Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/822 E. 2022/1195 K. 19.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/822
KARAR NO: 2022/1195
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/01/2022
NUMARASI: 2022/36 E – 2022/16 K
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 19/04/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Asli müdahil- Davacı … vekili Mahkemenin 2014/477 esas sayılı dosyasında, 31.08.2018 tarihli asli müdahale dava dilekçesinde özetle; mahkemenin 2014/477 esas sayılı dava dosyasında görülmekte olan ve davacısı … Tic. Ltd. Şti. ile davalı … Tic. Ltd. Şti.nin taraf olarak yar aldığı davada; çekişme konusunu oluşturan iki adet vincin sözleşmeye uygun olarak yapımı tamamlanıp Deniz Kuvvetleri Komutanlığına teslim edildiğini, davalı tarafın sözleşme bedelini Deniz Kuvvetleri Komutanlığından tahsil ettiğini ancak vinçleri fiilen tamamlayan …Tic. Ltd. Şti.’ne malzeme bedelini ve kâr payını ödemediğini, bu nedenle … Tic. Ltd. Şti.’nin, … Tic. Ltd. Şti.’den alacağının doğduğunu, bu alacağın tahsili amacıyla Mahkemde görülmekte olan işbu … esas sayılı davanın açıldığını, … Tic. Ltd. Şti.’nin eski ortağı ve yetkili temsilcisinin müvekkili … ile dava dışı … olduğunu, şirket yetkililerinin, şirket devir sözleşmesinde … Tic. Ltd. Şti.’nde vinç yapımından doğan alacağın, devrin dışında tutulduğunu, bu alacağın şirket tarafından …’e ait olduğunun ve ona devredileceğinin kararlaştırıldığını, …Tic. Ltd. Şti.’nin, vinç yapımından doğan alacağın tahsili için dava açtıktan sonra 15.06.2018 tarihli sözleşme ile dava konusu alacağı müvekkiline devrettiğini, bu nedenle mevcut alacağın tespiti ile tespit edilecek alacak miktarının fazlaya dair dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik müvekkiline 800.000 TL’sinin ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … San. Tic. Ltd. Şti. vekili 06.12.2021 tarihli asli müdahale davasına karşı sunduğu cevap dilekçesinde, özetle; asli müdahale davasının … ve … şirketlerine karşı açıldığı, …’e karşı açılmadığını, asli müdahilin neyin hüküm altına alınmasını istediğini açıklamadığını, asli müdahale davasında arabuluculuk yolunun tüketilmediğini, bu nedenle dava şartı yokluğundan reddini talep ettiklerini, asli müdahale davasının TBK’nin 147/4. Maddesi uyarınca 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, adi ortaklığın Kadıköy … Noterliğinin 24 Haziran 2013 tarihli fesihnamesi ile feshedildiğinden 5 yıllık zamanaşımının geçtiğini, zamanaşımı defiinde bulunduklarını, asli müdahilin 15.6.2018 tarihli temlik sözleşmesi ile asıl davaya konu alacağın … şirketi tarafından eski yetkili ve ortak …’e temlik edildiği, buna göre temlikin geçerli olması halinde asıl dava davacısının … olacağını, bu durumda asli müdahale davasının tarafları ve konusunun aynı olması nedeniyle asli müdahale davasının derdestlik nedeniyle reddi gerektiğini, ayrıca asli müdahilin 3. kişi olmaması nedeniyle asli müdahale davasının reddi gerektiğini, adi ortaklağın 24 Haziran 2013 tarihli fesihname/ibraname ile feshedildiğini, tarafların birbirini ibra ettiğini, bu nedenle asli müdahale davasının hukuki menfaat yokluğundan reddi gerektiğini beyanla, öncelikle davanın arabuluculuğa başvurulmadan açılması sebebiyle dava şartı yokluğundan reddine, yine ortaklık feshedildiğinden zamanaşımı süresinin dolması sebebiyle zamanaşımından reddine ve son olarak haksız ve mesnetsiz davanın esastan reddine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Asli müdahale davasının davalısı(asıl ve birleşen dava davacısı)… Tic. Ltd. Şti. vekili 27.12.2021 tarihli cevap dilekçesinde, 24.6.2013 tarihli fesihnamenin geçersiz olduğunu, …’in hisselerini 19 Kasım 2012 tarihinde …’a devrettiğini, bu nedenle 24 Haziran 2013 tarihli fesihnamenin de yetkisiz imzalandığını, bu nedenle fesihnamenin geçersiz olduğunu, …’in ibra kelimesinin ilave edildiğini iddia ettiğini, bu nedenle …’in dinlenmesini talep ettiğini, iş ortaklığının 22 Haziran 2013 tarihinde feshedildiğini, bu durumda 24 Haziran 2013 tarihli fesihnamenin sahte olduğundan şüphelendiklerini, bu konuda suç duyurusunda bulunacaklarını beyan ettiği, sonuç olarak Erenköy Vergi Dairesinden iş ortaklığının fesih ve kapanış işlemlerine ilişkin dosyanın istenmesine, fesihnameyi imzalayanların yetkili olup olmadığının araştırılmasına ve fesihnamenin geçersiz sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece asli müdahale davası yönünden ( dosyada tefrik kararı mevcut değil ise de ,tefrikle 2022/36 esas numarasına kaydedildiği anlaşılmakla) yine asli müdahale dava dilekçesi ile sunulan 15/06/2018 tarihli sözleşme ile Mahkemenin 2014/477 esas sayılı dosyasındaki alacağın asli müdahile devredildiği, sözleşmede yazılı 2012/1418 esas sayılı dosyasının işbu davanın ilk açıldığı Kadıköy 4. ATM’nin 2012/1418 esas sayılı dosyasının numarası olduğu yani davacı … Limited Şirketi’nin işbu asıl … esas sayılı dosyasındaki davaya konu alacağı iki ayrı sözleşme ile iki kez davacı … şirketinin eski ortaklarından asli müdahil …’e devrettiği, sonuç olarak asli müdahale davası ile asıl 2014/477 esas sayılı dava dosyasının tarafları(davacı taraf dava konusunu devreden-devralan olarak), sebepleri, konusu ve talep sonucunun aynı olduğu tespit edilmiştir. Tüm bu nedenlerle, HMK’nin 168. maddesi uyarınca “derdest dava şartı yokluğu nedeniyle HMK’nin 114/1-ı ve 115/2. maddeleri uyarınca asli müdahale davasının usulden reddine” karar verilmiştir. Mahkemece 14/02/2022 tarihli Ek Karar ile ;” Her ne kadar … vekili 09/02/2022 tarihli dilekçesi ile mahkememizin 14/01/2022 tarihli kararını istinaf etmiş ise de, asli müdahil …’in açtığı asli müdahale davasındaki davanın, Mahkememizin 2014/477 esas sayılı dosyada; alacağı temlik alan …’in HMK’nin 125/2. Maddesi uyarınca asıl dava davacısı … Tic. Ltd. Şti.’nin yerine geçmesi nedeniyle derdest davaya ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle reddedildiği, reddedilen davada …’in taraf sıfatı bulunmadığı anlaşılmakla istinaf eden …’in istinaf başvurusunun reddine” şeklinde karar verilmiştir.Mahkemece verilen kararı, asli müdahale davacısı … ile temlik alan … vekili istinaf etmiştir. İstinaf dilekçesinde özetle; mahkemece yokluklarında tefrik kararı verilerek verilen kararın usul ve hukuka aykırı olduğu, 2014/477 esas sayılı davada … ve …’in asli müdahale talepleri kabul edilmiş iken ,verilen usulden red kararının hukuka aykırı olduğu ,mahkemece asil müdahale davası yönünden eksikliklerle ilgili olarak süre verilmesi gerekirken, davanın usulden reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu,ayrıca müvekkillerinden …’in de asli müdahale talebi kabul edilmiş iken , taraf göstermediği ve onun yönünden usulden herhangi bir karar verilmediği, bu sebeplerle kararın usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek, kaldırılması istenmiştir. …nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava, alacağın temliki sebebiyle ,derdest dava ile ilgili olarak asli müdahale davası yolu ile alacak talebine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; Asli müdahale davası, adi ortaklık sözleşmesinden doğan alacağın tahsili istemine ilişkindir. Asli müdahil …, asli müdahale davasının davalısı olan 2014/477 esas sayılı dosyanın davacısı …. Tic. Ltd. Şti. ile davalı … Tic. Ltd. Şti. arasındaki adi ortaklık sözleşmesi gereğince yapılan hakedişten davalı … Ltd. Şti. tarafından Deniz Kuvvetleri Komutanlığından tahsil edilip davacı …. Ltd. Şti.’ne ödenmeyen bedelin, davacı …. Ltd. Şti. Dava dışı …’a devredilirken 2014/477 esas sayılı dosyana konu bu alacağın davacı …’e bırakılması nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 800.000 TL’sinin tahsilini talep etmektedir. İstinafa konu dava ,davacı …’in asli müdahale davası olup, … temlik alanlardan ise de asli müdahale davasında taraf olmadığından bu sebeple taraf gösterilmemesi ve istinaf talebinin ek kararla reddine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Bu sebeple … vekilinin istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesine göre reddine karar verilmesi gerekmiştir. HMK 65. Madde “Asli müdahale ” başlığını taşımaktadır. Aynı yasanın 65/2. maddesinde “asli müdahale davası ile asıl yargılama birlikte yürütülür ve karara bağlanır” hükmü uyarınca asli müdahale davasının tefrikine karar verilmesi usul ve hukuka aykırı olmakla , davacının istinaf başvurusunun kabulü ile kararın HMK 353/1-a-5 maddesi uyarınca kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacı asli mudahil’in istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-5 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.19/04/2022