Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/926 E. 2022/1245 K. 21.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/926
KARAR NO: 2022/1245
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/02/2022
NUMARASI: 2021/197 E – 2022/73 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 21/04/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin … ünvanlı işletmenin sahibi olduğunu, davalı …’tan elektrik satın almakta olduğunu, dava konusu faturaların … adlı işletmede kullanılan elektrik ile ilgili olduğunu, davalı… 30/09/2014 tarihinde uzaktan okuması için davacı şirketin elektrik sayacını değiştirdiğini, elektrik tüketimi uzaktan …’ın sistemine otomatik olarak düşecek ve … tüketim faturasını abonmana göndereceğini, sayaç değişiminin Eylül 2014 sonunda yapıldığını, … marka sayaç takılmadan önce davacının tüketiminin aylık ortalama 3.926,52 TL. olduğunu, aylık 11.000 KW olarak yansıdığını, faturaların düzenli şekilde ödendiğini, … marka sayaç takıldıktan sonra ortalama tüketimin 4.000 TL.’den kademeli olarak 8.500 TL.’ye çıktığını, … marka sayacın takılmasından sonra elektrik tüketiminin sürekli arttığını, davacı şirketin yetkililerinin 16/12/2014 tarihinde …’a başvuruda bulunarak sayacın arızalı olduğunu bildirdiklerini, itiraz incelemesinde davacının 16/12/2014-20/01/2015 tarih aralığı için bu tarih aralığında fatura kesilmediğini, bu döneme ait tüketim 31/03/2015-30/04/2015 dönemi faturasına eklendiğini, yani 14.451,09 TL. Tutarlı faturanın iki ayrı dönemden oluştuğunu, birinci dönem 16/12/2014-20/01/2015 için 25.651 KW hesaplandığı, ikinci dönem 31/03/2015-30/04/2015 için 11.429 KW hesaplandığı, aylık elektrik tüketiminin … marka sayaç takıldıktan sonra sürekli arttığını, itirazlar üzerine 20/01/2015 tarihinde sayacın köhler marka sayaç ile değiştirildiğini, yeni sayacın takılmasıyla birlikte faturaların normal seyirine indiğini, … markalı sayacın hatalı hesaplamaları nedeniyle davacıya kesilen yüksek tutarlı ve davacı tarafından ödenmiş faturalara konu fazla tutarın hesaplanarak iadesine, davacı tarafından ödenmemiş 14.451,09 TL. Tutarlı faturadan borçlu olunmayan tutarın hesaplanarak tespitine, fatura konusu borç nedeniyle davacının elektriğinin kesilmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davacının 30/09/2014 – 16/12/2014 tarih aralığındaki tüketimi nedeniyle davacı şirketten fazladan tahsil edilen tutara ilişkin olarak şimdilik 2.500,00 TL.’nin tahsiline, davacı şirkete kesilen 14.451,09 TL. Tutarlı faturadan sorumlu olunmayan miktarın sonradan tam olarak belirlenmesi hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik bu fatura konusu borcun 5.000,00 TL..sinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bilahare davasını ıslah etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın belirsiz alacak davası veya kısmi dava şeklinde açılmasının mümkün olmadığını, hukuki yarar yokluğundan davanın reddine, dava şartı yokluğundan davanın reddine, davacının ihtiyati tedbir talebine itiraz ettiklerini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; “Davacı şirket ile davalı arasındaki elektrik satın alınmasından dolayı dayalı davalı tarafından davacı tarafa sözleşme gereği fatura düzenlendiği, davacının elektrik sayacının hatalı sayım yapıldığının tespit edildiği, yapılan hesaplama ile fazla tahakkuk ettirilen miktarın 25.328,45-TL olduğu tespit edilmiştir. Davacıya ait elektrik aboneliğinden kaynaklanan elektrik tüketimine ilişkin fatura bedellerinin davacının elektrik sayacının değiştirilmesinden sonra önceki döneme göre çok yüksek olduğu, bu nedenle davacının başvurusu üzerine davalı şirket tarafından davacının elektrik sayacının farklı marka ile değiştirildikten sonra elektrik tüketim bedellerinin normale döndüğü gerekçesiyle davacı tarafça davalıya hatalı sayımdan kaynaklı yapılan fazla ödemenin istirdadı talep edilmekle, dinlenen tanık beyanları, davalı kurum tarafından yapılan sayaç değişimi ile elektrik elektrik faturalarının normale döndüğü açık olup, mahkememizce dosya kapsasımına uygun ve denetime elverişli bulunan bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere takılan … marka yeni sayacın hatalı sayım yaptığının sabit olduğu bu nedenle elektrik mevzuatı uyarınca yapılan hesaplama ile davacı tarafça davalıya 25.328,45-TL fazladan ödeme yapıldığının anlaşıldığı” gerekçesiyle davanın kabulü ile; toplam 25.328,45-tl alacağın dava tarihi olan 13/07/2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacı şirkete verilmesine kararverilmiştir. Karara karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dairemizce yapılan istinaf incelemesi sonunda; 25/02/2021 tarih ve 2019/1166E-2021/536 K sayılı kararımızla ” davacının sorumlu olduğu tüketim bedelinin tereddütsüz belirlenmesi noktasında, sayaç değiştirme tutanağı doğrultusunda, düzenlenen sayaç muayene raporu da celbedilerek, tahakkuka konu faturanın iddia edildiği gibi rezerv endeksine ilişkin yansıma faturası olup olmadığı ve sayaç muayene raporundaki sayacın eksik tüketime ilişkin verilerin değerlendirir şekilde sayaçtaki fiili durumun ” sayacın tüketim kaydetmemesi” hükmü çerçevesinde mi, yoksa “sayacın doğru tüketim kaydetmemesi” hükmü çerçevesinde mi değerlendirilmesi gerektiği tespit edilerek, ilgili yönetmelik hükümlerinin olaya doğru uygulanması suretiyle, taraf ve yargısal denetime elverişli yeniden rapor alınarak, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. ” gerekçeleriyle davalının istinaf talebinin kabulüyle kararın HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kararın kaldırılarak dosyanın belirtilen şekilde inceleme yapılması için mahkemesine iadesine karar verilmiştir. Dairemiz kararı üzerine ilk derece mahkemesi tarafında; ” davacının abonelik sözleşmesi kapsamında fazla tahakkuk olduğunu belirterek ödediği bedelin davalıdan tahsilini talep ettiği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3.Hukuk Dairesi 25/02/2021 tarihli 2019/1166 Esas 2021/536 Karar sayılı ilamına dayalı olarak sayaç muayene raporunun celbedildiği ve bilirkişiden ek raporlar alındığı, alınan ek raporlar ile … Marka/Seri No’lu Elektrik Sayacı’nın 30/09/2014- 03/10/2014 tarihleri arası, … Marka, Seri No’lu Elektrik Sayacı’nın 04/10/2014-28/01/2015 tarihleri arası davacının kusuru dışında herhangi bir nedenle doğru tüketim kaydetmediğinin, 17/12/2014-28/01/2015 tarih aralığındaki faturalandırılamayan tüketimin ayrıca mükerrer olarak 31/03/2015-30/04/2015 tarih aralığındaki 2015/04 Dönem Faturası’na ilave edildiğinin anlaşıldığı ve alınan bilirkişi raporlarının hüküm kuramaya elverişli olduğu ve hükme esas alındığı gözetilerek davalının hüküm kısmında gösterilen tutarı davacıya iade etmesi kanaati ile davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçeleriyle 1-Davacı tarafça açılan DAVANIN KABULÜ ile; toplam 25.328,45-TL alacağın dava tarihi olan 13/07/2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacı şirkete verilmesine karar verilmiştir. Karara karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; sundukları ”yapılan laboratuvar incelemesi sonucu davacı tarafça arızalı olduğu beyan edilen sayacın normal çalıştığı” beyanının mahkemece dikkate alınmadığını, somut veri niteliğinde olan ilgili beyanların 21.11.2021 tarihli bilirkişi raporu ile birlikte değerlendirilmediğini, -Somut durumda davacı tarafın, 16.12.2014 tarihinde, … markalı sayacın (… marka seri nolu elektrik sayaç) arızalı olduğunu ve kullanılan tüketim bedelinin geçmiş tarihlerle kıyaslandığında ilgili sayaç takıldıktan sonra gözle görülür şekilde yükseldiğini beyan ettiğini, davalının 20.01.2015 tarihinde ilgili sayacı değiştirdiğini, değiştirilen sayaç üzerinde yapılan laboratuvar çalışması sonucu ‘sayacın normal çalıştığı’ sonucuna ulaşıldığını, somut durumda davacı tarafın bahsettiği gibi bir sayaç arızası söz konusu olsaydı sayacın yapılan çalışma sonucu ‘arızalı’ olarak kayda geçmesi gerektiğini, HMK 197/1 maddesi uyarınca sözlü beyanlarının delil niteliğini haiz olduğunu, bu beyanlarını dilekçe ile de sunduklarını, – Davacının 25.11.2021 tarihinde UYAP üzerinden taraflara sunulan ek bilirkişi raporu kapsamında ıslah isteminde bulunduğunu, ıslah istemi usule aykırı olmasına rağmen mahkemece kabul edildiğini, Bölge Adliye Mahkemesi kararından sonra ıslah yapılamayacağını, HMK 177/2 maddesi kapsamında kaldırma kararına uymakla ortaya çıkan hukuki durumun ortadan kaldırılamayacağını, kararda sayaç muayene raporu değerlendirilmediğini ve ”yargısal denetime elverişli” bir ek rapor alınmadığını, -… marka sayaç 20.01.2015 tarihinde değiştirildiği 09.03.2015 tarihli laboratuvar muayenesinde “SAYAÇ NORMAL ÇALIŞIYOR” tespiti yapıldığını, sayaç normal çalıştığı için de ek tüketim hesabı yapılmadığını, yapılan işlem sonucu ulaşılan sayısal bulguların SAYACIN İÇERİSİNDEKİ REZERV endeksinin yansıması olduğunun tespit edildiğini, sayaç ayar sonucunun üzerinde 72135 Kwh ve Tüketim ekstresinde sayacın sistemde tahakkuk edilen son endeksinin 46484 Kwh olduğu için 26651 kwh farkın aboneye yansıtıldığını, … seri nolu sayaç ise 03.10.2014 tarihinde değiştirildiğini, 18.11.2014 tarihinde ise laboratuvar sonuçlarında “sayaç normal çalıştığı için ek tüketim tahakkuk ettirilmemiş, sayaç rezerv farkı olmadığı içinde her hangi bir işlem hiç yapılmadığını, – Daha önceden Sayın Mahkemeye sunulan tüketim eğrisine bakıldığında 03.10.2014-28.01.2015 tarihleri arasında tüketimlerin arttığı ve abone tüketiminde normale döndüğü beyan ettiği … seri nolu sayacın 26.12.2015-25.01.2016 tarihleri arasında günlük tüketimle UYUMLU olduğu görüldüğünü ileri sürmüştür. Uyuşmazlık abonelik sözleşmesi kapsamında fazla tahakkuk nedeniyle menfi tespit talebine ilişkindir. Yargılama sırasında borcun ödenmesi nedeniyle talep istirdat talebine dönüştürülmüştür.Dosya kapsamından, 18.11.2014 tarihli Sayaç Muayene Talep ve Sonuç Formunda “14.08.2013 tarihli gövde kapak açılma ikazı var. Ancak sayaç içerisinde müdahale izi görülmedi. Ekran limiti 5 hane olduğundan toplam endeksi eksik görüntülüyor…” tespitlerinin yapıldığı, 13.04.2016 tarihli formda ise “Sayaç normal çalışıyor” tespitlerinin yer aldığı görülmektedir.Dairemiz kararından sonra alınan ek raporda ise, bilirkişi “… fazla tahakkuk ettirilen faturaların, … Marka/Seri No’lu Elektrik Sayacı’nın 30/09/2014- 03/10/2014 (4 gün, günlük tüketim ortalaması 25.251 kWh, bu değer Davalı Şirket’ce 6.361,6 TL olarak faturalandırılmıştır) tarih aralığı ile, … Marka, Seri No’lu Elektrik Sayacı’nın 04/10/2014- 28/01/2015 (03/10/2014-16/12/2014 tarihleri arası hatalı ölçülen 73 gün (Bu süreçte günlük tüketim ortalaması 636,77 kWh) ile 17/12/2014-28/01/2015 tarihleri arası faturalandırılamayan dönem, 04/10/2014-28/01/2015 tarihleri sürecinde Davalı Şirket’ce 25.564,20 TL eksik faturalandırılmıştır) tarih aralığında; tüketicinin kusuru dışında herhangi bir nedenle doğru tüketim kaydetmemesinden, 17/12/2014-28/01/2015 tarih aralığındaki faturalandırılamayan tüketimin ayrıca mükerrer olarak 31/03/2015-30/04/2015 tarih aralığındaki 2015/04 Dönem Faturası’na ilave edilmesinden, kaynaklandığı, işbu rapor içeriğindeki açıklamalardan ve 27/12/2018 tarihli bilirkişi kök raporundaki hesaplamalardan görüleceği üzere, davalı şirket tarafından fazla tahakkuk ettirilen toplam 25.328,45 TL.nin davacı şirkete iade edilmesi gerektiğini” mütalaa etmiştir.Buna göre, yapılan yargılama sonucu 17/12/2014-28/01/2015 tarih aralığındaki faturalandırılamayan tüketimin ayrıca mükerrer olarak 31/03/2015-30/04/2015 tarih aralığındaki 2015/04 Dönem Faturası’na ilave edildiği, dairemiz kararından sonra yapılan ıslah talebinin olmadığı, ıslahın ilk karar öncesi yapılmış olduğu anlaşılmasına göre mahkemece verilen karar usul ve yasaya uygundur.Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Alınması gereken 1.730,18 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile 1.649,48 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 21/04/2022