Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/107 E. 2023/88 K. 17.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/107
KARAR NO: 2023/88
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/11/2022
NUMARASI: 2022/156 E
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 17/01/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
BİRLEŞEN DAVADA; Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı/borçlunun kullanımında olan … hizmet numaralı tesisatın bulunduğu mahalde müvekkili şirket ekiplerince yapılan kontrolde; “sözleş- meli sayaç haricinde şebeke besleme barasından harici hat çekilerek kontaktör devresi üzerinden kaçak elektrik enerjisi kullanıldığı” tespit edilmekle yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği gereğince … seri numaralı Kaçak Elektrik Tespit Tutanağı tanzim edildiğini, bu tutanağa dayalı oalarak 541170 kWh karşılığı 2.965.024,30-TL kaçak elektrik faturası, 508830 kWh karşılığı da 548.561,81-TL ek kaçak elektrik tüketim faturası tahakkuk ettirildiğini, söz konusu faturalar ödenmediğinden gecikmiş gün faizi ve faizin KDV’si ilave edilerek davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası üzerinden takibe girişildiğini, davalı/borçlunun haksız itirazı nedeniyle takibin durduğunu, alacakları muaccel olup rehin ile temin edilmediğini, davanın sonuçlanması ve icra takibinin kesinleşmesi beklenildiği takdirde “kamu ala- cağı” niteliğinde olan kaçak elektrik bedelinin tahsilinin tehlikeye gireceğini, borçlunun mal kaçırma ve adres değiştirme ihtimali bulunduğunu beyanla, öncelikle; hüküm ve icra takibi kesinleşinceye kadar, borçlunun borca yeter miktarda menkul ve gayrimenkulleri ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine İİK m. 257 gereği ihtiyati haciz konulmasını, yargılama sonunda itirazın iptali ile takibin devamına, davalının % 20 oranından az olmamak üzere icra-inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.İlk Derece Mahkemesi’nce 10/11/2022 tarihli ara kararda;” Dava itirazın iptaline ilişkin olup, ihtiyati hacze konu alacak fatura alacağına dayanmaktadır. Dava konusu alacak tek taraflı düzenlenen tutanağa dayalı ve sunulan video kaydının teknik bilirkişilerce değerlendirilmesi gerekecektir. Bu aşamada, alacağın varlığına delil olacak başka bir delil sunulmadığı gibi yaklaşık ispat koşulunun varlığına da kanaat oluşturacak bir durumun bu bulunmadığı anlaşıldığından, da- vada İİK 257. madde gereği ihtiyati haciz şartlarının oluşmamıştır. “denilerek ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu: Ara karar birleşen davacı tarafından istinaf edilmiştir.Birleşen davacı vekili istinaf dilekçesinde: Davalı şirketin belirtilen adreste kaçak elektrik kullandığı hususunun dosya içinde mevcut olup aksi ispat olunmayan kaçak tespit tutanağı, video kayıtları ve tüm dosya içeriği ile sabit olduğunu, yaklaşık ispatın sağlandığını, alacağın muaccel olduğunu ve rehin ile temin edilmediğini, borçlunun adres değiştirme ve mal kaçırma ihtimalinin de bulunduğu, iş bu davanın sonuçlanması ve takibin kesinleşmesinin beklenilmesi halinde “kamu alacağı” niteliğindeki alacağın tahsilinin tehlikeye gireceğini, ihtiyati haciz koşullarının oluştuğunu beyanla kararın kaldırılmasını istemiştir.6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre;İİK’nun İhtiyati haciz şartları başlıklı 257.maddesinde; ” Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir:1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa;Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.” hük- müne yer verilmiştir.Yargıtay 23.Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2016/5783 E. 2016/4664 K.sayılı kararında “Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nun 257 vd. maddeleri gereğince para borcu alacaklısı rehinle temin edilmemiş bir alacağı için borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ile alacaklarını haczettirebilir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam ispat gerekmemekte olup, mahkemenin alacağın ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığına kanaat getirmesi yeterlidir (İİK’nun 258/1- gerçeğe benzerlik karinesi). Somut olayda, talep eden alacağının dayanağı olarak tek taraflı olarak düzenlediği sözleşmeye dayalı faturayı göstermiştir. Bu durumda, mahkemeye alacağın varlığına kanaat getirilecek yeterli delil sunulma- dığından, ihtiyati haciz kararının koşulları mevcut değildir. Mahkemece, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddi yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir” denilmiştir. Eldeki dosyada da , birleşen dava kaçak elektrik kullanım bedeli ve ek tahakkuka iliş- kin fatura bedelinin tahsiline yönelik takibe vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı ile ihtiyati haciz kararı verilmesi talebine ilişkindir.İhtiyati hacze konu alacak tek taraflı olarak düzenlenen tutanağa dayalı faturadan kay- naklanmaktadır. Dosyaya ibraz olunan video kayıtları bilirkişi değerlendirmesine ,alacağın varlığı yargılamaya muhtaçtır. Bu aşamada ” Yaklaşık ispat”a elverişli başkaca delil bulunmadığından İİK 257. madde gereği ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır.Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirilmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, birleşen davanın davacısı …’ın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalı-birleşen dosya davacısı … A.Ş. Vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca Reddine,Davacıdan alınması gereken 179,90-TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL’nin istinaf eden davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 17/01/2023