Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/95 E. 2022/1944 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/95
KARAR NO: 2022/1944
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/06/2021
NUMARASI: 2020/49 E – 2021/471 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 23/06/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı…vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının … Mah. … Sok. No:… Şantiye-KARTAL adresinde kayıtlı olmayan tesisatsız sayaçtan elektrik kullanarak kaçak elektrik kullandığı 06/03/2018 tarih ve … seri nolu kaçak/usulsüz elektrik tüketimi tespit tutanağı ile görevlilerce tespit edildiği, davalı…tarafından kaçak kullanılan elektrik akımına ilişkin olarak ekte sunulan 7.552,91TL kaçak elektrik tahakkuk detayında görüldüğü gibi 12/03/2017 ve 06/03/2018 tarihleri arasında 7.552,91 TL miktarlı elektrik kullandığı, bu hesaplamada tüketimi doğru kaydetmiş sayaç değeri alınarak hesaplama yapıldığı, müvekkili kurum kayıtlarında davalı … müşteri nolu, … sözleşme nolu ve … tesisat nolu işlemle kayıtlı olduğu, “6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu -EPDK Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri yönetmeliği MADDE 26 -(1) Gerçek veya tüzel kişinin; a)Kullanım yerine ilişkin olarak; perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşma olmaksızın dağıtım sistemine müdahale ederek elektrik enerjisi tüketmesi, b)Dağıtım sistemine veya sayaçlara veya ölçü sistemine ya da yapı bina giriş noktasından sayaca kadar olan tesisata müdahale ederek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, eksik veya hatalı ölçüm yapılması veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmemiş sayaçtan geçirilerek, mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi tüketmesi, c)Dağıtım lisansı sahibi tüzel kişinin ilgili mevzuata uygun olarak kestiği elektrik enerjisini, mücbir sebep halleri dışında; yükümlülüklerini yerine getirmeden dağıtım lisansı sahibi tüzel kişinin izni dışında açması, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilir. (2)Yapılan kontrollerde, kaçak elektrik enerjisi tüketildiğine dair bir şüpheye sebep olacak bir bulguya rastlanılması halinde bu Bölüm uyarınca belirlenen yöntemler çerçevesinde kaçak tespit süreci başlatılır.(3) Kaçak elektrik enerjisi tüketiminin tespit edilmesinde, ilgili tüzel kişinin tespitini doğru bulgu ve belgelere dayandırması ve tüketici haklarının ihlal edilmemesi esastır. Kaçak işleminin başlatılması için bu sürecin sonunda kaçak elektrik enerjisi kullanımının tespiti gereklidir.(4)Dağıtım lisansı sahibi tüzel kişi, kaçak tespit süreci sonucunda kaçak elektrik enerjisi tüketimi tespit edilen gerçek veya tüzel kişilerin elektrik enerjisini keserek sayacı mühürler ve Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunur.” şeklinde belirtildiği, Elektrik Tarifeleri Yönetmeliği’ne göre davalının kullandığı kaçak elektrik bedeli 7.552,91 TL- gecikme zammı 539,28 TL Gecikme zammı KDV’si 97,07 TL olduğu, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını beyan etmiş, bu nedenlerle itirazın iptaline takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı…vekili cevap dilekçesinde özetle;Müvekkilim şirket 300 kişilik yatılı Kuran Kursu inşa ettiğini, davaya konu yapıya ilişkin tüm projelerin müftülük tarafından hazırlatıldığını, ruhsat işlemleri dahil tüm sorumluluğun mal sahibi müftülük ve bağışçıda olduğunu, işin yapımı sırasında bağışçı müvekkili şirketin ödemelerini yapmadığını, müvekkilinin kendi imkanları işi bitirdiğini, genel bağışçı ve müvekkili şirket arasında yapılan yazışmalarda müvekkili şirketin 12/2017 başında işi sonlandırdığının anlaşıldığını, yazışmalardan anlaşılacağı gibi müvekkilinin işin teslime hazır olduğunu belirttiğini, müftülüğün ise işin bağışçı tarafında teslim alınacağını belirttiğini, müvekkilinin yapıya ilişkin son kontrolleri jeneratör ile yaptığını yazılı olarak müftülüğe bildirdiğini, 12/03/2017-06/03/2018 tarihleri arasında dönemi kapsayan tutanağın gerçeği yansıtmadığını, zira tutanak tarihi itibariyle faaliyette olan bir Kuran kursun da elektrik tüketimine ilişkin olarak yapı müteahhitin sorumlu olmasının imkansız olduğunu, belirtilen tarihlerde kaçak kullanımın söz konusu olmadığını, müftülüğün kendi camisinde elektrik akımı sağladığını ve bir süre oradan elektrik kullanıldığını, davaya husumet yönünden itiraz ettiklerini, davanın husumet yönünden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi tarafından; “Davalı…tarafın … Mahallesi, … Sokak, No:.. adresinde bulunan kamu arazine yapılan Kuran Kursu inşaatının mütaahhidi olduğu, Kartal Belediye Başkanlığı Yapı Kotrol Müdürlüğü kayıtlarına göre inşaat Yapı Ruhsatında davalı…şirketin yapı mütaahhidi olduğu, … kayıtlarına göre inşaatta kullanılan elektrik aboneliğinin bulunmadığı, kullanılan elektriğin sözleşmesiz kaçak elektrik olduğu, davalı…tarafından kayıtta olmayan sayaçtan elektrik kullanarak kaçak elektrik kullandığı, davalı…tarafın kaçak elektrik kullanımının 06.03.2018 tarih ve … seri no’lu Kaçak/usulsüz Elektrik Tüketimi Tespit Tutanağı ile görevlilerce tespit edildiği, davalı…tarafın tahakkuk detayına göre 12.03.2017-06.03.2018 tarihleri arasında 7.552,91 TL tutarında elektrik kullandığı, davacı…tarafından tahakkuk ettirilen fatura bedelinin tüketimi doğru kaydetmiş sayaç değeri alınarak hesaplama yapıldığı, hesaplamanın Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği 26. madesine uygun olduğu, davalı…tarafın abone olmaksızın enerji dağıtım hizmet bedelinden ve bu bedelin KDV’sinden sorumlu olduğu, takibe ve davaya konu kaçak elektrik tüketim bedelinin faturalandırıldığı, alacağın davalı…tarafından belirli ve bilinebilir olduğu, itirazın haksız olduğu anlaşılmakla; davanın kabulüne, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın iptaline, takibin aynen devamına, takibe ve davaya konu kaçak elektrik tüketim bedelinin faturalandırıldığı, alacağın davalı…tarafından belirli ve bilinebilir olduğu, itirazın haksız olduğu anlaşılmakla; asıl alacak miktarı 7.552,91 TL’nin % 20’si olan 1.510,58 TL’nin icra inkar tazminatı olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. ” gerekçeleriyle 1-Davanın KABULÜNE, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın iptaline, takibin aynen devamına, 2-Takibe ve davaya konu kaçak elektrik tüketim bedelinin faturalandırıldığı, alacağın davalı…tarafından belirli ve bilinebilir olduğu, itirazın haksız olduğu anlaşılmakla; asıl alacak miktarı 7.552,91 TL’nin % 20’si olan 1.510,58 TL’nin icra inkar tazminatı olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Karara karşı davalı…tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı…vekili önceki savunmalarını tekrarla birlikte özet olarak; husumet itirazlarının değerlendirilmediğini, – Müvekkil şirketin mülkiyeti Maliye Hazinesine ait olup, Defterdarlık Anadolu Yakası Milli Emlak Daire Başkanlığı’nın 04.09.2013 tarihli ve … sayılı (Yer teslimi) yazısı ile Diyanet İşleri Başkanlığı’na tahsis edilmiş olan “İstanbul ili, Kartal İlçesi, … Mah, …(…) pafta, … Ada, … parselde kayıtlı arsa üzerine Kartal İlçe Müftülüğü tarafından tahsis amacına uygun olarak 300 kişilik Yatılı Kuran Kursu inşa etmek üzere Yapımcı (Bağışçı) … ile 30.06.2015 tarihinde anlaştığını, yüklenici konumunda olup maliyet+kar ile anlaşma yaptığını, davaya konu inşaata konu arazinin ve meydana gelen yapının sahibinin müftülük, işin finansörünün ise bağışçı …, işin yüklenicisinin de müvekkili olduğunu, yapıya ilişkin tüm projelerin müftülük tarafından hazırlatıldığını ve ruhsat işlemleri dahil tüm sorumluluğun mal sahibi olan müftülük ve finansörü olan bağışçıda olduğunu, – Şantiyede kaçak elektrik kullanılması söz konusu olmadığını, şantiyeye elektrik bağlanması için çaba sarf edildiğini, kurumların bu konuda gerekli desteği vermediğini, bunun üzerine de yapı sahibi olan Kartal Müftülüğünün inşaatın sürüncemede kalmaması için Kartal Kaymakamlığı’nın bilgisi dahilinde yan taraftaki camiden elektrik temini ile inşaatın başlamasını sağladığını, Cami Derneği’nin yöneticilerini bu hususta tanık olarak dinletmek istedikerini, -İnşaatın yapımı sırasında bağışçının müvekkil şirketin ödemelerini yapmadığını, müvekkilinin de kendi imkanları ile işi bitirdiğini, müvekkili şirket ile bağışçı … arasında yaşanan bu ihtilaf sonrası müvekkiline işten el çektirildiğini ve alacaklarının ödenmediğini, -Müvekkilinin işi 2017 Aralık ayının başında şantiyedeki işini sonlandırdığını, İstanbul Anadolu 18. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2017/143 Değ. İş sayılı dosyası ile işin tamamlandığı bilirkişi raporu ile sabit olduğunu, tespit davasının tarihinin de 27/12/2017 olup bu dosyanın incelenmediğini, – Müvekkili tarafından Aralık 2017’de müftülüğe yazılı başvuru yapıldığını ve işin teslime hazır olduğunun belirtildiğini, yapıya ilişkin son kontrolleri de jeneratör ile yaptığını yazılı olarak müftülüğe bildirdiğini, Kartal Müftülüğü’nün internet sitesinden yapılan 08/12/2017 tarihli açıklamada inşaatın bitirildiği ve Şubat 2018 tarihinde hizmete açılacağı bildirilmiş olduğunu,
-12.03.2017-06.03.2018 tarihleri arasındaki dönemi kapsayan tutanağın gerçeği yansıtmadığını, tutanak tarihi itibariyle faaliyette olan bir Kuran Kursu’nda elektrik tüketimine ilişkin olarak yapı müteahhidinin sorumlu olmasının imkansız olduğunu, -Bağışçı … hakkında kaçak elektrik kullanımına ilişkin ceza davası açıldığı ve bağışçının …’a ödeme yaptığının bilindiğini, bu dava ile mükerrer tahsilat yapılmaya çalışıldığını, bu hususun davacı…kurumdan sorulması gerektiğini, ileri sürmüştür. Dava, kaçak elektrik tutanağı nedeniyle başlatılan takib evaki itirazın iptal iistemine ilişkindir. Dosya kapsamından davacı…şirket tarafından aşağıda görüntülenen şekilde 06.03.2018 tarihli tutanak düzenlendiği, tutanakta davalı…şirkit yetkilisinin imzası bulunmadığı, imzadan imtina halinin belirtilmediği anlaşılmaktadır. Bilirkişi raporunda ” bahse konu zabıt üzerine kaçak kullanım şekli net olarak yazılmış olup, davalının usulüne uygun olarak sözleşme yapmadan kaçak enerji kullandığı için kaçak elektrik kullandığı tespiti ile düzenlendiği, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin ilgili maddeleri doğrultusunda kurumun iznini almadan, idareye kaydı olmayan elektrik sayacından kaçak elektrik kullanıldığı kanaatine varıldığı, dosyada bulunan belge/bilgi/bulgu ışığında elektrik sayacından kaçak elektrik enerjisi tüketildiği için Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin ilgili maddeleri doğrultusunda kaçak elektrik tüketim tahakkuk hesaplaması yapıldığı, Davacı…tarafın, idareye kaydı olmayan — elektrik sayacından kaçak elektrik enerjisi kullandığı ve – ELEKTRİK PİYASASI TÜKETİCİ HİZMETLERİ YÖNETMELİĞİ madde- 26′ ya göre kaçak elektrik enerjisi tükettiği kanaatine varıldığı, Kaçak Elektrik Kullanımı – Kaçak Elektrik Tüketim tespit tutanağının aksi kanıtlanmadıkça geçerli kabul edileceği, davacı…tarafın, dilekçesinde belirttiği gibi 1 adet kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağında ifade edilen bilgiler doğrultusunda yapılan kaçak tahakkuk hesaplamasında, dava takip tarihine kadar Kaçak elektrik bedeli olarak 7.552,91 TL, Gecikme zammı bedeli olarak 627,47 TL, Gecikme zammı KDV bedeli olarak 112,94 TL alacaklı olduğu” mütalaa edilmiştir. Şu halde, söz konusu inşaatın yapıldığı, inşaat aşamasında şantiye elektriği aboneliği için başvuru yapılarak abonelik yapılmadığının davalının da kabulünde olduğu, tutanak tarihin öncesi abonelik ilişkisinin bulunmadığı, cami derneğinden enerji alınarak kullanıldığı iddiasının kanıtlanamadığı gibi bu kullanım şeklininde usulsüz kullanım niteliğinde olacağı, davalının yüklenici olması nedeniyle aboneliğin davalı…tarafça yapılması gerektiği, bağışçının bu abonelik ve elektrik giderinden sorumlu olamayacağı gözetilerek karar verilmesi usul ve yasaya uygundur. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararda vakıa ve hukuki değer- lendirme noktasında, usul ve esasa aykırılık tespit edilmediğinden, davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 md gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 559,41 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 139,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 419,51 TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 23/06/2022