Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/1153 E. 2023/2931 K. 12.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/1153
KARAR NO: 2023/2931
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/11/2021
NUMARASI: 2019/476 E – 2021/1056 K
DAVANIN KONUSU: Tespit
KARAR TARİHİ: 12/10/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;e davalı tarafından 25.04.2019 tarihli tespit tutanağının hukuka aykırı düzenlendiğini,25.04.2019 tarihli tutanağa istinaden müvekkili aleyhine 16.676,12 Tl borç tahakkuk ettirildiğini,bu borcun gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin elektrik faturalarını düzenli olarak ödediğini, faturalandırmada Yönetmelik hükümlerine uyulmadığından bahisle davalı tarafından tahakkuk ettirilen para cezasının iptaline,açılan davanın sonuçlanmasına kadar davacının elektriğinin kesilmemesi için ihtiyati tedbir verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı … hakkında müvekkili şirket elemanlarınca … nolu … tüketim noktasına ait mahalde yapılan kontrol sonucunda 25.04.2019 tarih … seri nolu zabıt varakasının tanzim edildiğini, zabıt varakasıma istineden 2019/04-2018/10 dönem aralığında fatura tahakkukunun yapıldığını,davacı tarafından kaçak elektrik kullanmadığı yönünde yapılan savunmaların gerçeği yansıtmadığını,davacının müvekkili şirkete yaptığı itirazında kaçak elektrik kullanımında bulunduğunu beyan etti ğini,hesaplamaların yönetmelik hükmüne göre yapıldığını,davacının ihtiyati tedbir kararı verilmesi talebinin yerinde bulunmadığından bahisle yersiz açılan davanın reddini talep etmiştir.Mahkeme alınan bilirkişi raporu kapsamında davacının sayaca müdahale ederek tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle kaçak elektrik kullandığı anlaşılmakla ;Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin “Kaçak Elektrik Enerjisi Tüketimi” başlıklı 26ıncı maddesine göre;”Gerçek veya tüzel kişinin; a) Kullanım yerine ilişkin olarak; perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşma olmaksızın dağıtım sistemine müdahale ederek elektrik enerjisi tüketmesi…. kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilir…” düzenlemesi karşısında ; EPDK Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği Kaçak elektrik enerjisi kullanımı tespit süreci başlıklı 27. maddesine uygun olduğu anlaşılmış olup Emsal Yargıtay kararlarına göre aksi ispatlanmadıkça düzenlenen kaçak elektrik tespit tutanaklarının hukuki nitelik taşıdığı, davalı kuramca davacı adına düzenlenen kaçak elektrik tutanağındaki hususların aksinin ispatlanmadığından ,dava konusu düzenlen 16.676,62 TL para cezasının yerinde olduğu gerekçesi ile ;”Davanın REDDİNE” karar vermiştir.Kararı davacı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde; 25.04.2019 tarihli tespit tutanağında müvekkili aleyhine verilen 16.676.62TL. güncel borcun gerçeği yansıtmadığı,sunuan elektrik faturalarından anlaşılacağı üzere müvekkilinin iş yeri elektrik borcunu düzenli ödediği,kaçak elektrik tüketim miktarının hesaplanmasıyla ilgili 28. maddesine dayanarak bağlantı gücü dikkate alınmadığı gibi kaçak elektrik tüketim miktarının hesaplanmasında ve faturalamada alınacak süre ile ilgili 29.maddeye uyulmadığını,olayda ihtilaf dönemi 25.01.2019 son okuma tarihi-25.04.2019 tespit tutanak tarihleri arasındaki süre dikkate alınarak hesaplama yapılması gerekirken, davalı şirket doğru bulgu ve belgeler olmadan geriye dönük 12 ayı göz önüne alınarak kaçak elektrik tutarının hesaplandığı,fahiş tutarın belirlendiğini,bu somut durum dikkate alınmadan hukuka aykırı tek taraflı bilirkişi raporunu tanzim edildiğini,dosyanın farklı bir bilirkişiye gönderilmesi gerekirken bu talebin reddedildiğini belirterek davanın kabulüne karar verilmesi için kararın kaldırılmasını talep etmiştir.6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre;Dava ,kaçak tahakkukuna dayalı menfi tespit talebine ilişkindir.Alınan bilirkişi raporunda 25/04/2019 tarihli kaçak tespit tutanağına istinaden 30.05.2018 tarih ve 30436 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin Kaçak Elektrik Kullanımı ile ilgili 42.maddesi ile gerçek veya tüzel kişilerin dağıtım sistemine veya sayaclara veya ölçü sistemine ya da tesisata müdehale ederek tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle veya hatalı ölçüm yapılması veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmisş sayactan gecçirilmeden elektrik tüketmesinin kaçak elektrik kullanımı sayılacağı,43.44.45.46.47.maddeleri ile tespit ve süre,tüketim miktarı hesaplama,tahakkuk,ödeme yöntemleri ile diğer usul ve esasların dağıtım lisans sahibi tarafından belirlenerek sunulacağı hükümleri getirildiği,bu maddelere göre meskenler ve mustakil trafolular haric olmak üzere diğer abone gruplarında kurulu gücün kullanma faktörü 0.60 olarak ve ortalama aylık çalışma saatlerine göre tespit edileceği, meskenlerde bu gücün 5000 W alınacağı,ortalama aylık çalışma saatinin ticarethanelerde 30 gün x 8.00 saat = 240 saat,meskenlerde 30 gün x 5 saat =150 saat,sanayide tek vardiya çalışanlar icin 7 saat,iki vardiya çalısanlar için 14 saat ve üç vardiya calışanlar için 21 saat kabul edile ceği,abone olmayanlara çalığma saatlerinin x20 oranında arttırılarak uygulanacağı,kaçak elektrik kullanma süresinin abone olanlar için son faturadaki son endeks okuma tarihi ile kaçak tespit tutanağının düzenlendiği tarih arasındaki gün sayısı olacağı.bu sürenin 12 ayı geçemeyeceği,doğru bulguların bulunmaması halinde 90 gün alınacağı,kaçak tüketime ek olarak geriye dönük normal tüketim hesabının yapılacağı,.abone olmayanlar için ise doğru bulgu ve belgelere dayanmak kaydıyla kullanıma basşlangıç tarihi ile tutanak tarihi arasındaki sürenin, doğrubulgu ve belgelerin bulunmaması halinde 90 gün kabul edileceği,en fazla 12 ay olacağı,hesaplamaların bu süre üzerinden yapılacağı , kaçak kullanma süresinin hiç bir zaman bu süreleri aşamayacağı,kacak elektrik kullandığı tespit edilen abonenin hesaplanan tüketiminin , dahil olduğu abone grubuna kaçak elektrik kullandığı tespit edildiği tarihte uygulanmakta olan tek terimli aktif enerji tarife bedelinin 1.5 katı üzerinden,abonede tekrarlanan kaçak kullanımının tespiti durumunda kaçak elektrik kullandığı tespit edildiği tarihte yürürlükte olan tek terimli aktif enerji tarife bedelinin 2 katı olarak uygulanacağı .müstakil trafolularda transförmotorun toplam kurulu gücünün 0.60 kullanma faktörü alınarak hesaplama yapılacağı , sayactan geçirilmeden ayrı bir hatla kaçak elektrik enerjisi kullanımının tespiti halinde kullanım süresinin esas alınacağı,bu sürenin 180 günü geçemeyeceği,sayac harici hat üzerindeki cihazların kurulu gücün alınacağı hükümleri getirildiği,davacının mahalde kurulu olan tesisata bağlı kaydı olan sayaç haricinde hat çekmek suretiyle elektrik kullanıldığı,buna göre EPDK ve EPMHY hükümlerine ve ilgili dönemde kullanılan kademeli birim fiyatları göz önüne alındığında, kullanılan kaçak+normal ek tüketim elektrik bedelinin 16.676,62 TL +14.090,09 TL=30.766,71 TL olduğu belirlenmiştir.Kaçak tutanak tarihinin 25/04/2019 tarihli olduğu,alınan bilirkişi raporunda 30.05.2018 tarih ve 30436 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin Kaçak Elektrik Kullanımı ile ilgili 42.maddesi ile tesis edilmisş sayactan geçirilmeden elektrik tüketmesinin kaçak elektrik kullanımı sayılacağı belirtilerek ,43.44.45.46.47.maddeleri belirlenen süre,tüketim miktarları ile buna ilişkin tahakkuk hesaplaması yönetmelikteki katsayı ve kurulu güç baz alınarak yapıldığında davacının davalıya toplamda 30.766,71 TL borçlu olduğu anlaşılmıştır.Bilirkişi raporu taraf,mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli bulunmuştur.Bu doğrultuda karar gerekçesinde hernekadar 2014 tarihli yönetmelik maddeleri belirtilerek kaçak tahakkuku yapıldığı hatalı olarak yazılmış isede,hükme dayanak bilirkişi raporunda doğru şekilde 2018 tarihli ilgili yönetmelik uyarınca değerlendirme ve hesaplama yapıldığı anlaşılmakla,yönetmelik tarihi ve maddesinin karar gerekçesinde hatalı yazılmasının maddi hatadan kaynaklandığı görülmekle eleştiri mahiyetinde belirtilmekle yetinilmiştir. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95 TL’nin alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 12/10/2023