Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/3198 E. 2023/538 K. 20.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/3198
KARAR NO: 2023/538
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/10/2022
NUMARASI: 2021/847 E – 2022/665 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 20/02/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında akdedilen “… Mobil Telefon Hizmetleri Kurumsal Tip Abonelik Sözleşmesi” gereğince müvekkili şirket tarafından davalı şirkete kurumsal telefon aboneliği hizmeti sunulduğunu, davalı şirket fatura borçlarını ödemediğinden Merkezi Takip Sistemi ‘nin … E. sayılı dosyası üzerinden 30.092,55 TL (fatura) bedelinin tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının takibe vaki itirazı nedeniyle takibin durduğunu , işbu sözleşmeden kaynaklanan ihtilafların çözümünde HMK.nun 10.maddesi gereğince İstanbul Mahkemelerinin yetkili, Ticaret Mahkemelerinin de görevli olduğunu, arabuluculuk başvurularının olum- suz sonuçlandığını beyanla davalı/borçlunun, Merkezi Takip Sistemi’nin 2020/1383869 E. sayılı dosyasına vaki itirazın iptaline, takibin tüm fer’ileri ile devamına, davalının takip konusu alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; Müvekkili hakkında Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/621 Esas sayılı dosyası üzerinden konkordato kararı verilerek projesinin tasdik edildiğini, davacının icra takibi ile tahsilini talep ettiği alacakların, konkordato kesin mühlet süresi içerisinde düzenlenen faturalara ilişkin olduğunu, faturaların dayanağı sözleşme konkordato öncesine ait olup sözleşmenin devamı için, konkordato komiserinin onayına ihtiyaç bulunduğundan bu hususun araştırılmasının gerektiğini, kayıtlarında böyle bir onay yazısı bulunmadığını, faturalar müvekkiline bildirilmediğindan ödenecek miktarın ne olduğunu bilemediklerini, icra takibi öncesi müvekkilinin temerrüde düşürülmediğini, faiz talep edilemeyeceğini beyanla davanın reddini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesi’nce:” Davalı borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine yaptığı itirazın kabulüne, Yetkili icra dairesinde takip yapılmadığından davanın reddine” karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu: Hüküm davacı tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde: … takipleri icra müdürlüğüne bağlı olmadığın- dan … takibinin yetkisine itiraz edilemeyeceğini, para borcunun götürülebilir bir borç olması nedeniyle icra takibinin alacaklının yerleşim yerinde açılabileceğini, yetki sözleşmenin kesin yetki teşkil etmediğini, müvekkili şirket tarafından düzenlenen faturaların ödenmediğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava, İİK 67 maddesine dayalı olup, telefon aboneliği sözleşmesinden kaynaklanan borç nedeniyle … üzerinden başlatılan takibe vaki itirazın iptali talep edilmektedir. Dosya kapsamından, davacı tarafından davalı aleyhine telefon aboneliğinden kaynak- lanan borcun tahsili talebiyle … ‘nin … sayılı dosyası ile takip başlatıldığı davalı ta- rafça takibe, icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz edildiği , Mahkemece, “yetkili icra dairesinde takip başlatılmadığı”ndan bahisle davanın red- dine karar verildiği anlaşılmıştır. Davalı borçlu tarafından sözleşmedeki yetki düzenlemesi kapsamında icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş olup davacı … takipleri icra müdürlüklerine bağlı olmadığından … takibinin yetkisine itiraz edilemeyeceğini savunmaktadır. Uyuşmazlık … üzerinden başlatılan takipte yetkiye itiraz edilip edilmeyeceği ve icra dairesinin yetkili olup olmadığı hususunda toplanmaktadır. 1-Yetkiye itiraz edilip edilemeyeceği hususuna ilişkin olarak; 7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanunda ; borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri üzerine nelere itiraz edebileceği sayılmış olup yetkiye, borcun tamamına veya bir kısmına ya da alacaklının takibat icrası hakkına itiraz yolu açıktır. (m.11/7 )2- İcra dairesinin yetkili olup olmadığına ilişkin olarak; İİK.’nun 50. maddesinde; “Para ve teminat borcu için takip hususunda HMK’nın yetkiye dair hükümlerinin kıyas yoluyla tatbik olunur” denilmektedir. TBK’nun 89.maddesinde “Borcun ifa yeri, tarafların açık veya örtülü iradelerine göre belirlenir. Aksine bir anlaşma yoksa, aşağıdaki hükümler uygulanır;1.Para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde,2.Parça borçları, sözleşmenin kurulduğu sırada borç konusunun bulunduğu yerde 3.Bunların dışındaki bütün borçlar, doğumları sırasında borçlunun yerleşim yerinde ifa edilir. Alacaklının yerleşim yerinde ifası gereken bir borcun doğumundan sonra alacaklının yerleşim yerini değiştirmesi sebebiyle ifa önemli ölçüde güçleşmişse borç, alacaklının önceki yerleşim yerinde ifa edilebilir.” 6100 sayılı HMK’nun “Genel Yetkili Mahkeme” başlıklı 6. maddesinde; “Genel yetkili mahkeme davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” 10.maddesinde ise “Sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir.” HMK.’nun “Yetki sözleşmesi” başlıklı 17.maddesinde; “Tacirler veya kamu tüzel kişi- leri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” hükmüne yer verilmiştir. Alacaklı vekili … takip talebi ve ödeme emrinde haciz ve müteakip işlemler için yetkili icra dairesini “İstanbul Adliyesi” olarak seçmiş ise de,taraflar arasında düzenlenen 23/09/2018 tarihli Mobil Telefon Kurumsal Abonelik Sözeşmesi’nin 7.maddesinde yetkiye ilişkin olarak,” İş bu sözleşmenin uygulanmasından doğan uyuşmazlıklarda … (ünvan değişikliği nedeniyle …) tarafından ilgili mevzuat gereğince oluşturulan Tüketici Şikayetleri Çözüm Mekanizması kapsamında uzlaşma sağlanamazsa abonenin ikametgahının bulunduğu yer mahkemeleri ve icra daireleri yetkili olacaktır. ” şeklinde düzenleme yaptıkları, dosya kapsamına göre abonenin ikametgahının Ankara’da bulunduğu İstanbul İcra Müdürlüklerinin takipte yetkili olmadığı anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararda vakıa ve hukuki değerlendirme noktasında, usul ve esasa aykırılık tespit edilmediğinden, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 md gereğince reddine karar vermek gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Davacıdan alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 80,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL’nin istinaf eden davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 20/02/2023