Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/472 E. 2022/567 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/472
KARAR NO: 2022/567
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/04/2021
NUMARASI: 2019/539 E – 2021/342 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 24/02/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket ile müvekkil şirket arasında telefon hattı hizmetine ilişkin 2013 yılında abonelik sözleşmesi akdedildiğini, davalı borçlu şirkete ait … numaralı telefon hattının kullanımı neticesinde; 2015 ve 2016 yılları içerisinde fatura dönemlerinde ödenmediğini, davalının faturalardan kaynaklanan borçları muaccel olduğunu, ayrıca her faturada iş bu geriye ödenmediğini, faturalar her seferinde hatırlatma başlığı altında belirtildiğini, İstanbul … İcra Dairesi Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine geçildiğini, davalı borçlu haksız ve hukuki dayanaktan yoksun bir dilekçe ile takibe itiraz ettiğini, takibin durduğunu, taraflarınca iş bu itiraz dilekçesi 18/12/2018 tarihinde tebellüğ edildiğini, borçlu şirketin icra takibine yaptığı itirazın iptaline, borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrar etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil firmanın adresi dava dilekçesinde de belirtildiği üzere İstanbul ili Kartal ilçesi olduğunu, bu yönüyle dava yetkisiz mahkemede açılmış olduğunu, yetkiye ilişkin itirazımızın dikkate alınması gerektiğini, davalı almadığı bir hizmetin bedelini ödemesi söz konusu olamayacağından söz konusu icra takibine itiraz etmesinin doğal olduğunu, takiple ilgili ödeme emrine ek olarak da iddia ettikleri faturaların müvekkile gönderilmediğini, davacı tarafın haksız hareket ettiğinin bir göstergesi olduğunu, davalı firmanın zaman zaman davacı taraf ile abonelik sözleşmeleri olduğunu, takibe konu edilen telefon hizmetini davaya konu edilen zamanlarda müvekkil firma kullanmadığını, bakmaya yetkili mahkeme İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğunu, haksız ve hukuka aykırı bir şekilde açılan itirazın iptali davasının reddine karar verilmesini, davacı tarafın %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep ettiği görülmüştür. İlk derece mahkemesince; ” davanın kabulüne ” karar verilmiştir.Söz konusu ek kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Dava dosyası istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş ise de, 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunununda Bazı Değişiklikler Yapılmasına Dair 6763 sayılı yasa ile, HMK 341. madde 2. fıkrasında “Miktar veya değeri üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Ancak manevi tazminat davalarında verilen kararlara karşı miktar veya değere bakılmaksızın istinaf yoluna başvurulabilir” şeklinde yapılan yasa değişikliği 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Karar tarihi itibarıyla, kesinlik sınırı ise 5.800,00 TL’dir. Somut uyuşmazlıkta, davacı tarafından istinaf edilen davanın değeri 301,20 TL olup, karar tarihinde davacı yönünden miktar itibarıyla karar kesindir. Bu itibarla, istinaf konusu ek kararın HMK 341. ve 346. maddelerine göre kesin olması sebebiyle, davacı istinaf dilekçesinin HMK 341, 346 ve 352/1-b maddeleri uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacı istinaf dilekçesinin, HMK 341, 346 ve 352/1-b maddeleri uyarınca karar kesinlik sınırı altında kaldığından reddine, Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 24/02/2022