Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/79
KARAR NO: 2022/87
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/10/2021
NUMARASI: 2021/402 E
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 17/01/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili şirketin , kira akdine dayalı olarak 1/11/2020 tarihinde dava dilekçesinde belirtilen adreste kurulduğun,u metallerin makinede işlenmesi, torna tasfiye metal parça bölme torna- lama, frezeleme rendeleme, parlatma oluk açma perdahlama birleştirme kaynak yapma alanında faa- liyet gösterdiğini, Faaliyet alanında belirtilen tüm işler başından sonuna kadar elektrik enerjisi ve kulla- nımı gerektirdiğinden şirketin kurulumunu müteakip davalı şirket nezdinde sözleşme yapıldığını , elektrik sayacı bulunmadığından elektrik sayacı talep edildiğini, akabinde sayacın takıldığını, fakat gerek pandemi ve gerekse eleman ve teknik servis birimlerindeki noksanlık ve eleman yetersizliği, kofranın beğenilmemesi vs. nedenlerle onaylama yapılmadığını, bu nedenle davacının faaliyetinin ve üretiminin sekteye uğradığını, sonuçta başvuru tarihinden itibaren 5 ay sonunda davalı tarafça abo- neliğe esas enerjinin ve sözleşme gereğinin sağlandığını, Davalı kurum nezdinde elektrik sayaç saatinin onaylanmasını takiben 20 gün geçtik- ten sonra ekte sureti sunulan 25/6/2021 tarih ve … fatura nolu tüketim bilgileri yazılmayan, varsayımlara dayalı ve kaçak elektrik tarifesi uygulandığını, fahiş ve tüketimi mümkün olmayan tek taraflı bir fatura düzenlenerek 53.503,84 TL’ nin 5/7/2021 tarihine kadar ödenmesinin talep edildiğini, Davacı şirketin iştigal konusu ve sonrasında davalı kurumca tahakkuk ettirilen fatura- lardan anlaşılacağı üzere normal tüketimin aylık 1.500-2000 TL civarında olduğunu, dava konusu faturanın fahiş ve haksız olduğunu, Davalı kurumun bu faturanın ödenmesi hususunda yaklaşık 10 gün gibi kısa bir süre verdiğini, yapılan itiraza cevap vermeyerek süreci sürüncemede bıraktığını, fatura tarihinin dolmasını beklediğini, ödeme yapılmaması halinde sözleşmenin iptali ile icra-i ve hukuki işlemlere başlayacağı tehditleri nedeniyle davacı üzerinde baskı oluşturduğunu, Muarazanın meni talebiyle 1 nolu davalı yönünden İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahke- mesi’nin 2021/433 sayılı dava dosyası üzerinden dava açtıklarını, mahkemece “kaçak elektrik kulla/ nımına ilişkin uyuşmazlıklara konu işlemlerin …’ın sorumluluk alanında kaldığı”ndan bahisle pasif husumet yönünden davanın reddedildiğini , Dava konusu faturanın 13.403,84 TL’lik kısmını kabul ettiklerini, bu miktarın mahke- mece belirlenecek hesaba depo edilmesini, dava konusu fatura nedeniyle davanın elektriğinin kesilme- sinin tedbiren önlenmesini, ayrıca davacının dava konusu faturanın 40.000,00 TL’lik kısmı itibariyle borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde; dağıtım sistemi kapsamında kaçak elektrik kullanımına ilişkin uyuşmazlıklara konu işlemler… A.Ş. tarafından gerçekleştirildiğinden bu uyuşmazlıkların … A.Ş. ile ilgisinin olmadığını, müvekkili şirkete husumet yöneltilemeyeceğini, Davacı şirketin yargılama ile elde edilebilecek sonucu ihtiyati tedbir yolu ile sağlamaya çalıştığını, Bir tür hukuki koruma olan ihtiyati tedbir ile uyuşmazlık öncesinde veya uyuşmazlık sürecince talep sahibinin talep ettiği hakkını ileride açacağı veya devam eden bir davanın sonunda elde etmesinin sağlanması amacının güdüldüğünü, Eldeki davada ihtiyati tedbir yönünden yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediğini, müvekkili şirketin dava konusu işlemlerinde haklı olduğunu, Tacir olan müvekkilinden sosyal devlet yükümlülüklerinin beklenemeyeceğini, Davacının iddiasını ve tutanakların aksini kanıtlar bir delil, elle tutulur bir belge sun- madığını beyanla ihtiyati tedbir talebinin ve davanın reddini savunmuştur. Davalı … vekili cevap dilekçesinde:kaçak kontrol ekiplerince yapılan kont- rolde davacıya ait … seri numaralı sayaç mahallinde sözleşmesiz elektrik kullanıldığı tespit edilerek davacı … Limited Şirketi unvanına … seri numaralı tutanağın düzenlendiğini ve bu tutanağa dayanarak … seri numaralı 53.503,84 TL bedelli faturanın tahakkuk edildiğini, Davacının 25/06/2021 tarihli … seri numaralı itiraz başvurusu üzerine faturanın yeniden değerlendirildiğini, sonuçta ;fonsuz tarifenin 2 (iki) katı göz önüne alınarak hesaplama yapıl- dığı tespit edildiğinden 30/06/2021 tarihli … seri numaralı müvekkili şirket komisyonu marifeti ile … seri numaralı faturanın iptal edildiğini, iptal edilen faturanın yerine tüketicinin tespit edilen sözleşmesiz 25.268 kWh enerji tüketimi karşılığı … seri numaralı zabıt ile “fonsuz tarifenin 1,5 (bir buçuk) katı ile çarpılarak, kaçak enerji bedeli hesaplanır ve bu bedel fatura edilir ” dikkate alınarak 40.127,87 TL tutarında … seri numaralı faturanın düzenlendiğini, Kullanım yerine ilişkin olarak; perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşma olmak- sızın elektrik enerjisi tüketilmesi ve yasal şekilde tesis edilmemiş sayaçtan geçirilerek, mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi tüketilmesi zabıt tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri gereği kaçak elektrik kullanımı olarak tanımlandığını, mevzuata uymadan usulsüz olarak kullanılan elektriğin yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri gereği kaçak elektrik tarifesinden tahakkuklandırıldı ğını, müvekkili şirket tarafından yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi’nce tensiben tesis olunan 09/07/2021 tarihli … nolu ara kararda:” somut olaya bakıldığında davacının tacir olduğu, metal işleme işiyle iştigal eden davacı şirketin makinalarının elektrik ile çalışması karşısında elektriğin yokluğu halinde tüm ticari faali- yetinin duracağı aşikardır. Buna göre, işin niteliği gereği elektriğin davacının işletmesi için olmazsa olmaz koşulu gözetildiğinde kesintinin, davacının ticari işletme faaliyetinin durmasına sebep olacağı, bu haliyle davacının ağır ekonomik kayıplara uğrayacağı, tarafların karşılıklı menfaatleri esas alındı- ğında yargılama süresince çekişme konusu elektriğin kesilmesinin davacı aleyhine ağır zararlar doğu- racağı, davanın sonuna kadar, en azından dava konusu miktarla sınırlı davacının işletmesinde elektrik kesintisinin önüne geçmek gerektiği, bunun yanı sıra alacağın miktarına göre davalı şirketin de ihti- yati tedbir isteminde hukuki yararı bulunduğu anlaşılmaktadır. Zira davacının mal varlığında gele- bilecek bir değişim nedeni ile ilerde belirlenecek alacaklı şirket zararının elde edilmesi zorlaşabi- leceği gibi tamamen imkansız hale de gelebilecektir. ( İstanbul BAM 3. Hukuk Dairesi 2019/ 2162 ES) Mahkememizce teminat takdir edilirken davacı tarafın haksız çıkması ihtimalinde sırf tedbir kararının uygulanması nedeni ile davalının uğrayabileceği zarar yönünden değerlendirme yapılmıştır. Elektriğin kesilmesi dava konusu alacağın varlığı ya da yokluğuna dair bir delil oluşturmamaktadır. ” denilerek ; “1-İhtiyati tedbir talebinin 53.503,84-TL üzerinden %20 teminatla KABULÜNE, dava konusu 25/06/2021 tarihli, … faturaya istinaden davacı şirkete ait bu aboneliğe ilişkin ELEKTRİĞİN DAVA SONUÇLANINCAYA DEĞİN KESİLMEMESİNE, 2-İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık HMK 392 maddesi gereğince talep eden tarafından borcun % 20’i oranında nakdi teminat yatırılmasına veya aynı miktarda bankadan kesin ve süresiz teminat mektubu sunmasına, 3- Tedbir kararı verildiği tarihten itibaren 1 hafta içerisinde teminat yatırılmadığı ve verilen tedbirin uygulanmasının istenilmediği takdirde ihtiyadi tedbir kararının HMK 393/1 maddesi gereğince kendiliğinden kalkmasına, 4-Teminat yatırıldığında; talep halinde ihtiyati tedbirin ifası için ilgili icra müdür- lüğüne UYAP sistemi üzerinden müzekkere yazılmasına ” karar verilmiştir. Davalı tarafın ihtiyati tedbir şartları ve teminat yönünden ileri sürdüğü itirazı üzerine duruşmalı olarak yapılan inceleme sonunda tesis olunan 30/09/2021 tarihli ara karar ile “itirazın red- dine” karar verilmiştir. İstinaf Başvurusu: ara karar davalılar … A.Ş. ve … A.Ş. vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde; HMK 389. md. de belirtilen hakkın elde edilmesinin zorlaşması veya imkansız hale gelme ihtimali söz konusu olmaması, ciddi bir zarar doğma endişesi şartlarının bulunmadığı gibi yak- laşık ispat koşulunun da gerçekleşmediğini, müvekkili şirket tarafından yapılan işlem ve tahakkuk- ların mevzuata uygun olduğunu , mahkemece takdir olunan teminat miktarının düşük olduğunu, önce- likle ihtiyati tedbir kararının kaldırılması, aksi halde %100 oranında teminata hükmedilmesi gerek- tiğini, İhtiyati tedbir kararın “doğmuş ve doğacak borçlara ilişkin olarak elektriğin kesilme- mesi” şeklinde verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, ihtiyati tedbirin dava konusu tutanaklar ile sınırlandırılması gerektiğini, Elektrik dağıtım şebekesinin, ilgili bölgede yer alan abone sayısına göre tesis edildiğini, kaçak elektrik kullanımının şebekedeki yükü artırarak elektrik kesintilerine, gerilimin düşmesine ve elektrik kalitesinin düşmesine neden olduğunu, bu durumun ise diğer elektrik kullanıcıları için zarar oluşumuna sebep olduğunu, hatta hayati tehlike dahi arz ettiğini, Davacıdan tahsil edilemeyen kaçak bedelinin diğer kullanıcılara yansıtıldığını, bu du- rumun kamu zararına , eşitsizliğe, hak ihlaline sebebiyet verdiğini, Müvekkil şirketin tekel durumunda olmadığını, davacının diğer elektrik perakende şirketlerinden de elektrik temin etme seçeneğine sahip olduğunu, verilen karar ile müvekkil şirketin Anayasal haklarının ihlal edildiğini, Dağıtım sistemi kapsamında kaçak elektrik kullanımına ilişkin işlemler … A.Ş. tarafından gerçekleştirildiğini, … A.Ş.’nin kaçak elektrik sebebi ile elektriği kesip-açma yetkisi bulunmadığından adı geçen davalı yönünden elektriğin kesilmemesi yönünde verilen tedbirinin kaldırılması gerektiğini beyanla , Öncelikle tedbir kararının kaldırılmasını, bu talep yerinde görülmediği takdirde , elek- triğin kesilmemesi ve uyuşmazlık konusu dışında kalan doğacak alacakları da kapsayan ihtiyati tedbir kararının değiştirilerek dava konusu alacakla sınırlanmasını ve ayrıca tedbirin devamına karar veril- mesi halinde alacak miktarının %100’ünün teminat olarak depo edilmesini talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava, davalı tarafça düzenlenen kaçak tespit tutanağına istinaden kaçak tüketim fatu- ralarına dayalı menfi tespit talebine ilişkin olup davacı enerjinin kesilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararın verilmesi talebine ilişkindir. HMK 389 ve devamı maddelerine göre ;mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Talep edenin hak- larının derhâl korunmasında zorunluluk bulunan hallerde, hâkim karşı tarafı dinlemeden de tedbire karar verebilir. Mahkeme, tedbire konu olan mal veya hakkın muhafaza altına alınması veya bir yediemine tevdii ya da bir şeyin yapılması veya yapılmaması gibi, sakıncayı ortadan kaldıracak veya zararı engelleyecek her türlü tedbire karar verebilir. Buna göre, işin niteliği gereği elektriğin davacının işletmesi için olmazsa olmaz koşulu gözetildiğinde kesintinin, davacının ticari işletme faaliyetinin durmasına sebep olacağı, bu haliyle davacının ağır ekonomik kayıplara uğrayacağı, tarafların karşılıklı menfaatleri esas alındığında yargı- lama süresince çekişme konusu elektriğin kesilmesinin davacı aleyhine ağır zararlar doğuracağı, dava- nın sonuna kadar, en azından dava konusu miktarla sınırlı davacının işletmesinde elektrik kesintisinin önüne geçmek gerektiği, bunun yanı sıra alacağın miktarına göre davalı şirketin de ihtiyati tedbir is- teminde hukuki yararı bulunduğu anlaşılmaktadır. Zira davacının mal varlığında gelebilecek bir deği- şim nedeni ile ilerde belirlenecek alacaklı şirket zararının elde edilmesi zorlaşabileceği gibi tamamen imkansız hale de gelebilecektir. Davalıların istinaf itirazları yönünden yapılan değerlendirmede, ihtiyati tedbir kararının verilmesinde her iki tarafın yararı bulunduğu, kullanılan elektriğin sayaçtan geçerek kullanılması ne- deniyle kullanılan enerji bedelinin tespitinin yapılabileceği, ancak verilen tedbir kararının dava konu- su tutanak haricindeki ihtilafları kapsamayacağı, olası bu ihtilaflarla ilgili kurumun tutanak tutma, tahakkuk ve tahsilat yapma imkanının bulunduğu, teminatın ise yasada belirtilen oranlara uygun takdir edilmiş olduğu, davacının mahkemece belirlenen 10.700,80 TL tutarındaki teminatı süresi içinde mahkeme veznesine yatırdığı açıktır. Buna göre mahkemece elektriğin kesilmemesi yönünde tedbir kararı verilmesinde usul ve yasaya aykırılık tespit edilmemiştir. İlk derece mahkemesince; “İhtiyati tedbir talebinin 53.503,84 TL üzerinden % 20 teminatla kabulüne, dava konusu 25/06/2021 tarihli, … faturaya istinaden davacı şirkete ait bu aboneliğe ilişkin elektriğin dava sonuçlanıncaya değin kesilmemesine ” şeklinde tedbir kararı tesis edilmiş olup bu karar yeterli açıklıkta değildir. Açıklanan nedenlerle, davalıların istinaf talebinin kabulüne, HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince karar kaldırılarak yeniden esas hakkında;”ihtiyati tedbir talebinin 53.503,84 TL üzerinden % 20 teminatla kabulüne, dava konusu tesisat ve 25/06/2021 tarihli, … fatura ile sınırlı olmak kaydıyla davacının elektriğinin kesilmesinin dava sonuna kadar tedbiren önlen- mesine” karar vermek gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalıların istinaf talebinin kabulüyle HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince karar kaldırılarak yeniden esas hakkında; İhtiyati tedbir talebinin 53.503,84 TL üzerinden % 20 teminatla kabulüne, dava dava konusu tesisat ve 25/06/2021 tarihli, … fatura ile sınırlı olmak kaydıyla dava- cının elektriğinin kesilmesinin dava sonuna kadar tedbiren önlenmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine, Davalı … AŞ istinaf sebebiyle yapmış olduğu 18,00 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesinleştiğinde/karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.17/01/2022