Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/1428 E. 2023/1445 K. 10.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/1428
KARAR NO: 2023/1445
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/03/2023
NUMARASI: 2023/79 D.İş – 2023/81 K
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ: 10/05/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İhtiyati haciz talep eden vekili dilekçesinde özetle; İİK 257/1 uyarınca borçluların muaccel borcu için menkul ve gayrimenkul malları ile 3. şahıs nezdindeki hak ve alacaklarının, müvekkilin alacağına kavuşmasının imkansız olacağı da gözetilerek alacak miktarı olan 204.287,66 TL alacak üzerinden ihtiyaten haczine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir. Ödenmeyen kaçak elektrik fatura bedeline yönelik ihtiyati haciz talep edilmiştir.Mahkeme, dava dilekçesi ekinde sunulan belgeler nedeniyle talep konusu alacağın varlığı ve miktarı konusunda yeterli kanaat edinilmediği, talep edilen alacağın varlığı, miktarı ve muacceliyeti yargılamayı gerektirdiği, faturanın tek başına alacağın varlığına delil olmadığı, buna göre, yaklaşık ispat ölçütü yerine getirilmediği gerekçesiyle;”İhtiyati haciz talebinin reddine” istinafı kabil olmak üzere karar vermiştir.Kararı ihtiyati haciz talep eden vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde; müvekkil kuruma ait görevliler tarafından karşı taraf adresinde kurulu bulunan … numaralı sayaç üzerinde 13.02.2023 tarihli sayaç muayene raporuna istinaden karşı tarafın sayaca müdahale ettiği sonucuna ulaşıldığını, bunun üzerine 16.02.2023 tarihinde karşı tarafça … Mahallesi … Sokak No: … … Kat Dükkan Güngören İstanbul adresinde işletilmekte olan işletmede ” EPDK Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği 42. Maddesinin 1/c bendine göre ilgili kullanım yerinde sayaç ölçü devresine müdahale ederek sayacın eksik ölçüm yapmasına sebebiyet vermek sureti ile mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi kullanıldığı” tespit edilmiş ve buna ilişkin seri: … numaralı 16.02.2023 tarihli tutanak düzenlendiğini, müvekkil kurum görevlileri tarafından tutulan tutanak gereğince 17.02.2023 tarihli hesap bülteni düzenlenmiş ve buna ilişkin olarak karşı taraf adına … seri numaralı 20-02-2023/02-2023 tarihli 204.287,66 TL tutarlı fatura tahakkuk edildiğini, aradan bir aya yakın bir süre geçmiş olmasına rağmen karşı tarafça müvekkile ödenmesi gereken fatura bedeli ödenmediğini, müvekkilin alacağı başkaca herhangi bir teminata bağlı olmadığını, karşı tarafın kaçma ve borçtan mal kaçırma ihtimalide yüksek olduğunu, davalı hakkında Gaziosmanpaşa İcra Dairesi … Esas sayılı icra takibi 17.03.2023 tarihinde başlatıldığını, davalı borçlunun kaçak elektrik kullanım yaptığına ilişkin Kaçak elektrik tespit tutanağı, Kaçak hesap bülteni, iki adet fatura, video ve sayaç fotoğrafı dosya kapsamında bulunduğunu arz ve izah edilen ve resen göz önüne alınacak olan sebeplere binaen; borçlunun gayrimenkul, menkul ve 3. Kişilerdeki hak ve alacaklarına İHTİYATİ HACİZ KONULMASI kararı verilmesi talep edildi ise yerel mahkeme tarafından İHTİYATİ HACİZ talebimiz reddedildiğini, ihtiyati haciz , bir tür hukuki korumadır. Uyuşmazlık öncesinde veya uyuşmazlık süresince talep sahibinin talep ettiği hakkını ileride açacağı veya devam eden bir icra dosyası sonunda elde etmesinin sağlanması amacıyla getirilmiş olan bir tür hukuki güvence sistemi olduğunu,” İİK’nın ihtiyati haciz koşullarını düzenleyen 257. maddesinde, vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş bir para borcunun alacaklısının borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ve alacakları ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği düzenlenmiştir. İİK’nın 258/1. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin ”alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması” yeterlidir.Doktrinde ihtiyati haczin; muhafaza ve emniyet tedbiri, ihtiyati tedbirin özel bir nevi, koruma tedbiri, teminat tedbiri olduğu ifade edilmektedir. Yargıtay ise içtihatlarında ihtiyati haczin geçici bir haciz, dava veya icra takiplerine takaddüm eden emniyet tedbiri olduğunu belirterek, ihtiyati haczi bir icra takip işlemi olarak görmemektedir. 2004 sayılı İİK’nın 258/1. maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin ”alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması” yeterlidir. Mahkemenin ”alacağın varlığına kanaat edinmiş olmasından” anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin veya tam olarak ispat edilmesi değildir. Diğer hukuki himaye tedbirlerinde olduğu gibi ihtiyati hacizde de amaç davaya ilişkin yargılamadan farklı olarak, maddi hukuka dayanan hak bakımından nihai bir karar verip, uyuşmazlığı esastan sona erdirmek değildir. Yani ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için ispat gerekmez, yaklaşık ispat için delil sunulması yeterli olup, alacaklının ilişkisinin varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin olarak ispat etmesi aranmamaktadır.”(Yargıtay 19. HD 2016/18235 E. 2018/731), İİK 257/1 maddesi gereğince rehinle temin edilmemiş alacağımızın karşılanması amacı ile borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczine karar verilmesi talep etme zarureti ile açılan iş bu davamızın “Talep edilen alacağın varlığı, miktarı ve muacceliyeti yargılamayı gerektirdiği, faturanın tek başına alacağın varlığına delil olmadığı,” gerekçesi ile reddedilmiş reddedilmesi kararı son derece hatalı olmuştur. Talep edilen alacağın varlığına yönelik olarak fatura , hesap özeti , sayaç tutanağı , sayaç muayene tutanağı ve sonuç formu dosyaya ibraz edilmiştir. Bu alacağın varlığının ispatına yönelik tüm belgeler dosyaya ibraz edilmiş olmasına , Takibe konu alacağın rehinle teminat altına alınmamış olması ve davalı borçlunun mal kaçırma şüphesinin olduğunu beyan ederek ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; İİK’nun İhtiyati haciz şartları başlıklı 257.maddesinde; ” Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir: 1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa; 2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa; Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.” hükmüne yer verilmiştir. Yargıtay 23.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/5783 E. 2016/4664 K.sayılı kararında “Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nun 257 vd. maddeleri gereğince para borcu alacaklısı rehinle temin edilmemiş bir alacağı için borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ile alacaklarını haczettirebilir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam ispat gerekmemekte olup, mahkemenin alacağın ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığına kanaat getirmesi yeterlidir (İİK’nun 258/1- gerçeğe benzerlik karinesi). Somut olayda, talep eden alacağının dayanağı olarak tek taraflı olarak düzenlediği sözleşmeye da- yalı faturayı göstermiştir. Bu durumda, mahkemeye alacağın varlığına kanaat getirilecek yeterli delil sunulmadığından, ihtiyati haciz kararının koşulları mevcut değildir. Mahkemece, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddi yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir” denilmiştir. Eldeki dosya kaçak elektrik kullanım bedeli yönünden ihtiyati haciz kararı verilmesi talebine ilişkindir.İhtiyati hacze konu alacak tak taraflı olarak düzenlenen tutanağa dayalı faturadan kaynaklanmaktadır. Alacağın varlığı noktasında dosyaya sunulan fotoğraflar ve video kaydı da ” yaklaşık ispat”a elverişli değildir. Uyuşmazlık konusu haksız fiil niteliğindeki kaçak elektrik kullanımına ilişkin olup yargılamaya muhtaçtır. Eldeki dosyada yargılamanın bulunduğu aşama itibariyle İİK 257. madde gereği ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirilmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, ihtiyati haciz talep eden …’ın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; İhtiyati haciz talep eden …’ın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 10/05/2023