Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/709 E. 2023/176 K. 24.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/709
KARAR NO: 2023/176
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/10/2021
NUMARASI: 2019/267 E – 2021/718 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 24/01/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahke- mesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket ile davalı arasında akdedilen … hizmet numaralı Abonelik Sözleşmesi’nin ilgili maddesi uyarınca, davalı şirket çoklu hat kurulumu yapmayı üstlenirken, müvekkili şirketin kurulum tamamlandıktan ve sistemi kullanmaya başladıktan sonra abonelik hizmeti karşılığı ücret ödeme borcu altına girdiğini, davalı taraf sözleş- mesel edimini henüz ifa etmemesine ve sözleşmeden kaynaklı herhangi bir hizmet vermemesine rağ- men müvekkili şirket adına dava konusu 30/07/2018- 29/08/2018 dönemine ilişkin … nolu 77.074,50 TL bedelli faturayı düzenlediğini, 29.08.2018 tarihinde müvekkili şirket tarafından davalı şirket yetkililerinden …’a e-mail yoluyla “testlerin yapıldığı ve sorun kalmadığı, artık test ortamından çıkartılarak canlı ortama alınabileceği ve bu konuda yardımlarının beklendiğini” hususunun bildirildiğini, davalı şirket tarafından ise “henüz kurulum tamamlanmamış olmasına rağmen, müvekkili şirkete tanımlanan … numaralı hatta fraud çağrısı tespit edildiği ve hattın müşterilerin mağdu- riyetini engelleme amacıyla yurtdışı aramalarına kapatıldığı” bilgisinin verildiğini, Her ne kadar engellemenin detayları ile LOG kayıtlarının incelenmesi talep edilmiş ise de, bu hususların müvekkili ile paylaşılmadığını, daha sonra davalı şirket tarafından” fraud aramala- rının devre üzerinden 18.08.2018 saat 00:34’te başladığı, aralıklarla 19.0.2018 saat 11:04’e kadar devam ettiği” hususu ile aranan ülke ile arama sürelerine ilişkin bilgilerin e-mail yoluyla bildirildiğini, Oysa ki söz konusu dönemlerde henüz kurulumun tamamlanmadığını ve müvekkili şirketin sistemi kullanmaya başlamadığını, yani söz konusu aramaların müvekkili şirket tarafından yapılmadığını,bu aşamada henüz kurulum gerçekleşmediğinden her türlü güvenlik önleminin davalı şirkete ait olduğunu, Müvekkili şirketin güvenlik zafiyetinin sebebini öğrenme çabalarına rağmen, davalı yanın sözleşmenin ilgili maddesi uyarınca hat ile ilgili güvenlik önlemlerinin müvekkili şirketçe alın- ması gerektiğini ileri sürdüğünü, ancak davalı tarafça fraud çağrı tespiti ile birlikte hattın yurtdışı aramalarına engellediğini, müvekkili şirketin bir sorun olduğunu fark etmesine kadar bu durumun müvekkili ile paylaşılmadığını, Davacının talebi doğrultusunda … pilot numaralı IP Çoklu Hat aboneliğinin iptal edildiğini,Davalı tarafça “huzurdaki davaya konu faturalar bakımından bu vakıalara maruz kalan müşteriler için hiçbir gelir edilmemek üzere alacaklarından vazgeçtiklerini, söz konusu fatura bede- linin ise ilgili suiistimal işlemleri netiçesinde yurt dışı servis sağlayıcılara/ operatörlere ödenen ara bağlantı tutarının ve davalı şirket tarafından ödenen verginin (KDV + ÖTV) tahsil edilmesi nedeniyle oluştuğu”nun iddia ettiğini, ayrıca arabağlantı tutarı ile ödenen verginin fatura tutarından yüksek çık – masından kaynaklı olarak fatura düzeltme yapılamayacağını, müvekkili şirketin ödemekle yükümlülü olduğunun belirtildiğini, Davalı tarafça tanzim edilen faturanın müvekkili şirket tarafından Beyoğlu … Noterliği’nin 05.09.2018 tarih, … yevmiye nolu ihtarnamesi ile süresi içerisinde davalı şirkete iade edildiğini, Akabinde davalı şirket tarafından 05.02.2019 tarihli fesih mektubu gönderilerek iddia ettikleri “borcun ödenmesi için mühlet verildiği, aksi takdirde sözleşmenin feshedilebileceği ve hiz- metin tamamen iptal edileceği”nin ihtar edildiğini, Neticede ; abonelik sözleşmesinden beklenen faydanın sağlanmadığını, davalının henüz bir hizmet vermediğini ve hizmet bedelini hak etmediğini,Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu ile ilgili olarak davadan önce arabuluculuk başvurusu yapıldığını, ancak taraflar arasında anlaşma sağlanamadığını, Müvekkili şirketin davalı tarafça gönderilen 05.02.2019 tarihli fesih mektubu nedeni ile haksız icra tehdidi altında olduğunu, söz konusu faturanın icra takibine konulabileceğini ,ayrıca internetin kesilmesi riskinin bulunduğunu, bu durumda davacının telafisi imkânsız zararının oluşa- cağını beyanla; Tedbiren ; İİK m.72/7 gereğince faturanın ödenmemesi/ icra takibine konu olmaması, icra takibine konu olması halinde de takibin durdurulmasını, Yargılama sonunda; müvekkilinin davaya konu fatura nedeniyle davalıya borçlu olma- dığını tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; … Tic. A.Ş. adına kayıtlı … hizmet numaralı abonelikten 18-19 Ağustos 2018 tarihinde frauda konu millet- lerarası aramalar yapıldığı tespit edilmekle, müvekkili şirket tarafından hattın kapatıldığını, Dava konusu olayın ortaya çıkmasında müvekkilinin kusuru ve sorumluluğu bulun- madığı halde ,fraud çağrılarını tespit eder etmez müşterinin mağduriyetini engellemek adına hattı mil- letlerarası çağrılara kapatarak, çok daha yüksek tutarlara çıkabilecek bir faturanın da önlendiğini, Taraflar arasındaki Çerçeve Abonelik Sözleşmesi’nin 4.35 maddesinde ;” … dan kaynaklanmayan nedenlerle oluşabilecek trafik artışları sebebiyle, maddi ve manevi herhangi bir zarara uğramamak için, antivirüs, antispam ve firewall (güvenlik duvarı) gibi gerekli güvenlik ted- birlerini almak Abone’nin sorumluluğundadır. …’dan kaynaklanmayan nedenlerle olu- şacak trafik artışları sonucunda Abone’nin uğrayacağı zararlardan … hiçbir şekilde sorumlu olmayacaktır. Abone, gerekli duyurular ile … tarafından sunulan ücretli/ ücretsiz güvenlik hizmetlerine ait bilgilere www. … com. tr adresinden ulaşabilecektir. ” Ekte sunulu IP Çoklu Hat Hizmet Formu’nun 3.6. maddesinde;”…, abone tarafındaki cihazın mülkiyetinin …’a ait olması durumu hariç olmak üzere, sadece bina ankastresine kadar olan kısımda hat arızaları konusunda bakım ve onarım hizmeti verecek olup bina içerisindeki bağlantı(lar)dan ve modem, PC, ve diğer cihaz ayarlarından sorumlu değildir. Abone tarafındaki cihazın mülkiyetinin …’a ait olması durumunda, cihaz ile ilgili her türlü arıza ve bakım hizmeti … tarafından verilecektir. Bina içi dağıtım şebekesinin (ankastre) stan- dartlarına uygun olarak yapımı ile bakımı ve onarımı abonenin sorumluluğundadır. Abonenin bu konudaki yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle meydana gelebilecek aksaklıklardan dolayı … sorumluluk kabul etmez. … Abone ye yönelik olarak, ürün teminini, kurulu- munu ve/veya servis desteğini içeren uygulamaları yürürlüğe sokabilecektir.” denildiğini, Müvekkili şirketin bu vakalara maruz kalan müşteriler için fraud fatura itiraz sürecini işlettiğini , ayrıca ” kendi alacağından vazgeçip, ilgili suiistimal işlemleri neticesinde yurtdışı servis sağlayıcılara/operatörlere ödenen arabağlantı tutarının ve şirketçe ödenen verginin (KDV+ÖİV) tah- sil edilmesi (toplam maliyetin tahsil edilmesi), kalan tutarın müşteriye tahakkuk eden ilgili dönem faturasından silinmesi” yoluna gittiğini, yani müvekkilinin söz konusu fraud vakası neticesinde hiçbir gelir edinmediğini, aksine müşteri mağduriyetini gidermek adına gelirinden vazgeçtiğini, Dava konusu vakada arabağlantı tutarı ile şirketlerince ödenen verginin fatura tuta- rından yüksek çıkmasından kaynaklı olarak faturada düzeltme yapılmadığını, Söz konusu fraud işleminin ; şirketin müşteriye sunmuş olduğu güvenli hatlardan, müş- terinin konumlandığı bina içerisine kendisinin kurmuş olduğu santralle faydalanmak istemesi ve ilgili santral üzerinde gerekli güvenlik önlemlerini tesis etmemesinden kaynaklandığını, müvekkili şirketin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, teknik olarak müvekkili şirketin müşterinin lokasyonu içeri- sine konumlandırdığı santral üzerinde alabileceği bir önlem olmadığını, ancak müşteri isterse kendi antivirüs, antispam, firewall vb. yöntemlerle güvenlik önlemlerini tesis edebileceğini, benzer nitelikli İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/315 E. 2018/209 K. Sayılı ve İstanbul Anadolu 7. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/507 E. 2017/741 K. Sayılı Emsal kararlarında davanın reddine karar verildiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesi’nce:”DAVANIN KABULÜ İLE,… nolu 31/08/2018 tarihli 77.074,50 TL bedelli fatura nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine” karar verilmiştir. İstinaf Başvurusu: Hüküm davalı tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; 1- … AŞ. adına kayıtlı … hizmet numaralı abonelikten 18 – 19 Ağustos 2018 tarihinde frauda konu milletler arası aramalar yapıldığının tespit edildiğini, Dava konusu olayın meydana gelmesinde müvekkili şirketin her hangi bir kusur ve sorumluluğu bulunmadığı halde fraud çağrılarını tespit eder etmez müşterinin mağduriyetini engel- lemek adına hat milletlerarası çağrılara kapatılarak çok daha yüksek tutarlarda çıkabilecek bir fatu- ranın önlendiğini, Müvekkili şirketin bu vakalara maruz kalan müşteriler için, hiçbir gelir edinmemek üzere fraud fatura itiraz sürecini işlettiğini, bu süreç kapsamında; müvekkilinin kendi alacağından vaz geçip, ilgili suistimal işlemleri neticesinde yurt dışı servis sağlayıcılara /operatörlere ödenen ara bağlantı tutarının ve şirketlerince ödenen verginin (KDV+ÖİV) tahsil edilmesi (toplam maliyetin tah- sil edilmesi), kalan tutarın müşteriye tahakkuk eden ilgili dönem faturasından silinmesi şeklinde uygulama yaptığını, ilgili vakada arabağlantı tutarı ile müvekkilinin ödediği verginin, fatura tutarın- dan yüksek çıkması nedeniyle faturada düzeltme yapılmadığını, 2-Ayrıca abonelik sözleşmelerinde “abonenin …’dan kaynaklanmayan ne- denlerle oluşabilecek trafik artışları sebebiyle, maddi ve manevi herhangi bir zarara uğramamak için, antivirüs, antispam ve firewall(güvenlik duvarı) gibi gerekli güvenlik tedbirlerini almakla yükümlü olduğu”na dair düzenleme bulunduğunu, Fraud işleminin; müvekkilinin müşteriye sunmuş olduğu güvenli hatlardan, müşterinin konumlandığı bina içerisine kendisinin kurmuş olduğu santralle faydalanmak istemesi ve ilgili santral üzerinde gerekli güvenlik önlemlerini tesis etmemesinden kaynaklandğını, Teknik olarak, müvekkili şirketin müşterinin lokasyonu içerisine konumlandırdığı san- tral üzerinde alabileceği bir önlem bulunmadığını, ancak müşteri kendisi isterse antivirüs, antispam, firewall vb. yöntemlerle güvenlik önlemi alabileceğini, müşterinin almadığı önlemler sebebiyle müvekkilinin sorumluluğuna gidilemeyeceğini,3- Somut olayda müvekkili şirketin üzerine düşen yükümlülüğü zamanında yerine getirdiğini, fraud işlemi tespit edildiği anda hattı milletlerarası aramalara kapattığını,4- Yerel mahkemece davacının tacir olduğu ve bir teknoloji şirketi olduğu gerçeğinin dikkate alınmadığını,5- İtiraz ve beyanlarının gözetilmediğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir.6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre;Dava abonelik sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit talebine ilişkindir. Davalı tarafça 30/07/2018- 29/08/2018 dönemine ilişkin olarak 77.074,50 TL tutarında fatura düzenlenmiş olup davacı bu faturanın kurulumun tam olarak sağlanmadığı dönemde gerçek- leşen fraud aramalara ilişkin olduğunu ve davalının gereken güvenlik tedbirlerini almamasından kaynaklandığını beyanla faturaya itiraz etmektedir. Dosya içeriğine göre; Davacı şirket ile davalı kurum arasında Çerçeve Abonelik Sözleşmesi, Yedi Rakamlı (… nodan oluşan) Özel Servis Numarası Hizmet Formu belgesi, Telefon Hizmet Formu (Kuramsal Abone) ve eki Telefon Hizmet Ek Formu, 444’lü Özel Servis Numaraları ve 3 Rakamlı Kısa Numaralar İçin Bağlantı Ücreti Kampanyası Kapsamı, Koşulları ve Taahhütnamesi, IP Çoklu Hat Hizmet Formu ve IP Çoklu Hat DID İndirim Kampanyası Katılım Koşulları ve Taahhütnamesi belgeleri imzalandığı, 13.07.2018 tarihinde IP Çoklu Hat başvurusunun yapıldığı, 01.08.2018 tarihinde bağlantı siparişinin – oluşturulduğu, 13.08.2018 tarihinde davacıya ait santral tanımlamaları yapıldığı, yani dışarıya çıkış olarak yapılan aramalar (outbound) yönünde santralden çağrı çıkabildiği, ancak çağrı alan, gelen çağrılara yanıt veren (inbound) yönünün ise davacı yanın dahili ayarlamaları ve geçiş tanımlamaları tamamlayamaması nedeniyle aktif edilemediği, 29 Ağustos tarihinde davacı müşterinin tüm kullanıcı testlerini tamamladığı, test ortamından canlı ortama geçiş için gerekli aksiyonların alınmasını istediği, bu talebe karşılık davalı kurumun kurulumu onaylayarak ilgili ekibe bilgi verildiğini belirttiği, bu bilgiler ışığında somut olayın gerçekleştirildiği 18.08.2018 günü 00.34:27 saati ile 19.08.2018 günü 11.04:21 saati arasında halihazırda tüm kurumların tamamlanmadığı, halen test ortamında bulunulduğu ve canlı ortama geçişin sağlanamadığı tespit edilmiştir. Taraflar arasında imzalanan Çerçeve Abonelik Sözleşmesi’nin 4.35 maddesinde ;” … ‘dan kaynaklanmayan nedenlerle oluşabilecek trafik artışları sebebiyle, maddi ve manevi herhangi bir zarara uğramamak için, antivirüs, antispam ve firewall (güvenlik duvarı) gibi gerekli güvenlik tedbirlerini almak Abone’nin sorumluluğundadır. …’dan kaynaklanmayan nedenlerle oluşacak trafik artışları sonucunda Abone’nin uğrayacağı zararlardan … hiçbir şekilde sorumlu olmayacaktır. Abone, gerekli duyurular ile … tarafından sunulan ücretli/ ücretsiz güvenlik hizmetlerine ait bilgilere www. …. com. tr adresinden ulaşabilecektir. ” IP Çoklu Hat Hizmet Formu’nun 3.6. maddesinde;”…, abone tara- fındaki Cihaz’ın mülkiyetinin …’a ait olması durumu hariç olmak üzere, sadece bina ankastresine kadar olan kısımda hat arızaları konusunda bakım ve onarım hizmeti verecek olup bina içerisindeki bağlantı(lar)dan ve modem, PC, ve diğer cihaz ayarlarından sorumlu değildir. ABONE tarafındaki CİHAZ’ın mülkiyetinin …’a ait olması durumunda, Cihaz ile ilgili her türlü arıza ve bakım hizmeti … tarafından verilecektir. Bina içi dağıtım şebekesinin (ankastre) standartlarına uygun olarak yapımı ile bakımı ve onarımı ABONE’nin sorumluluğundadır. Abone’nin bu konudaki yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle meydana gelebilecek aksaklıklardan dolayı … sorumluluk kabul etmez. … Abone ye yönelik olarak, ürün teminini, kuru- lumunu ve/veya servis desteğini içeren uygulamaları yürürlüğe sokabilecektir.” denilmiştir. Davacı yanın bina içerisine konumlandırdığı, kendisinin kurdurmuş olduğu santral üzerinde antivirüs, antispam, firewall vb. yöntemlerle güvenlik önlemlerini alması, sistemde mutlaka kriptolama özelliğini bulundurması, haberleşme ağının güvenliği için geliştirilmiş bazı özel güvenlik çözümlerinin uygulanmasını tercih etmesi ve IP ağı altyapısı üzerinden erişimleri denetleyebilecek kendi güvenlik politikalarını belirlemesi ve tüm güvenlik tedbirlerini alması büyük bir önem arz ederken dosya kapsamından davacının bu güvenlik önlemlerini almadığı anlaşılmaktadır. Ancak dava konusu haberleşme ağının henüz kurum aşamasında olup gerekli kullanıcı testleri tamamlanmamış ve canlı ortama alınmamıştır. Davacının dışarıya çıkış olarak yapılan ara- maların aktif edildiği ve hattın milletlerarası görüşmelere de açık olduğu hususunda bilgisi ve ona- yının bulunduğuna dair herhangi bir bilgi ve belge sunulmamıştır. Dava konusu fraud aramalarla ilgili detay faturası incelendiğinde yurt dışı aramaların 18/08/2018 tarihinde saat 00:34:27’de başladığı ve 19/08/2018 tarihinde saat 11:04:21 ‘de bittiği , yaklaşık 10 saat 30 dakika boyunca devam ettiği görülmektedir. Fraud aramaların yaklaşık 35 saat sonra tespit edildiği , erken uyarı sisteminin geç devreye girdiği, bu durumun da mevcut zararın büyümesine yol açtığı, nitekim taraflar arasındaki mail yazışmalarında da görüleceği üzere davacı tarafın söz konusu aramalardan, olayın gerçeklemesinden yaklaşık 10 gün sonra haberdar olduğu anlaşılmaktadır. Elektronik – Haberleşme ve Bilgisayar Mühendislerinin de katılımı ile oluşturulan her iki bilirkişi raporunda da ; dava konusu fraud aramalarının gerçekleştirilmesi olayında her iki tarafın da zamanında alması gereken tedbirlerin bulunduğu, ancak somut olayda bu tedbirlerin alın- madığı veya eksik uygulandığı, somut olayda gözlenen söz konusu güvenlik zafiyeti sonucu ortaya çıkan zarardan her iki tarafın da eşit oranlarda kusurlu/sorumlu oldukları belirtilmiştir. Davalı vekilinin 03/07/2020 tarihli dilekçesi ekinde dosyaya ibraz ettiği ara bağlantı tutar detayı listesi bilirkişi kurulunca incelenmiş, dava konusu fraud aramalar nedeniyle davalı tarafça yapılan ödeme tutarının 97.292,37 TL , ancak davacıdan talep edilen fatura tutarının 77.074,50 TL olduğu anlaşılmıştır. Dosya kapsamına göre, dava konusu fraud aramaların gerçekleşmesinde her iki tarafın eşit şekilde kusurlu/ve sorumlu oldukları anlaşılmakla, davacının dava konusu faturanın 1/2’sine isa- bet eden (77.074,50 TL x 1/2=) 38.537,25 TL ‘lik kısmı itibariyle davalıya borçlu olduğu, bakiye 38.537,25 TL ‘nin davacıdan talep edilemeyeceği sonucuna varılmaktadır. Buna göre mahkemece kısmen kabul hükmü kurulması gerekirken, yazılı şekilde dava- nın tamamen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararda maddi vakıa ve hukuki değerlendirme noktasında usul ve yasaya aykırılık tespit edilmekle, davalının istinaf başvurusunun kabulüne, tespit edilen eksiklik yargılama gerektirmediğinden HMK 353/1-b-2 md gereğince, esasa ilişkin olarak yeniden aşağıdaki şekilde hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; A-Davalının istinaf talebinin kabulüyle HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince karar kaldırılarak yeniden esas hakkında; 1-Davanın KISMEN KABULÜNE, davacının, davalı tarafça tahakkuk edilen 30/07/ 2018-29/08/2018 dönemine ilişkin … nolu 77.074,50 TL bedelli faturanın 38.537,25 TL ‘lik kısmı itibariyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine,2-Alınması gerekli 2.632,48-TL harçtan peşin alınan 1.316,24-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.316,24-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazineye gelir kaydına,3-Harç davanın kabul edilen kısmına göre hesaplanıp tahsil edilmesi gerektiğinden davacı tarafça yatırılan 1.316,24-TL + 44,40-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.360,64-TL harç masrafının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,4-Davacı vekili lehine AAÜT göre hesaplanıp takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,5-Davalı vekili lehine AAÜT göre hesaplanıp takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,6-Davacı tarafça yapılan 4.978,40-TL yargılama giderinden davanın red ve kabul oranları dikkate alınarak takdiren 2.489,20-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, geri kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,7-Davalı tarafça yapılan 100,00-TL yargılama giderinin davanın red ve kabul oranları dikkate alınarak takdiren 50,00-TL sinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine, geri kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14. maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26. maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan arabuluculuk ücretinin davada haksız çıkan taraftan karşılanması gerekmekle, 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, 9-Artan avansın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine, İstinaf incelemesiyle ilgili olarak; Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine, Davalının istinaf sebebiyle yapmış olduğu 80,00-TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 24/01/2023