Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/1447 E. 2023/1487 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/1447
KARAR NO: 2023/1487
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06.03.2023
NUMARASI: 2023/1 E
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 11/05/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında … tesisat müşteri numaralı elektrik abonelik sözleşmesi bulunduğunu, müvekkilinin dava dilekçesinde belirtilen adresinde iş yeri bulunduğunu, davalı kurumdan gelen personelce kaçak elektrik kullanıldığından bahisle 16.12.2022 tarih ve … seri numaralı Kaçak Usulsüz Elektrik Kullanım Tespit Tutanağı tutulduğunu, müvekkili aleyhine 09.02.2022 tarihli ilk endeks, 12.12.2022 tarihinde son endeks esas olmak ve geçmişe yönelik yaklaşık 11 aylık dönem için 19.12.2022 tarih ve … seri numaralı ve 75.807,27 TL miktarlı ve yine 12.12.2022 ilk endeks, 16.12.2022 de son endeks olmak üzere 4 gün için 19.12.2022 tarihli ve … seri numaralı ve 2.393,98 TL miktarlı iki adet fatura tanzim edildiğini ve müvekkiline 28.12.2022 tarihinde tebliğ edildiğini, müvekkili tarafından faturalara, faturalar daha kendisine tebliğ edilmeden davalı idarenin şifahi beyanı üzerine 22.12.2022 tarih ve … sayılı dilekçe ile faturalara konu borca itirazda bulunduğunu, davalı şirket çalışanları tarafından müvekkilinin iş yerinde 16.12.2022 tarih ve … seri numaralı tutanak tanzim edildiğini ve müvekkiline tutanak imzalattırıldığını, müvekkilinin rutin kontrol olduğunu düşünerek vec tutanağının içeriğine bakmadan tutanağı imzaladığını, davalı tarafın usul ve esaslara uyulmayarak afaki olarak soyut ve subjektif yöntemlerle işlem ve hesaplama yaptığını, tüketici haklarının ihlal edilmemesinin esas olduğunu, faturalara konu borca esas alındığı anlaşılan 16.12.2022 tarihli kaçak elektrik kullanıp tespit tutanağını ve dava konusu faturaları kabul anlamına gelmemek kaydıyla kaçak elektrik enerjisi kullanma süresi doğru bilgi ve belgelere dayandırılması kaydıyla elektrik enerjisi kullanılmaya başlanıldığı tarih ile kaçak tespitinin yapıldığı tarih arasındaki süre olduğunu, doğru bulgu ve belgelerin bulunmaması halinde bu sürenin 90 gün olduğunu, davalarının takipten önce açılmış bir menfi tespit davası olduğu nazara alınarak alacağın %15 teminat mukabilinde icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalarının kabulü ile davalı idareye kaçak elektrik kullanımı söz konusu olmadığından davaya konu faturalardan borçlu olmadıklarının tespiti ile faturalara konu cezaların iptalini, yargılama harç ve giderinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince, 05.01.2023 tarihli ara karar ile;”Talebin kabulü ile davacının davaya konu abonelik sözleşmesi kapsamındaki elektrik enerjisi talep edenin “… Mah. … Cad. No:… (Dükkan:..) Arnavutköy/İSTANBUL” adresinde bulunan dava konusu yer ve faturalarla ( 19.12.2022 tanzim ve … fatura numaralı 75.807,27-TL ve … fatura numaralı 2.393,98-TL bedelli iki adet fatura) sınırlı olacak şekilde taraflar arasında hüküm doğurmak üzere icraya konu edilmesi halinde İİK’nın 72/2. maddesi uyarınca takibin tedbiren durdurulmasına, davaya konu edilen 75.807,27-TL lik ve 2.393,98-TL lik iki adet fatura toplamı olan 78.201,25 TL nin %20 si oranında nakti yada kesin ve süresiz banka teminat mektubu davacı tarafça süresinde yatırıldığında yada sunulduğunda işbu faturaların takibe konulmaması yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmesine,” karar verilmiştir. Yine ilk derece mahkemesince,05.01.2023 tarihli ara karar ile; “İhtiyati tedbir talebinin dava değerinin %20’si oranında nakdi teminat (15.640,25-₺) veya muteber banka teminat mektubu sunulması karşılığında KABULÜNE; teminat yatırılması halinde davaya konu abonelik sözleşmesi kapsamındaki elektrik enerjisinin talep edenin ” … Mahallesi, … Cad. N:.. Arnavutköy/ İstanbul ” adresinde bulunan yer ve dava konusu faturalarla ( 19.12.2022 tanzim ve … fatura numaralı 75.807,27-TL ve … fatura numaralı 2.393,98-TL bedelli iki adet fatura) sınırlı olacak şekilde elektriğin kesilmesinin tedbiren önlenmesine, kesilmiş olması halinde elektrik enerjisinin yeniden tesisine, teminat yatırıldığında, kararın talep edene verilmesine ve talep halinde infazı için ilgili kuruma gönderilmesine, talep edence ihtiyati tedbir kararının bir haftalık kesin süre içinde infazının talep edilmemesi halinde tedbir kararının kendiliğinden kalmış sayılacağının tedbir talep edene ihtarına, “karar verilmiş, verilen tedbir kararlarına davalı tarafça itiraz edilmiş, davalının tedbir kararlarına yönelik itirazı duruşmalı olarak incelenmiş 06.03.2023 tarihinde;” somut olayda; davalı tarafça yapılan işlemin tek taraflı düzenlenen tutanağa dayanması, bu aşamada mahkememizce kaçak elektrik kullanımı yapılıp yapılmadığı ile yapılmışsa bunun davalı iddiası kadar olup olmadığının belirlenemeyeceği, bu hususların teknik inceleme gerektirdiği ve ancak bilirkişi incelemesi sonrası anlaşılabileceği, bu yönde de ön inceleme duruşmasında ara karar tesis edildiği, ayrıca davacının haksız çıkması halinde davalının muhtemel zararı için de verilen her iki tedbir kararı için de ayrı ayrı teminat alındığı, takipten önce icra takibi yapılmaması yönünde ara karar tesis edildiği, diğer tedbir kararı için de koşulların gerçekleştiği, sonuç olarak tedbir kararlarının yasasının aradığı şartları taşıdığı, mahkememizce verilen 05/01/2023 ve 06/01/2023 tarihli tedbir kararlarında usul ve yasala aykırı bir yön bulunmadığı değerlendirilmekle tedbir kararına karşı yapılan itirazın reddine ” gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu: 05.01.2023 tarihli ara kararlar davalı tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için kanunun aradığı şartların gerçekleşmediğini, yaklaşık ispat konuşulunun da somut olayda gerçekleşmediğini, kaçak elektriğin kullanıldığına dair video kayıtlarının mevcut olup kaçak elektrik kullanımının ispat olunduğunu, kaçak elektriğin kullanıldığını kanıtlar video kayıtlarının mahkemeye sunulduğunu, tedbir kararının %20’şer teminat karşılığında verilmiş olmasının da hukuka aykırı olduğunu, verilen ihtiyati tedbir kararlarının, ortaya çıkacak kamu zararının engellenmesinin önüne geçildiğini, ihtiyati tedbir kararının meydana getirebileceği sonuçların mahkemece hiç bir suretle değerlendirilmediğini, müvekkili şirketin anayasal haklarına aykırılık söz konusu olduğunu beyanla; 06.03.2023 tarihli kararın hukuka aykırı olup ihtiyati tedbir kararlarının kaldırılmasına karar verilmesini, bu taleplerin reddi halinde ve ayrıca tedbirin devamına karar verilmesi halinde karşı tarafın ticari faaliyetlerini hala sürdürdüğü, bu sebeple ödeme kuvvetinin bulunduğu, dava süresince borçtan kurtulmak adına bu kurumdan yararlandığı ve ticari faaliyetini sonlandırma ihtimali göz önünde bulundurularak müvekkili şirket tarafından tahakkuk edilen alacak miktarının her bir tedbir kararı için ayrı ayrı %100’ünün teminat olarak depo edilmesine karar verilmesini istemiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava, menfi tespit talebine ilişkin olup dava konusu borç kaçak elektrik kullanımından kaynaklanmaktadır. HMK 389 ve devamı maddelerine göre “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” Talep edenin haklarının derhâl korunmasında zorunluluk bulunan hâllerde, hâkim karşı tarafı dinlemeden de tedbire karar verebilir. Mahkeme, tedbire konu olan mal veya hakkın muhafaza altına alınması veya bir yediemine tevdii ya da bir şeyin yapılması veya yapılmaması gibi, sakıncayı ortadan kaldıracak veya zararı engelleyecek her türlü tedbire karar verebilir. Dosya içeriğine göre; dava konusu borç işyerinde kaçak elektrik kullanımından kay- naklanmaktadır. Davacının işyeri için elektrik enerjisinin ” olmazsa olmaz” koşul olduğu, dava konusu borç nedeniyle elektriğin kesilmesi halinde davacının işyerindeki faaliyetinin duracağı ve telafisi güç zararının doğacağı tartışmasızdır. Somut olayda ihtiyati tedbir yönünden yaklaşık ispat koşulu gerçek- leşmiştir, mahkemece elektrik enerjisinin kesilmemesi hususunda verilen tedbir kararı yerindedir. Mahkemece, davacının tedbir talebi dava konusu faturalar ile sınırlı olarak kabul edilmiştir. Mahkemece takdir olunan % 20 oranındaki teminat miktarı süresi içinde mahkeme vezne- sine yatırılmış olup takdir olunan teminat miktarı uygundur. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararda vakıa ve hukuki değer- lendirme noktasında, usul ve esasa aykırılık tespit edilmediğinden, davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 md gereğince reddine karar verilmesi gerekmektedir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi 11/05/2023