Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/1493 E. 2023/1506 K. 16.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/1493
KARAR NO: 2023/1506
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 04/04/2023
NUMARASI: 2023/86 Esas
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
KARAR TARİHİ: 16/05/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … Ticaret Limited Şirketinin, … Mah. … Bulvarı. No:… Esenyurt/İstanbul adresinde İnternet cafe faaliyeti gösterdiğini, müvekkili şirkete gelen borç ihbarnamesi ile hakkında 04/01/2023 tarihli 91.777.79 TL’lik usulsüz kullanım iddiası ile fatura tahakkuk edilidğini bu faturanın THY Madde 42/1-ç bendine göre ” Dağıtım lisansı sahibi tüzel kişinin ilgili mevzuata uygun olarak kestiği elektrik enerjisini, mücbir sebep halleri dışında açması, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilir.” hükmüne göre düzenlendiğini öğrendiğini, davalı şirketin her ne kadar usulüne uygun şekilde müvekkiline ait enerjiyi kestiğini ve müvekkilinin kesik olan enerji hattını kendi çabası ile tekrar bağladığını iddia ettiğini ise de bu hususta tarafımıza hiçbir bilgi veya belge verilmediğini, müvekkili şirketin yetkilisinin ısrarı üzerine davalı şirket görevlileri sistem üzerinden kesik görülmekte arkadaşlarda buna göre işlem yapmakta’ diyerek açıkça usulsüzlük yaptıklarını kabul ettiklerini, davalı şirketin haksız kazanç elde etmek amacı ile hareket ettiğini, çünkü aynı dönem için hem normal faturanın hemde usulsüz kullanım faturası düzenleyerek mükerrer tahsilat yapmak istediğini, ayrıca usulsüz kullanım faturası çarpan 2 ile yapılmakta olduğunu, buda normal faturanın 2 katına tekabül ettiğini, davalı şirketin izlediği yol ve yöntemlerin tamamen gayri hukuki ve gayri ahlaki olduğunu, davalı şirketin müvekkiline normal faturanın yanında kaçak faturasını ödettirmek için baskı kurduğunu ve elektrik enerjisini kesmek ile tehdit ettiğini, müvekkilini bu aşamada 91.777.79 TL’lik ödeme imkanı bulunmadığını, davalı şirketin ise ödeme yapılmadığı takdirde müvekkilinin enerjisini keseceğini açıkça beyan ettiğini, böyle bir durumda müvekkilinin işletmesini aç tutması ve ticari hayatına devam etmesi mümkün olmadığını, müvekkilinin işlemediği bir eylem sebebi ile davalı şirket tarafından tamamen keyfi olarak cezalandırılmakta ve iflasa sürüklenmek istendiğini, davalı şirket tarafından kesilen enerjinin yeniden enerji verilmesi yönünde dava süresince tedbir kararı verilmesi, davalı personelce yönetmeliğe aykırı bir şekilde tutulduğu tespit edilen batıl tutanağın iptali ile bu tutanağa dayanarak kesilen cezaların iptaline karar verilmesini, mahkeme aksi kanaate olması halinde ilgili fatura üzerinden hesap bilirkişi marifeti ile inceleme yapılarak fazlaya ilişkin tutarlar yönünden borçlu olmadığımızın tespitine, avukatlık ücreti dâhil yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk Derece mahkemesince verilen 31/01/2023 tarihli ara karar ile; “İhtiyati tedbir talebinin KABULÜNE, Talep edenin Talebinin Kabulü ile dava değerinin takdiren % 15’i tutarında teminat gösterilmesi durumunda, davalı kurum tarafından dosyamız davacısı … LİMİTED ŞİRKETİ’nin kesilen elektrik enerjisinin dava süresince VERİLMESİNE,Yasal süre içerisinde talep halinde tedbir kararının infazı için davalı kuruma müzekkere yazılmasına, ” karar verilmiştir. Davalı vekilinin ihtiyati tedbir kararına itirazının duruşmalı incelenmesi sonucunda 04/04/2023 tarihli ara karar ile; davalı … A.Ş.vekilinin ihtiyati tedbire itirazlarının reddine karar verilmiştir. Sözkonusu ara kararı davalı vekili istinaf etmiş olup dilekçesinde özetle; İhtiyati tedbir kararı verilebilmesi için kanunun aradığı şartlar gerçekleşmediği, ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için bulunması gereken yaklaşık ispat koşulu da somut olayda gerçekleşmediği, kaçak elektriğin kullanıldığına dair video kayıtlarının mevcut olduğu, kaçak elektrik kullanımı ispat olunduğu, tedbirin %15 teminat mukabilinde verilmiş olmasının hukuka aykırı olduğu, verilen ihtiyati tedbir kararı, ortaya çıkacak kamu zararının engellenmesinin önüne geçtiği, İhtiyati tedbir kararının meydana getirebileceği sonuçların Mahkemece hiçbir suretle değerlendirilmediği, davalı şirketin Anayasal haklarına aykırılık oluştuğu, mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, davalı şirket tarafından tahakkuk edilen alacak miktarının %100’ünün teminat olarak depo edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Davada asıl talep İİK 72 maddesine dayalı menfi tespit talebine ilişkin olup dava konusu borç kaçak elektrik kullanımından kaynaklanmaktadır. Davacı dava dilekçesinde dava konusu kaçak elektrik faturaları nedeniyle elektriğin kesilmemesi yönünde tedbir kararı talep etmiş, mahkemece tedbir talebinin kabulüne % 15 oranında teminat alınmasına karar verilmiş, takdir olunan teminat miktarı süresi içinde mahkeme veznesine yatırılmıştır. Davalı vekili; elektriğin kesilmemesi yönündeki tedbir talebi yönünden yaklaşık ispat koşulunun yerine getirilmediğini, tedbir şartlarının oluşmadığını beyanla tedbirin kaldırılmasını, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde ise % 100 oranında teminat alınmasını taleple karara itiraz etmiş mahkemece bu yöndeki itirazı reddedilmiş olmakla aynı nedenlerle istinafa başvurmaktadır. Somut olayda; dava konusu kaçak elektik tüketimine konu mahallin iş yeri ve dava konusu borcun varlığı ve miktarının yargılamaya muhtaç olduğu, söz konusu faturalar nedeniyle elektriğin kesilmesi halinde davacının telafisi zor zararının oluşacağına dair yaklaşık ispat koşulu yerine getirilmiş ihtiyati tedbir dava konusu iki adet fatura ile sınırlanmış olmakla elektriğin kesilmemesi yönünde tedbir kararı verilmesi HMK 389 md hükmüne uygundur. Mahkemece takdir olunan % 15 oranındaki teminat miktarının yeterli ve somut olaya uygun olduğu değerlendirilmiştir. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararda vakıa ve hukuki değerlendirme noktasında, usul ve esasa aykırılık tespit edilmediğinden, davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 md gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 16/05/2023