Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/871 E. 2023/205 K. 24.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/871
KARAR NO: 2023/205
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/02/2022
NUMARASI: 2019/894 E – 2022/84 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 24/01/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … Mahallesi, … Sokak, No:…, Tuzla- İstanbul adresinde yüklenici olarak imal ettiği inşaat için davalı taraf ile elektrik abonelik sözleşmesi imzaladığını ve akabinde adı geçen adrese davalı şirket tarafından şantiye elektriği bağlandığını, müvekkilinin 30.11.2016 tarihinde internet adresi üzerinden yaptığı elektronik başvuru ile adına kayıtlı olan şantiye elektrik aboneliğini sonlandırmak istediğini davalı tarafa bildirdiğini, davalı tarafın başvuruya rağmen aboneliği devam ettirerek başkalarının kullandığı tüketimi müvekkiline fatura etmeye devam ettiğini, davalı tarafından müvekkili aleyhine İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas sayılı dosyaları üzerinden takip başlattığını bildirdiğinden bahisle yapılan takiplerde borçlu bulunmadıklarının tespitine (142.447,33 TL) karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … numaralı tesisatın elektrik borcunun ödenmemesi üzerine abonelik sözleşmesi tedarik şirketi tarafından feshedildiğini, perakende şirketinin durumu müvekkili şirkete bildirildiğini, bunun üzerine elektriğin kesilerek mühürlendiğini, davacı tarafından her defasında mührün sökülerek hukuka aykırı olarak elektriğin kullanıldığını, bu sayaçta kullanılan elektriğin şantiye elektriği olarak kullanıldığını, elektriği davacının kullanmış olduğunu ve bu sebeple elektrik bedelinden davacının sorumlu olduğunu beyanla, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; toplanan delillerden davacının fiili kullanıcı ve dolayısıyla borçlu olduğu, kaçak elektrik tespit tutanağının aksini ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Mahkemece verilen kararı,davacı vekili istinaf etmiştir.Davacı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ”… Mahallesi, … Sokak, No:…, … Sitesi, … Blok, Tuzla/İstanbul” adresinde yüklenici olarak imal ettiği 29 adet bağımsız bölümü kapsayan … Blok inşaatın için davalı taraf ile elektrik abonelik sözleşmesi imzaladığı ve akabinde mezkur adrese davalı şirket tarafından şantiye elektriği bağlandığı, müvekkili tarafından imal edilen taşınmazlar arsa sahibi ve müvekkili tarafından dava dışı 3. şahıslara satılmış olup, 3. Şahısların söz konusu taşınmazlarda 2016 yılının 6. ayından itibaren fiilen ikamet etmeye başladıkları, inşaat işlerinin bitmesi, kendisine ait herhangi bir bağımsız bölümün kalmaması ve herhangi bir fiili kullanımının kalmaması üzerine müvekkilinin 2016 yılı sonlarında davacı şirkete başvuru yaparak elektrik aboneliğini sonlandırdığını, mahkeme hükmünün gerekçesinin dosya arasında yer alan delillere ve hukuka aykırı olduğu, yapı kayıt belgesinin 04.01.2019 tarihinde düzenlenmesi, inşaatın bu tarihte bittiği, fiili kullanımın bu tarihte başladığı anlamına gelmediği, arsa sahibinden kaynaklı bir kısım eksikliklerden ötürü dava konusu taşınmazla ilgili yapı kayıt belgesi alınamadığı , imar barışının çıkması üzerine bu düzenlemeden yararlanılarak arsa sahibi ve kat malikleri tarafından Çevre ve Şehircilik Bakanlığına başvuru yapılarak 04.01.2019 tarihinde yapı kayıt belgesi alınmış olduğu, İSKİ aboneliklerinin tarihlerinin 2019 ve sonrası olduğu, taşınmazlarda fiilen ikamet edenlerin 2019 yılından evvel müvekkilinin aboneliği üzerinden su kullandıklarını,resmi yazılı delil niteliğindeki nüfus müdürlüğü ikamet kayıtlarının , … abonelik kayıtlarının mahkemece dikkate alınmadığı, dosya içerisinde, dava konusu taşınmazlarda kimlerin fiilen ikamet ettiğini gösterir … (Doğalgaz kullanım) kayıtlarının yer aldığı, aoneliklerin birçoğunun 2017 tarihli olduğu, bu kayıtlardan anlaşılacağı üzere taşınmazları dava dışı 3. Şahısların kullanmakta olduğu, müvekkilinin kullanımının bulunmadığı, davalı şirketin kaçak tahakkuk tutanaklarının hukuka aykırı tanzim edildiği ve gerçek dışı bilgiler içerdiğinin dosya içerisindeki bilgi ve belgeler ile ispatlandığı, Diğer yandan tanıklarının dinlenmediği,bir kısım delillerin celp edilmediği,eksik inceleme ile karar verildiği,kaçak kullanım tutanaklarının gerekli araştırma yapılmadan tanzim ediliği ve gerçekleri yansıtmadığının bizzat tutanak mümzisinin beyanları ve dosya arasındaki belgeler ile sabit olduğu, kararın usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek,kaldırılması istenmiştir. …nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava , menfi tesbit talebine ilişkindir.Davanın dayanağı olan icra takip dosyaları mahkemece celp edilmiştir.Dosyadaki bilgi ve belgelere göre ;davalı hakkında tanzim edilen Kaçak Elektrik Tüketimi Tespit Tutanakları, Kesme ve Mühürleme Tutanakları ; 30.11.2016 tarih ve … seri nolu,01.03.2017 tarih ve … seri nolu 16.08.2017 tarih ve … seri nolu, 27.10.2017 tarih ve … seri nolu,03.01.2018 tarih ve … seri nolu,01.09.2018 tarih ve … seri nolu ,17.10.2018 tarih ve … seri nolu, 13.11.2018 tarih ve … seri nolu, 18.12.2018 tarih ve … seri nolu , 01.02.2019 tarih ve … seri nolu,27.02.2019 tarih ve … seri nolu ,20.03.2019 tarih ve … seri nolu Kaçak/Usulsüz Elektrik Tüketimi Tespit Tutanaklarıdır. Sözkonusu tutanaklarda ,” enerjinin kesilerek mühürlendiği halde davacının perakende satış sözleşmesi yapmadan mühürleri sökerek kesik olan enerjiyi açarak ,kaçak elektrik kullandığının yazılı olduğu görülmüştür.27.08.2016 tarihli Kesme ve Mühürleme Tutanağı ile 30.11.2016 tarihli Kesme ve Mühürleme Tutanağı tanzim edildiği de anlaşılmaktadır. 30/11/2016 tarih … seri nolu kaçak elektrik tutanağı ile 4.436,51 TL bedel hesaplandığı, 01/03/2017 tarih … seri nolu kaçak elektrik tutanağı ile 35.318,69 TL bedel hesaplandığı, 16/08/2017 tarih … seri nolu kaçak elektrik tutanağı ile 20.526,73 TL bedel hesaplandığı, 27/10/2017 tarih … seri nolu kaçak elektrik tutanağı ile 4.383,57 TL bedel hesaplandığı, 03/01/2018 tarih … seri nolu kaçak elektrik tutanağı ile 8.524,30 TL bedel hesaplandığı, 01/09/2018 tarih … seri nolu kaçak elektrik tutanağı ile 30.605,67 TL bedel hesaplandığı, 17/10/2018 tarih … seri nolu kaçak elektrik tutanağı ile 6.076,82 TL bedel hesaplandığı, 13/11/2018 – tarih … seri nolu kaçak elektrik tutanağı ile 4.132,88 TL bedel hesaplandığı, 18/12/2018 tarih … seri nolu kaçak elektrik tutanağı ile 6.489,19 TL bedel hesaplandığı, 01/02/2019 tarih … seri nolu kaçak elektrik tutanağı ile 9.530,40 TL bedel hesaplandığı, 27/02/2019 tarih … seri nolu kaçak elektrik tutanağı ile 2.633,45 TL bedel hesaplandığı, Sözkonusu tutanakların tahakkukları yapılarak,davalı şirketçe davacı hakkında , İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü …,… E.- İstanbul Anadolu … İcra Mi … E., İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü … E., İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü … E. İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü … E., İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü … E., İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü … -E.-İstanbul Anadolu … İcra Müdi … E., İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyalarında icra takipleri başlatıldığı anlaşılmıştır.Dava dilekçesi ekinde davacı tarafça “Abone Tahliye dilekçesi ” ibraz edilmiş, davacının şantiye abonesi iken, 40..70 no.lu tesisata ilişkin aboneliğinin sonlandırılması için 10/07/2017 tarihinde …’ya başvurduğuna ilişkin talep dilekçesi olduğu anlaşılmaktadır. Ancak, … Satış A.Ş.’nin dilekçeyi aldığına dair bir belgenin dosyada bulunmadığı, yine davacı tarafından iddia edilen 30/11/2016 tarihinde aboneliği sonlandırmak için internet üzerinden elektronik başvuru yapıldığına dair herhangi bir belge sunulmadığı anlaşılmıştır. Ancak ,davalı tarafça … numaralı tesisatın elektrik borcunun ödenmemesi üzerine abonelik sözleşmesinin 23/08/2016 tarihinde tedarik şirketi tarafından feshedildiği beyan edilmiştir. Bu durumda davacının aboneliğinin usulüne uygun şekilde sonlandırılıp sonlandırılmadığının tesbiti gereklidir. Zira Yargıtay 3. Hukuk dairesinin yerleşik içtihatları uyarınca ,abone sözleşmeye uygun şekilde abonelik ilişkisini (sözleşmeyi) sonlandırmadığı takdirde kullanılan elektrik tüketiminden (kaçak veya normal tüketim) tedarikçisine karşı elektriği fiilen kullanan ile birlikte müteselsilen sorumludur. Somut olayda dosyadaki bilgi ve belgelere göre ; dava konusu edilen taşınmazla ilgili olarak (B Blok) ile ilgili olarak … cevabına göre 27/02/2017 tarihinde ferdi aboneliklerin yapılmaya başlandığı,Yapı Kayıt Belgesinin 04/01/2019 tarihinde alındığı,nüfus müdürlüğüne ait kayıtlara göre binada oturumun 20/06/2016 tarihinden itibaren başladığı hususları tesbit edilmiştir. İcra takiplerinin dayanağı olan kaçak tesbit tutanakları incelendiğinde ,tutanakların yukarıda yazılı abonelik fesih tarihinden sonrasına ait olduğu gibi , davacının fiilen bina ile ilgisinin kesildiği tarihten sonrasına ait olduğu, bu sebeple davacının dava /takip konusu borçlardan abone ve fiili kullanıcı olarak sorumlu bulunmadığı sonucuna varılmakla ,davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken ,dosya kapsamına aykırı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesinin usul ve hukuka aykırı olduğu anlaşılmakla ,davacının istinaf talebinin kabulü ile ,karar kaldırılarak HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında aşağıda yazılı olduğu şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf talebinin kabulü ile , istinaf konusu karar kaldırılarak, HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında; Davanın kabulü ile ,davacının İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi .. Esas, İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas sayılı dosyalarında hakkında yapılan takiplerle ilgili olarak 142.447,33 TL toplam asıl alacak ve fer’ileri yönünden davalıya BORÇLU BULUNMADIĞININ TESPİTİNE, Koşulları oluşmadığından davacının kötüniyet tazminatı talebinin reddine, Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 9.730,60 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 2.432,65 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.297,93 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına, Davacı tarafından yatırılan 2.432,65 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacı vekille temsil edildiğinden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 22.367,10 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacı tarafından yapılan toplam 1.869,60 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Taraflarca yatırılan avanslar varsa ,bakiyelerinin karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine, İstinaf incelemesiyle ilgili olarak; Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine, Davacının istinaf sebebiyle yaptığı 54,-TL masrafın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.24/01/2023