Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/530 E. 2022/826 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/530
KARAR NO: 2022/826
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/11/2021
NUMARASI: 2021/844 E – 2021/1130 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 17/03/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından ödenmeyen elektrik bedelinin tahsili amacıya Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … ve Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyalarından icra takibi yapıldığı,davacının takipten 29.03.2018 tarihinde aracı üzerine haciz konulması üzerine haberdar olduğunu, dava konusu borcun … LTd Şti’ne ait olduğu, 18.06.2015 tarihinde davacının bu şirketin bir kısım hisselerini devir aldığını, 27.10.2017 tarihinde ise hisselerini devrettiği, şirketin borcundan dolayı davacının şahsen sorumlu olamayacağı belirterek, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … ve Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyalarından davacının şimdilik 10.000-TL borçlu olmadığının tespiti ile takiplerin iptaline, %20’den aşağı olmamak üzere davacı lehine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; dava konusu borcun davacının iş yerinde kaçak elektrik kullanması sebebiyle tahakkuk ettiğini, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki borcun …, … seri numaralı kaçak elektrik tutanaklarına, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … dosyasındaki borcun ise …, …, …, …, …, …, …, … seri numaralı kaçak elektrik tutanaklarına ait olduğunu beyanla, davanın reddin talep etmiştir. Dava, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … ve Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … sayılı takiplerinden kaynaklı menfi tespit talebine ilişkindir. Davacı vekili 26.12.2019 tarihinde Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … sayılı takipte kesinleşen 39.839,60 TL, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … sayılı takipte kesinleşen 12.651,84 TL olmak üzere davasının 52.491,44 TL üzerinden ıslah edildiğini bildirerek ıslah harcını ikmal etmiştir. Mahkemece “Davanın kabulüne,Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından davacı aleyhine girişilen takipte davacının davalıya 39.839,60.-TL tutarında, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından davacı aleyhine girişilen takipte davacının davalıya 12.651,84.-TL tutarında borçlu olmadığının tespitine, yasal şartlar oluşmadığından tazminat takdirine yer olmadığına” karar vermiş,bu kararı tarafların istinaf ekmesi üzerine Dairemizin 2020/1104 E.2021/2451 K.sayılı ilamı ile ,davacının, fiilen hakkında kaçak tutanakları tutularak kaçak tahakkukları yapılan dava dışı … Ltd. Şti.nde ortak olduğu tarihler ile dava konusu takiplere ilişkin kaçak tutanak tespit tarih ve tahakkukları karşılaştırılarak, belirtilen takiplere ilişkin kaçak tahakkuklarından davacının tüzel kişinin organı sıfatıyla sorumluluğu açısından değerlendirme ve hesaplama yapılmak ve deliller değerlendirilerek bu konuda ek rapor yada bilirkişi heyetinden yeniden rapor alınması gerektiğinden”Tarafların istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine” ilişkin 29/09/2021 tarihinde karar verilmiştir. Mahkemece istinaf sonrası yapılan yargılamada dava dışı … Ltd Şti nin kaçak tutanak tarihlerinde ve tutanak öncesi ve sonrası ortak ve yöneticilerini gösterir ticaret sicil kayıtları celbedilmiş, avacının dava dışı şirkette 22/06/2015’te ortak olduğu; 06/11/2017’de de ortaklıktan ayrıldığı; davacının ortaklık sürecinde ya da kaçak elektrik tutamaklarının tutulduğu tarihlerde söz konusu şirkette yetkili olmadığı, dava dışı …’un 08/06/2012’de 20 yıl süreyle münferiden müdür olarak belirlendiği, davacının dava dışı şirkette 22/06/2015 – 06/11/2017 tarihleri arasında ortaklık sıfatının bulunduğu, davacının kaçak elektrik tutanaklarının tutulduğu tarihlerde ve ortak olduğu süreç içerisinde şirketi temsil ve ilzama yetkili olmadığı, haliyle Yargıtay 7. Hukuk Dairesi’nin yukarıda belirtilen kararında da hüküm altına alındığı üzere sadece yönetici ortakların şirketle birlikte ve şirket gibi haksız fiilden sorumlu tutulmaları gerektiğinin açık olması karşısında yönetici ortak olmayan davacının icra takiplerine konu kaçak elektrik tutanaklarından sorumlu olmayacağı.ayrıca davalının icra takibi açmakta kötü niyetli olduğu ispat edilemediği, arabuluculuk ücretinin ihtiyari olarak arabulucuya başvuran davacıdan tahsili gerektiği gerekçesiyle; “1-Açılan davanın kabulü davacının Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında 39.839,60 TL, Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında 12.651,84 TL tutarında davalıya borçlu olmadığının tespitine, 2- Şartları oluşmayan davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine” karar vermiştir. Kararı davalı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde; davacının dava dışı … Ltd Şirketinin ortağı olduğunu,sözleşmeden faydalanarak elektrik kullandığını,davacının bedelini ödemeksizin elektrik kullanmaya devam ettiğini, tüzel kişilik ile gerçek kişinin ekonomik çıkar ilişkisine girmesinde tüzel kişiliğin kötüye kullanıldığı konusunda fiili karine teşkil ettiğini,perdenin aralanması teorisine dayanarak gerçek kişi davacının sorumluluğunun doğduğunu,istinaf dairesinin geri gönderme kararı gereği yeniden bilirkişi raporu alınmadığını,sadece kanaate göre karar verildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde davalı istinafının reddini istemiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Mahkeme tarafından istinaftan sonra yapılan yargılama sırasında celp edilen dava dışı şirketin ticaret sicil kayıtlarında ,davacının kaçak tutanak tarihlerinde yönetici ortak olmadığı anlaşılmıştır. Davacının fiilen kaçak elektrik kullandığı da ispatlanamadığından,celp edilen ticaret sicil kayıtları çerçevesinde başkaca bilirkişi raporu alınmasına gerek kalmamıştır. Mahkemenin kararı usul ve hukuka uygun bulunmuştur. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Davalıdan alınması gereken 3.585,69 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 896,42 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.689,27 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.17/03/2022