Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/370 E. 2022/402 K. 14.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/370
KARAR NO: 2022/402
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/10/2020
NUMARASI: 2017/417 E – 2020/606 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 14/02/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahke- mesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;07/10/2015 ve 11/09/2015 tarihlerinde yapılan kontrollerde,davalının işyerinde kaçak elektrik kullandığı tespit edilmekle tutanak düzenlendiğini, bu tutanaklara istinaden tahakkuk edilen faturalar ödenmediğinden davalı/ borçlu aleyhine İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı nedeniyle takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalının % 20′ den az olmamak üzere tazminat ile mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; abonelik sözleşmelerinin taraflarının dağıtıcı şirketler ve tüketiciler olduğunu, davanın Tüketici Mahkemesi’nde görülmesinin gerektiğini; davaya konu yerde 2014-2016 yılları arasında kiracı olarak bulunan davalının elektrik aboneliği gerçekleştirmek için davacı kuruma başvurduğunu; ancak talepte bulunduğu yerdeki elektrik sayacı ile ilgili olarak eski kiracının borcu bulunduğundan yeni sayaç verileceğinin taahhüt edildiğini; buna rağmen yeni sa- yaç verilmediğini ve abonelik tesis edilmediğini, kiracılık süreci boyunca davacı kurum tarafından sayacın okunmadığı ve fatura bedelinin kesilmediğinin bildirildiğini; ancak, 07/10/2015-11/09/2015 tarihlerinde davacı kurum tarafından, sayacın davalı adına gözüktüğü gerekçesiyle kaçak elektrik tüke- tim tespit tutanağı düzenlendiğini, bunun üzerine davalının davacı kuruma müracaat ederek ” kaçak elektrik tüketmediği” yönünde itirazda bulunduğunu, cevaben “sayacın kendisinin üzerine gözükme- diği”nin bildirildiğini, davalının kaçak elektrik kullanımı kapsamına girebilecek nitelikte bir eylemi olmadığını beyanla davanın reddine, davacının %20’den az olmamak kaydı ile tazminat ile mahku- miyetini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi’nce; “DAVANIN KABULÜ ile; İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyasında davalı borçlu tarafından yapılan itirazın 5.325,26 TL asıl alacak, 106,73 TL gecikme faizi, 19,20 TL KDV olmak üzere (taleple bağlı kalınarak) toplam 5.451,20 TL yönünden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %16,80 oranında ve 6183 sayılı Kanun gereği değişen oranlarda faiz (gecikme zammı) ve işbu gecikme zammı tutarına %18 tutarında KDV uygulanmasına, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine, ” kararı verilmiştir. Hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; Davalının 2014-2016 yıllarında kiracı olarak bulunduğu adres için elektrik aboneliği talep ettiğini,ancak abonelik tesis edilecek adresteki tesisatta eski kiracının borcu bulunduğundan yeni sayaç verileceğinin taahhüt edildiğini, Davacı tarafça belirtilen adresteki sayacın müvekkili adına gözüktüğü gerekçesiyle kaçak tespit tutanağı düzenlendiğini, ancak müvekkiline yeni sayaç verilmediğini ve abonelik tesis edilmediğini, Belirtilen adreste hiç bir şekilde kaçak elektrik kullanmadığını, Asla davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla bilirkişi hesabının hatalı olduğunu, sayaca müdahale edildiğine dair bir delil bulunmadığından vergisiz ve cezasız olarak hesaplama yapılması gerektiğini , raporun hükme elverişli olmadığını, itirazların giderilmediğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava, İİK 67 maddesine dayalı itirazın iptali talebine ilişkindir. Celp olunan İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosya- sının tetkikinde; alacaklı … A.Ş. tarafından borçlu … aleyhine kaçak elektrik bedelinden kaynaklanan 5.325,26 TL asıl alacak + 106,73 TL gecikme faizi + 19,21 TL KDV’den ibaret toplam 5.451,20 TL alacağın tahsili talebiyle 09/12/2015 tarihinde icra takibine girişildiği, örnek no:7 ödeme emrinin borçluya usulen tebliğ edildiği borçlunun süresi içinde ibraz ettiği dilekçesi ile borca itiraz ettiği, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, yasal süre içinde itirazın iptali talepli iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Dava ve takip konusu borç kaçak elektrik kullanımından kaynaklanmaktadır. Kaçak elektrik tespit tutanakları, düzenlendiği tarih itibariyle maddi olgulara ilişkin tespitleri içermekte olup, aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan belgelerdendir. Tutanağın aksinin iddia edilmesi halinde bundan kendisine hak bahşeden kişinin aksini ispat etmesi gerekir. (Yargıtay 3. HD 2019/6017 Esas- 2020/3754 Karar nolu, 01/07/2020 tarihli, 2020/2109 Esas- 2020/3340 Karar nolu 24/06/2020 tarihli, 2019/4862 Esas- 2020/305 Karar nolu 16/01/2020 tarihli ilamı) Davacı belirtilen adreste hiç bir şekilde kaçak elektrik kullanmadığını savunmuş ise de, tutanak tarihi itibariyle yürürlükte bulunan EPTHY’nin 26/1-a Maddesinde ” gerçek veya tüzel kişinin; Kullanım yerine ilişkin olarak; perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşma olmaksızın dağıtım sistemine müdahale ederek elektrik enerjisi tüketmesi” kaçak elektrik kullanımı olarak tanımlanmıştır. Davalının “Üsküdar …. No: … dükkan: …” adresinde faaliyet gösteren … isimli işyerinde 07/10/2015 ve 11/09/2015 tarihlerinde yapılan kontrollerde, … nolu tesisatın bulunduğu söz konusu iş yerinde “perakende satış sözleşmesiz enerji kullanıldığı” tespit edilmekle davalı adına kaçak elektrik tutanağı düzenlenmiş olup aksi sabit olmayan tutanaklar ve tarafların beyanları ile davalının belirtilen adreste abone sözleşmesiz elektrik kullandığı sabittir. 11/09/2015 tarihli tutanak gereğince 4.473,91 TL, 07/10/2015 tarihli tutanak gereğince 374,99 TL kaçak- kaçak ceza faturası tahakkuk edildiği ve borcun ödenmediği anlaşılmaktadır. Mahkemece verilen ara karar gereğince Elektrik Mühendisi bilirkişi … tarafından düzenlenen rapor ve tüm dosya kapsamından davacı tarafça yapılan tahakkukun EPTHY hükümlerine uygun olduğu, esasen davacının takip tarihi itibariyle 5.451,43 TL borcunun bulunduğu, ancak davacı tarafından 5.451,20 TL tutar üzerinden takibe girişildiği, bu yönüyle davalının itirazının haksız olduğu değerlendirilmiştir. Alacak haksız fiil niteliğindeki kaçak elektrik bedelinden kaynaklanmakla, likit olma- dığından davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmemiştir. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararda vakıa ve hukuki değerlendirme noktasında, usul ve esasa aykırılık tespit edilmediğinden, davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 md gereğince reddine karar verilmesi gerekmektedir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 372,37 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 93,09 TL harcın mahsubu ile bakiye 279,28 TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.14/02/2022