Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/644 E. 2022/2657 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/644
KARAR NO: 2022/2657
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/12/2021
NUMARASI: 2020/412 E – 2021/1149 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİH: 12/10/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 21/07/2019 tarihinde gerçekleştirilen araç satış sözleşmesi ile … plakalı aracın davalı tarafından davacı şirkete satıldığını, araç için anlaşılan 120.000,00 TL satış bedelinin, davacı şirket tarafından sözleşme tarihinden önce 500,00 TL kaporasının davalının banka hesabına gönderildiğini, ancak davalı şirkete satış bedeline ilişkin olarak 119.500,00 TL ödeme gerçekleştirilmesi gerekirken sehven 127.500,00 TL ödeme gerçekleştirildiğini,fazla ödenen 8.000,00 TL’nin davalıya iade edilmemesi nedeniyle davalı hakkında Ankara … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile yapılan takipte , davalının borca ve yetkiye itirazı ile takibin durduğunu, arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını, yetki itirazına istinaden icra dosyasının İstanbul İcra Müdürlüğüne gönderildiğini, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile davalıya tekrar ödeme emri gönderildiğini ancak davalı tarafından borca yine itiraz edildiğini belirterek , davanın kabulü ile itirazın iptaline ve takibin devamına ve %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket yetkilisi ile internet sitesinde satış ilanını koyduğu … marka araç için görüşme yaptığını, aracın satışı için 128.000,00 TL’ye anlaştıklarını, kapora olarak 500,00 TL tarafına gönderildiğini, davacı şirketin aracı almak için bir çalışanını gönderip vekalet verdiğini, pazar günü nöbetçi noterde aracın satışını yapıp yola çıkması gerektiğini söylediğini, kendisinin notere giriş yaptığında direkt imzaya yetiştiğini, imzaladığı kağıttaki o bedeli imzayı attıktan sonra vezneden çıktığında fark ettiğini, kendisinin itiraz ettiğini ve bedeli değiştirmek gerektiğini söylediğini, davacı şirket yetkilisinin ise bedel farklılığının kendileri için bir problem teşkil etmediğini söylediğini, aradan geçen birkaç ay sonra Ankara İcra Müdürlüğünden icra kağıdı geldiğinde yapılanın komplo olduğunu anladığını, itirazda bulunduğunu ve takibin durduğunu, daha sonra İstanbul İcra Müdürlüğünden icra kağıdı geldiğini ve o icra takibine de itiraz ettiğini, aracın ilanda belirtilen bedelinin 130.900,00 TL olduğunu ve 11.000,00 TL gibi bir indirim yapılmasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme,Beyoğlu … Noterliği’nin 21.07.2019 tarih … yevmiye sayılı araç satış sözleşmesi ile … eski plakalı … yeni plaka numaralı aracın 120.000,00-TL bedelle davalı … tarafından davacı … San. A.Ş.’ye satış yapıldığı, davacı tarafında EFT yoluyla 19/07/2019 tarihinde ” … plakalı araç kapora bedeli” 21/09/2010 tarihinde ” …, … plakalı araç bedeli” açıklamasıyla davalıya 128.000,00- TL bedel gönderildiği,davaya konu araç satış sözleşmesi noter huzurunda düzenleme şeklinde noter sözleşmesi ile yapılmış olmakla HMK’nın 204. Maddesi uyarınca sahteliği ispat olunmadıkça kesin delil mahiyetinde olduğundan satıcının araç satış bedelinin sözleşmedeki bedelden daha fazla olduğunu ispat külfetinin davalı üzerinde olduğu, davacının dava dışı 3. kişilerle dava konusu araca ilişkin görüşmelerinin de taraflar arasındaki anlaşmayı ispatlamayacağı, davalının yemin deliline de dayanmadığı, bu halde davacının davasının ispatladığının kabulü gerektiği, davacı tarafın takip tarihinden önce işlemiş faiz talebinde bulunmuş ise de yerinde olmadığı,alacağın likit olduğu gerekçesiyle; “Davanın kısmen kabulü ile davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyasına davalı tarafından yöneltilen itirazının kısmen iptaline, takibin 8.000,00 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya dair istemin reddine, alacak niteliği itibari ile likit ve belirlenebilir olduğundan %20 oranında hesaplanan icra inkar tazminatı 1.600,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine” karar vermiştir. Kararı davalı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde; aracın 128.000 TL bedelle satışının kararlaştırıldığını,ödemelerin de buna göre yapıldığını,davacının fazla ödeme iddiasının yerinde olmadığını,125.500 TLlık ödeme ile noter sözleşme tarihinin aynı gün olduğunu,fazla bedelin iadesi için taraflar arasında görüşme bulunmadığını,davacının araçta masraf çıktığı için tenzilata gittikleri iddiasının da net delille sunulmadığını,davanın kötüniyetle açıldığını,icra inkar tazminatını da kabul etmediklerini,davanın reddi gerektiğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava,araç satım akti gereği hataen fazla ödendiği ileri sürülen araç satış bedelinin tahsiline yönelik takibe itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkindir. İstanbul .. İcra Dairesinin … sayılı takip dosyasında araç satışı nedeniyle fazla ödemeden kaynaklanan 8.000,00-TL asıl alacak 21,70-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.021,70-TL.nın tahsilinin talebine itiraz sonrası tkibin durdurulduğu anlaşılmıştır. Beyoğlu … Noterliği’nin 21.07.2019 tarih … yevmiye sayılı araç satış sözleşmesi içeriğinden takip ve davaya konu … eski plakalı … yeni plaka numaralı aracın 120.000,00-TL bedel karşılığında davalı … tarafından davacı … Tic. ve San. A.Ş.’ye satışının yapıldığı,buna karşılık davacı tarafça 19/07/2019 tarihinde 500 TL,21/07/2019 tarihinde ise 127.500 TL havalelerin belirtilen araç satış bedeli olarak davalıya banka yoluyla gönderildiği belirlenmiştir. İspat hususuna gelince; Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer. Öte yandan ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimse iddia ettiği olayı kanıtlamakla yükümlüdür. Davacı vekili anlaşılan miktardan sonra aracın eksper muayenesi sonrası araçta kusur çıktığını ve araç başında bu miktar tutarın noterde indirilerek sözleşme düzenlendiğini ,hatta davalı tarafça da noterdeki bedel üzerinden fatura kesildiğini ifa ettiğinden,araç faturasının 120.000 TL olduğu,aracın noterdeki resmi satış sözleşmesinin de 120.000 TL üzerinden düzenlendiği ve davalıya araç bedeli olarak 120.000 TL yerine 128.000 TL gönderildiği,davalıya 8.000 TL fazla ödeme yapıldığı açıktır. HMK’nın 204. maddesine göre, düzenleme şeklindeki noter senetleri sahteliği ispat olunmadıkça kesin delil sayılır .Somut olayda araç satışı noterde yapıldığından resmi belge niteliği itibarıyla araç satış sözleşmesindeki satış bedeli olan 120.000 TL esas alınacaktır. Bu nedenle davalı araç satış bedelinin 128.000 TL olduğunu ispatlayamamış,ayrıca yemin deliline de dayanmadığından davalı iddialarının ispatlanamadığı anlaşılmıştır. Alacak likit olduğundan icra inkar tazminatı koşulları da oluşmuştur. Davalı takibe itirazında haksız olduğundan,mahkemenin kararı usul ve hukuka uygun bulunmuştur. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 546,48 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 136,62 TL harcın mahsubu ile bakiye 409,86‬ TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 12/10/2022