalar ile kesintilere neden olduğu için asansörlerde elektrik kesintileri nedeniyle arızalara ve bilgisayar, tv ve diğer tüm kesintileri ile müşterilerin huzursuzluklarına ve devamında da otelden ayrılmalarına ve davacı müvekkilin de zarara uğradığını, öncelikle durumun vahametine binaen dava konusu kaçak elektrik faturaları hakkında karar esas hakkında karar verilinceye kadar tahsil işlemlerinin ve kesme emrinin kaldırılması yönünde ihtiyati tedbir faturaların iptaline kararı verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince 11.10.2022 tarihli ara kararla, ” somut olayda dava konusu yerin iş yeri olup, elektriğin iş yeri faaliyetini sürdürebilmesi için zorunlu bir ihtiyaç olduğundan davacı yanın tedbir talep etmekte hukuki yararı bulunduğun ” gerekçeleriyle dava miktarı olan 824.320,01-TL üzerinden hesaplanacak %15 (123.648,00-TL) teminat karşılığında KABULÜNE, ilgili teminatın Mahkememiz veznesine depo edilmesi yada aynı bedelde kesin ve süresiz teminat mektubunun Mahkememize sunulması halinde tedbirin ifası için davalı kuruma Mahkememizce teskere yazılarak davacı şirketin (Otelin) kaçak elektrik kullanımından kaynaklı kesilen elektriğin açılması yönünde karar verildiği hususunun bildirilmesine karar verilmiştir. Bu karara davalı tarafın itirazı üzerine duruşmalı olarak yapılan inceleme sonunda 17.11.2022 tarihli karar ile itirazın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için kanunun aradığı şartların ve yaklaşık ispat koşulunun somut olayda gerçekleşmediğini,yapılan kontrollerde, davacının kayıtlı sayaçtan sözleşmesiz/kayısız olarak kaçak enerji kullanımı yaptığı tespit edildiğini, kaçak kullanımın ispatlanmış olduğunu, teminat miktarının yetersiz olduğunu, ihtiyati tedbir hükmünün “doğmuş ve doğacak borçlara ilişkin olarak elektriğin kesilmemesi” şeklinde verilmiş olmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek adil yargılanma ilkesi ışığında ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, aksi halde %100 oranında teminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. Dava, menfi tespit talebine ilişkin olup dava konusu borç kaçak elektrik kullanımından kaynaklanmaktadır.İstinafa gelen uyuşmazlık ise, menfi tespit davasında davaya konu fatura nedeniyle verilen ihtiyati tedbir kararına ilişkindir. HMK 389 ve devamı maddelerine göre “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir”. Talep edenin haklarının derhâl korunmasında zorunluluk bulunan hâllerde, hâkim karşı tarafı dinlemeden de tedbire karar verebilir. Mahkeme, tedbire konu olan mal veya hakkın muhafaza altına alınması veya bir yedi- emine tevdii ya da bir şeyin yapılması veya yapılmaması gibi, sakıncayı ortadan kaldıracak veya zararı engelleyecek her türlü tedbire karar verebilir. Davacı vekili; dava konusu kaçak elektrik faturaları nedeniyle elektriğin kesilmemesi/ kesilen elektriğin açılması yönünde tedbir kararı verilmesini talep etmiştir . Somut olayda; dava konusu kaçak elektik tüketimine konu mahal iş yeri olup işin niteliği gereği elektriğin davacının işletmesi için olmazsa olmaz koşulu gözetildiğinde kesintinin, davacının ticari işletme faaliyetinin durmasına sebep olacağı, bu haliyle davacının ağır ekonomik kayıplara uğrayacağı, tarafların karşılıklı menfaatleri esas alındığında yargılama süresince çekişme konusu elektriğin kesilmesinin davacı aleyhine ağır zararlar doğuracağı, davanın sonuna kadar, en azından dava konusu miktarla sınırlı davacının işletmesinde elektrik kesintisinin önüne geçmek gerektiği, bunun yanı sıra alacağın miktarına göre davalı şirketin de ihtiyati tedbir isteminde hukuki yararı bulunduğu anlaşılmaktadır. Zira davacının mal varlığında gelebilecek bir değişim nedeni ile ilerde belirlenecek alacaklı şirket zararının elde edilmesi zorlaşabileceği gibi tamamen imkansız hale de gelebilecektir. Mahkemece verilen kararda kararın 824.320,01-TL olan dava miktarı üzerinden verildiğinin belirtili olduğu, bu haliyle de bu kaçak kullanım nedeniyle verildiğinin karar içeriğinden belli olduğu, bu haliyle HMK’nın 389. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesinde ve teminat miktarının belirlenmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararda vakıa ve hukuki değer- lendirme noktasında, usul ve esasa aykırılık tespit edilmediğinden, davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 md gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Davalıdan alınması gereken 179,90-TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 80,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 19/01/2023