Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/621 E. 2022/3324 K. 26.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/621
KARAR NO: 2022/3324
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/10/2021
NUMARASI: 2020/332 E – 2021/716 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 26/12/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının kaçak su kullandığını, bu durumun müvekkili şirketin çalışanları tarafından tutanak altına alındığını, borcun tahsili amacıyla İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasıyla yapılan icra takibine davalı tarafça itiraz edildiğini,itirazın haksız olduğunu beyanla itirazın iptaline, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Tasfiye memurları cevap dilekçelerinde; davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.Mahkemece yapılan yargılama sonunda; her ne kadar davacı tarafça itirazın iptali talepli dava açılmış ise de davacı vekili tarafından dosyaya 04.10.2021 tarihinde sunulan beyan dilekçesi ile borcun yapılandırıldığı ve davanın konusu kaldığı anlaşılmakla konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Mahkemece verilen kararı,davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin dava şartı olan zorunlu Arabuluculuk Ücretini müvekkiline yüklediğini ,oysaki yasa gereği davaya sebebiyet veren tarafın Arabuculuk Ücretini ödemek zorunda olduğunu,bu sebeple kararın usul ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüştür.Dava dosyası istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş ise de, 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunununda Bazı Değişiklikler Yapılmasına Dair 6763 sayılı yasa ile, HMK 341. madde 2. fıkrasında “Miktar veya değeri üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Ancak manevi tazminat davalarında verilen kararlara karşı miktar veya değere bakılmaksızın istinaf yoluna başvurulabilir” şeklinde yapılan yasa değişikliği 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Karar tarihi itibarıyla, kesinlik sınırı ise 5.881,- TL’dir.Somut uyuşmazlıkta, davacı tarafından istinaf edilen kısmın değeri 1320,- TL olup, kesinlik sınırı yönünden istinaf edilen bu miktarın dikkate alınması gerektiğinden, karar tarihinde davacı yönünden miktar itibarıyla istinafa getirilen kısım kesindir. Bu itibarla, davacı istinaf dilekçesinin HMK 341, 346 ve 352/1-b maddeleri uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacı tarafın istinaf dilekçesinin, HMK 341, 346 ve 352/1-b maddeleri uyarınca istinaf edilen kısım kesinlik sınırı altında kaldığından reddine,Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi . 26/12/2022