Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/3240 E. 2022/3375 K. 28.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/3240
KARAR NO: 2022/3375
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 08/11/2022
NUMARASI: 2022/883 Esas
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 28/12/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının dava konusu yerde abonelik sözleşmesinin bulunduğunu,ancak davalı çalışanlarınca 21.09.2022 tarih saat 11:10 müvekkilinin kiracı olduğu muhite geldikleri ve müvekkilinin sayacında yaptıkları kontrolde ‘‘’Sözleşmeli sayacın sistemde tahakkuk çarpanının 100/5 X 20 olduğu mevcut yerinde takılı olan 150/5X30 olduğu tespit edildiğinden bahisle kaçak elektrik kullanıldığı’’ iddiası ile kaçak tutanaklırı düzenlenerek daha sonra kaçak tahakkuklarının 22.09.2022 tarihli … seri numaralı ve 22.09.2022 tarihli … seri numaralı olarak düzenlenen :24.282,72 TL + 137.315,94 TL lık faturalar için düzenlendiğini toplamda davacı adına toplam 161.598,66 TL lık kaçak tahakkuk yapıldığını,bu kaçak tahakkukuna dair faturalardan davacının davalıya borçlu olmadığnıın tespiti ile 2 faturaya ilişkin tahsilat ödeme ve icra işlemlerinin dava sonuna kadar teminatsız olarak durdurulmasını talep etmiştir. Mahkeme 04/10/2022 tarihli tensip 11 nolu ara kararla; “Davacı tarafın, dava dilekçesinde 22.09.2022 tarihli … seri numaralı ve 22.09.2022 tarihli … seri numaralı 2 faturaya ilişkin menfi tespit istemine ilişkin olması, İstanbul BAM 3. HD’nin 2021/1665 E, 2021/2098 karar sayılı ilamı ile çalışma özgürlüğünün Anayasal bir hak olduğu hususu birlikte dikkate alınarak iş bu dosya tarafları ve davaya konu bir adet fatura ve bu fatura bedelleri ile sınırlı olarak bu faturalar hakkında ihtiyati tedbir talebinin dava değerinin %15’i oranında teminat karşılığında kabulü ile; söz konusu 2 adet faturaya ilişkin elektrik kesintisi yapılması halinde bu elektrik kesintisinin durdurularak davacı tarafa yeniden enerji verilmesine, bunun için davacı tarafça dava değerinin %15’i oranında teminat yatırıldığında davalı tarafa bu hususta müzekkere yazılmasına” karar vermiştir.Davalı vekilinin ihtiyati tedbire itirazı 18/11/2022 tarihli duruşmada reddedilmiştir.Davalı vekili tarafından bu karara karşı istinaf talebinde bulunulmuştur.İstinaf dilekçesinde; ihtiyati tedbir şartlarının oluşmadığını,yaklaşık ispat koşullarının gerçekleşmediğini,kaçak elektriğin kullanıldığına dair video kayıtları mevcut olup kaçak elektrik kullanımının ispat olunmadığını, kaçak elektriğin kullanıldığını kanıtlar video kayıtlarının sunulduğunu,%15 teminatın düşük belirlendiğini, tedbir kararının kamu zararın engellenmesinin önüne geçtiğini,sonuçlarının değerlendirilmediğini,Anayasal hakların ihlal edildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre;Dava kaçak tahakkukları nedeniyle menfi tespit ve söz konusu faturaların ödeme ve icra işlemlerinin dava sonuna kadar teminatsız durdurulması talebine ilişkin olmasına rağmen mahkemece elektriğin kesilmemesine yönelik ihtiyati tedbir kararı verildiği anlaşılmıştır. HMK’nın 26. maddesi hükmüne göre; hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başkasına karar veremez. Öğreti ve uygulamada taleple bağlılık olarak adlandırılan bu kural; sadece sonuç istem yönünden değil, sonuç istemi oluşturan her bir alacak kaleminin dayanağını oluşturan vakıalar yönünden de uygulanır.Mahkeme tarafından davacının davadaki talebi olan söz konusu faturaların ödeme ve icra işlemlerinin dava sonuna kadar teminatsız durdurulması talebine ilişkin talep dışında,ayrıca elektriğin kesilmemesine yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesi HMK 26.maddedeki taleple bağlılık ilkesinin ihlali anlamına gelmektedir.Bu kamu düzenine yönelik bir husustur.Mahkeme taleple bağlıdır,fazlasına yada başkasına karar veremez.Bu nedenle davalının istinaf talebinin kabulü ile karar HMK 355, 26 ve 353/1b-2.madde gereği kaldırılarak,”Davalının tedbire itirazının reddine dair 18/11/2022 tarihli ara karar ile ihtiyati tedbire yönelik 04/10/2022 tarihli tensip 11 nolu ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına” dair yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf talebinin kabulü ile karar HMK 355, 26 ve 353/1b-2.madde gereği kaldırılarak yeniden esas hakkında; Davalının tedbire itirazının reddine dair 18/11/2022 tarihli ara karar ile ihtiyati tedbire yönelik 04/10/2022 tarihli tensip 11 nolu ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf eden davalıya isteği halinde iadesine, Davalı tarafça yapılan 50,00 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 28/12/2022